Sivas'ta gerçekleşen CHP Belediye Başkanları Çalıştayı’nda konuşan genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu, "Sivaslı kardeşlerim duysunlar. Senin ödediğin vergilerin büyük bir kısmı içerideki ve dışarıdaki tefecilere gidiyor. Bakmayın öyle faize karşıyız diye. Bunlar faizcilerin ağababası. Faizcilere çalışıyorlar. Bu kadar borcun karşılığında ne olacak? Faiz ödeyeceksiniz" dedi.

Kılıçdaroğlu iktidara yüklendi: Bunlar faizcilerin ağababası, faizcilere çalışıyorlar
Fotoğraf: AA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sivas'ta gerçekleşen CHP Belediye Başkanları Çalıştayı’nda konuştu.

Sivas'ın 8 bin yıllık tarihinin olduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, "8 bin yıllık kadim bir kentte toplantı yapmak güzel bir şey. İnsanları güzel, sağlıklı, tutarlı, diyalog kurabiliyor ve konuşabiliyorsunuz. Sakin bir kent, aynı zamanda acılar ve sevinçler yaşamış. Dolayısıyla böyle bir kentte hep birlikte hem Türkiye'nin sorunlarını çözmek, sorunların çözümüne ilişkin düşüncelerimizi aktarmak ve aynı zamanda sizleri dinlemek için de güzel bir ortam." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Sivas'ın Gök Medresesi, Çifte Minareli Medresesi, Şifaiye Medresesi, Ulu Cami ve Buruciye Medresesi gibi tarihi eserlerinin bulunduğunu dile getirerek, "Olağanüstü, internete girip 'Acaba Sivas'ın tarihi nedir' diye yazdığınızda bir ansiklopedi kadar bilgiye ulaşabiliyorsunuz. Elbette ki Sivas'ın aşıkları da Aşık Veysel, onu da rahmetle analım, Anadolu'nun kültürünü sadece Anadolu'ya değil tüm dünyaya tanıtan bir geleneği de yine Sivas'ta görüyoruz." ifadelerini kullandı.

Sivas'ın Milli Kurtuluş Savaşı'nın önemli merkezleri arasında yer aldığını belirterek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 27 Haziran 1919’da şehre geldiğinde Nutuk’taki ifadelerini okuyan Kılıçdaroğlu, Sivas'ın milli kurtuluş hareketinin temel felsefesinin belirlendiği kent olduğunu söyledi.

"SANDIĞA GİDERKEN EVLATLARINIZI DÜŞÜNÜN"

Kılıçdaroğlu, böylesine güzel bir kentte toplantı yapmanın kendileri için son derece önemli ve değerli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Sivas Kongresi'nin CHP'nin ilk kongresi olduğunu da Gazi Mustafa Kemal Atatürk yaptığı birden fazla konuşmada ifade etmiştir. Bu kadar güzel, bu kadar değerli kadim kentin içinde bulunduğu tablo nedir? 21. yüzyıldayız, Milli Kurtuluş Savaşı'na tanıklık yapmış, ilkelerini belirlemiş olan bir kent, bugün hani pozisyondadır? Türkiye nasıl büyük sorunlar yaşıyorsa o sorunların bir kat fazlasını Sivas ve Sivaslılar yaşıyor, acıdır ama gerçektir. Sivas'ta oyumuzun düşük olduğunu biliyorum, bir milletvekili çıkardığımızı da biliyorum. İki belediye başkanımız vardı, İmranlı belediye başkanımızı Allah rahmet eylesin elim bir trafik kazasında kaybettik ve bir belediye başkanımız var. Sivaslı kardeşlerimin düşünmesini isterim, bugün içinde bulunduğunuz olumsuz koşullar sizin kaderiniz mi acaba? Oy verdiniz, destek verdiniz. O zaman şu soruya her Sivaslı kardeşimizin cevap vermesi lazım, 'Ey iktidar, sana oy verdik, çok sayıda milletvekili verdik. Bu Sivaslı neden Sivas'ta kalmak istemiyor, neden büyük kentlerin varoşlarına gidip tutunmaya çalışıyor?' En çok köye sahip olan tek il Sivas ama bu Sivas ne hikmetse büyükşehir belediyesi olamıyor çünkü nüfusunu tutamıyor. O zaman buradan bütün Sivaslılara seslenmek benim boynumun borcudur. Sevgili Sivaslılar, oy verdiniz eyvallah başımın üstüne, niye oy verdiniz diye eleştirmiyorum ama sandığa giderken düşünün, evlatlarınızı düşünün, Türkiye'yi düşünün, köylerinizi düşünün. Bir insan doğduğu, yaşadığı kentte mutlu olmak ister, doğduğu kentte mutlu olamayıp da iş bulamayıp da büyük kentlerin varoşlarına eğer sizi itiyorsa bir sorun var demektir, bir derdimiz var demektir. Bu sitemimi dile getirmek zorundayım, çünkü bu çözülemez bir sorun değildir."

Anadolu'nun içerisinin boşaldığını ısrarla dile getirdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, fabrikaların kapandığını, çiftçilerin üretemez halde olduğunu, köylünün toprağına, arazisine, hayvanına küstüğünü aktardı.

