Kıdem tazminatı fonu konusunda muamma sürüyor. Hükümetin kapalı kapılar ardında sürdürdüğü, sendikalarla ve kamuoyu ile paylaşmadığı hazırlıklardan sızdırılan bilgiler muhtelif. İşçi açısından yararlı ve kıdem tazminatını koruyan ve geliştiren bir model söz konusu olsaydı şimdiye kadar defalarca açıklanırdı ve şimdiye kadar çoktan gerçekleşirdi.

Kıdem tazminatını fona devreden her formülde işçiler kaybeder, kazanılmış haklar erir ve kıdem tazminatı düşer. Bunu anlamak için allame olmaya gerek yok. Kıdem tazminatı fonu yoluyla işçilerin kaybedeceği açık. Bugünlerde sahnelenen kıdem tazminatı oyununun amacı, fondan zarar görecek işçileri sanki kazanmış olduklarına ikna etme operasyonu ve sendikaları fon minderine çekerek dolambaçlı formüllere ikna etme çabasıdır. Uyanık olma zamanıdır. Uyanık olmak için hafıza tazelemek yararlıdır.

Bakalım dünden bugüne işverenler ve hükümet kıdem tazminatı için ne demiş? Gerçek niyetleri neymiş. Tek tek hatırlayalım:

» Eski TİSK Yönetim Kurulu Üyesi Bedirhan Çelik: “Kıdem tazminatı fonu yerine mevcut 30 günlük ücret tutarının 15 güne indirilerek kıdem tazminatı uygulamasının devam ettirilmesi daha gerçekçi görünüyor.” (TİSK İşveren Dergisi, Eylül 2004)

» Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu: “İşverenin kıdem tazminatı yükü düşecek.” (Referans, 7 Kasım 2006)

» Eski Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun: “İşsizlik Sigortası Kanunu da çıktıktan sonra hâlâ kıdem tazminatının varlığını sürdürmesi doğru değildir.” (Evrensel, 5.7.2007)

» TOBB, TİSK ve TÜSİAD: “En kısa sürede kıdem tazminatı konusunun gündeme getirilerek, işletmeler üzerindeki yükün hafifletilmesi gerekmektedir.” (TİSK, TOBB ve TÜSİAD’ın Esneklik Konusundaki Ortak Görüş ve Önerileri, 2009)

» TÜSİAD: “Yeni düzenlemenin yürürlük tarihi itibariyle, kıdem tazminatında 30 gün yerine 15 gün esas alınmalıdır.” (TÜSİAD, “Çalışma hayatını düzenleyen yasaların, işgücü piyasasının ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde ele alınması” başlıklı rapor, 2010)

» Başbakan Yardımcısı, eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek: “Bakan Şimşek, istihdam artışının önündeki en büyük engellerin kıdem tazminatı yükü ve esnek istihdama geçilememesi olduğunu söyledi. Türkiye’de kıdem tazminatının bu kadar yüksek ve ağır olması nedeniyle istihdamın artırılamadığını ifade eden Bakan Şimşek, Türkiye’nin esnek istihdam uygulamasına geçmeden istihdam artışı sağlayamayacağına dikkat çekti.” (Milliyet, 21 Nisan 2010)

» Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik: “Kıdem tazminatı oranları çok yüksek, bu oranları düşürerek yararlanacak insan sayısını artırmayı planlıyoruz.” (Zaman, 13.4.2012)

» Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli: “Kıdem tazminatı fonuyla ilgili çalışmalarımız sona geldi. Çalışanların müktesep haklarının elbette korunması önceliğimizdir, bundan bir taviz vermeden bu meseleyi inşallah çözeceğiz. Çünkü burada reel sektör üzerinde, firmalar üzerinde çok ciddi yük var, bir prangadır adeta” dedi. (Sabah 18 Mayıs 2017)

Kıdem tazminatında uzun süredir gizlenmeyen niyetler ortada. Kıdem tazminatın yük olduğu, pranga olduğu, artık devamına gerek olmadığı, 30 günden 15 güne düşürülmesi gerektiği açık açık yazılmış ve söylenmiş. Şimdi hükümetin şapkadan tavşan çıkaracağını beklemek saflık olur. Hükümetten gelecek formülün ne olacağını anlamak için kâhin olmaya gerek yok. Bu formül ne olursa olsun, kıdem tazminatı hakkını zayıflatacak ve azaltacak bir formül olacak.