Önümüzdeki seçimlere ilişkin mesajlar veren CHP lideri Kılıçdaroğlu, devlet yönetimini bir kişiye teslim edilemeyeceğini ve siyasetçinin halka hesap vermesi gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Dünyanın hiçbir ülkesinde de bir devlet bir kişiye teslim edilmiş değildir. Bir kişiye teslim edilen devletin sonu gelmiştir. Biz; beraber, akılla, mantıkla, liyakatle, adaletle devleti yöneteceğiz" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu: Devlet, bir kişiye teslim edilemez
Fotoğraf: AA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önümüzdeki seçimlere işaret ederek "Zulmü bitireceğiz, hiç endişe etmeyin. Zalimin zulmüne son vereceğiz" diye konuştu. Devletin bir kişiye teslim edilemeyeceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Bir devlet, bir kişiye teslim edilemez. Dünyanın hiçbir ülkesinde de bir devlet bir kişiye teslim edilmiş değildir. Bir kişiye teslim edilen devletin sonu gelmiştir" dedi.

Kılıçdaroğlu, Gaziantep’te yurttaşlara seslendi, mayıs ayında yapılması beklenen cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"TÜRKİYE'DE YENİ BİR UFUK AÇILACAK"

Yurttaşlara sandığa giderken 'elinizi vicdanınıza koyarak oy kullanın' çağrısı yapan CHP lideri, Türkiye'nin yeni bir sürece girdiğini ve siyasetçinin halka hesap vermesi gerektiğine dikkat çekti.

Devlet yönetiminin bir kişiye teslim edilemeyeceğine dikkat çeken Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Dünyanın hiçbir ülkesinde de bir devlet bir kişiye teslim edilmiş değildir. Bir kişiye teslim edilen devletin sonu gelmiştir. Biz; beraber, akılla, mantıkla, liyakatle, adaletle devleti yöneteceğiz… Her birimizin, sandığa giderken elini vicdanına koyup oyunu kullanması lazım. O çerçevede oy kullanırsanız Türkiye’de yeni bir ufuk açılacak. Herkesin güler yüzlü olmasını isterim. Zulmü bitireceğiz, hiç endişe etmeyin. Zalimin zulmüne son vereceğiz, adaletin özü odur."

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasında öne çıkanlar şöyle:

"Hiç endişe etmeyin, bu kardeşiniz bu ülkeye adaleti ya getirecek ya getirecek, beraber getireceğiz. Kâinat, adalet üzerine inşa edilmiştir. Devletin dini adalettir. İktidar sahibi, iktidar olduklarında mal mülk sahibi olmazlar. Çünkü iktidar sahibi her yere hizmet eder. İktidar sahibinin, devleti adalet ile yönetmesi lazım. Adaletle yönetmenin temelinde esnafı, sanayicisi, ücretlisi, işçisi, emeklisi kazanacak. Her evde huzur, bereket olacak. O zaman adalet olur, devlet büyür. Esnafla ilgili, onların çok büyük dertleri var, biliyorum. Dertlerini çözmek için mücadele ediyorum. Şundan emin olsunlar; iktidar olduğumuzda sizlerin oylarıyla esnafın, çiftçinin bankalara, esnaf kefalet kooperatiflerine olan borçlarının faizlerini bir hafta içinde sileceğiz. Esnaf, çiftçi rahat edecek. Esnaf kazanmazsa hepimiz zarar ederiz. Adaletten vazgeçmeyin. Bunu sağlayacağız.

"481 MİLYAR DOLARI ONLARDAN ALACAĞIM VE HALKA VERECEĞİM"

Bu ülkede 100 binlerce ailenin elektriği, doğal gazı, suyu kesik. Bunlar faturalarını ödeyemiyorlar, fakir aileler. Bir aileyi susuz, elektriksiz bırakamazsınız. Fakir diye kışın ortasında soğuğa teslim edemezsiniz. Bütün bunların tamamını çözeceğim. Hiçbir çocuk, bu ülkede yatağa aç girmeyecek. Kadın kardeşlerim, size de söylüyorum; evlatlarınızı okuttunuz ama çoğu işsiz, geleceklerini yurt dışında arıyorlar. Gençlere de şunu ifade etmek isterim; sizin geleceğiniz bu ülkededir. Bu ülkede çalışacaklasınız, kazanacaksınız, hiç endişe etmeyin. Bunlar, Beşli Çetelere çalışıyorlar, Beşli Çetelere para veriyorlar. Sizden çaldıklarını; esnaftan, sanayiciden çaldıklarını, 481 milyar doları onlardan alacağım ve halka vereceğim, hiç kimse endişe etmesin.

Uyuşturucu baronları… Onu da çok iyi biliyorum. Gidiyorlar, iktidar sahipleri ile fotoğraf çektiriyorlar. Uyuşturucu baronlarının da kökünü tamamen kazıyacağım bu ülkeden. Suriyeli kardeşlerimizi en geç 2 yıl içinde Suriye’ye geri göndereceğiz. Kendi ülkelerine gidecekler, huzur içinde orada yaşayacaklar. Suriyelilerle de konuştum, onları nasıl göndereceğimizi de anlattım. Onların can ve mal güvenliğini sağlayacağız, kardeşlerimizi oraya göndereceğiz. Gelsinler, yemeklerini yesinler, düğünlerini yapsınlar, pazartesi olunca kendi ülkelerine gitsinler, orada üretsinler. Ticaret erbabı ile konuştum ve onlara şunu söyledim; hiç endişeye kapılmayın, büyük sorunlar var biliyorum ama çözülemeyecek hiçbir sorun yok. Bütün sorunları akılla, istişare ile çözeceğiz. Herkes kazanacak. Her birimizin işi, aşı olacak.

"ZALİMİN ZULMÜNE SON VERECEĞİZ"

Bir şey istiyorum; sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyarak oy kullanın. Türkiye yeni bir sürece girdi. Artık bu kadar acıyı bu toplumun çekmemesi lazım. Siyasetçinin, halkına hesap vermesi lazım. Bir devlet, bir kişiye teslim edilemez. Dünyanın hiçbir ülkesinde de bir devlet bir kişiye teslim edilmiş değildir. Bir kişiye teslim edilen devletin sonu gelmiştir. Biz; beraber, akılla, mantıkla, liyakatle, adaletle devleti yöneteceğiz. Farklı düşündü diye insanların işine son vermek, hapislere atmak doğru değildir. İnsanlar farklı düşünebilirler. Adaletin çürüdüğünü, saraya bağlı hakimlerin olduğunu biliyorum. Size bir söz daha vereyim; asla ve asla saraylarda oturmayacağım. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mütevazi Çankaya Köşkü var; gidersin, Çankaya’da oturursun kardeşim. Nedir o lüks, o debdebe? Hem diyorlar ki ‘İsraf haramdır’. Peki bu lüks, haram işleri ne? Onlara haram değil mi? İslamiyet’te israf haramdır. Siyaset adamı için harama bulaşmak kadar yanlış bir şey yoktur. Yanlışa bulaştıysanız doğruyu bulamazsınız. O nedenle her birimizin, sandığa giderken elini vicdanına koyup oyunu kullanması lazım. O çerçevede oy kullanırsanız Türkiye’de yeni bir ufuk açılacak. Herkesin güler yüzlü olmasını isterim. Zulmü bitireceğiz, hiç endişe etmeyin. Zalimin zulmüne son vereceğiz, adaletin özü odur."

(ANKA)