Kılıçdaroğlu, çiftçinin ve beslediği hayvanının aç olduğunu söyleyerek, "Böyle bir ortam varken her birimizin oturup düşünmesi lazım. Sıradan vatandaşın, belediye başkanının, muhtarın, kanaat önderlerinin, ticaret odası, esnaf odası başkanlarının da düşünmesi lazım, esnaf kardeşlerimin de düşünmesi lazım." dedi.

"YENİ BİR ANLAYIŞIN EGEMEN OLMASI LAZIM"

Daha huzurlu bir Türkiye'de yaşanılması için yeni bir anlayışın egemen olması gerektiğini savunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Siyaset zenginleşme aracı değildir. Sivaslı kardeşim sana söylüyorum, Türkiye’de yaşayan bütün vatandaşlarım sizlere söylüyorum, siyaset zenginleşme aracı değildir. Halkın oylarıyla milletvekili olan, bakan olan, başbakan veya cumhurbaşkanı olan kim olursa olsun, halkın oylarıyla bir makama gelmişse halka hizmet etmek için gelir, zenginleşmek için oraya gelmez. Bu anlayışı değiştirmek zorundayız. Bir yüzyılı devirdik, ikinci yüzyıla giriyoruz. Bir yüzyılın bize bıraktığı miras nedir? Komşularımıza bakalım, hepsiyle kavgalıyız. Yeni bir anlayış yeni bir ufuk, ahlakı temelde yükselen bir anlayışı kastediyorum. Erdemden, irfandan, bilgiden, birikimden bahsediyorum. Üniversiteleri bilgi üretmeyen bir ülkenin büyüme şansı yoktur, teknolojinin gelişmediği bir ülkede siz dünyayla rekabet edemezsiniz ve dolayısıyla her birimizin oturup düşünmesi lazım. Eğer bir siyasetçi söz veriyorsa verdiği sözü yerini getirmesi lazım, işin kuralı budur. Yerine getirmiyorsa halkın önüne çıktığı zaman hangi gerekçeyle yerine getirmediğini oturup anlatması lazım. 'Sözü verdim ama yapamadım' demesi lazım."

Sivas'ı Karadeniz üzerinden Anadolu'ya bağlayacak Geminbeli Tüneli ile Malatya yolu üzerindeki Yağdonduran Tüneli'nin söz verilmesine rağmen yıllardır açılamadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Bunların Sivas'ı falan sevdiği yok, Sivas’ı çantada keklik görüyorlar. 'Hiç hizmet götürmesek de nasılsa Sivaslı bize oy verecek' diyorlar." ifadelerini kullandı.

Sivas'ın Türkiye'de en çok köye sahip şehir olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Sivas'ın 1233 köyü var. Sivas merkezde, Divriği’de, Yıldızeli’nde, Hafik’te 'yeni okul yapacağız' diye 22 okulu yıkıyorlar. Temel bile atılmamış, 'ihalesini yapacağız' diyorlar. Buradan Sivaslı kardeşlerimize sesleniyorum, önünüze AK Parti'li veya MHP’li bir milletvekili gelirse şunu söyleyin, 'Kardeşim, Kemal Kılıçdaroğlu dedi ki, ‘Yapamadığınız 22 okulun temelini de biz atacağız, biz yapacağız. 6 ay içinde bu köy okullarının tamamını halka teslim edeceğiz’ bunu söylüyorum. 2 yıldır yapamıyorlar, okul ya bu okul, niye yapamıyorsun? Bir iktidar okul yapmaktan vazgeçmişse 'Türkiye’yi ortaçağ karanlığına sürükleyeceğim' demektir. Her anne, baba çocuğunun iyi bir eğitim almasını ve okumasını ister. Halkın değimiyle büyük insan olmasını ister."

Sivas'taki Demir Çelik Fabrikası'nın akıbetinin yılan hikayesine döndüğünü aktaran Kılıçdaroğlu, fabrikanın çalışmaması nedeniyle binlerce insanın mağdur olduğunu, Millet İttifakı olarak iktidar olduklarında bu fabrikayı kamu adına alarak çalıştıracaklarını ifade etti.

"SİZE YALAN SÖYLÜYORLAR"

Kılıçdaroğlu, Ankara-Sivas hızlı tren seferlerinin henüz başlamadığını da aktararak, şunları kaydetti:

"Hızlı tren. Geldiler, söz verdiler, 2019’da gelecek diye. 2019, 2020, 2021, 2022. Nerede bu? Sivaslı kardeşlerimize açık ve net söylüyoruz, bunlar sizden oy almak için gelip mikrofonların önüne çıkıyorlar, size yalan söylüyorlar. Yeter be kardeşim, bu kadar yalanın da arkasından gitmeyin. Yapıyorlarsa yapsınlar, niye yaptılar diye ellerinden tutan mı var? Engel olan mı var? Sivaslı kardeşimin sorması lazım, '2019’da söz verdin kardeşim, nerede peki bu tren? Bir de benden oy istemeye geliyorsun' demesi lazım. Var olan iktidar, belediye başkanlarımızı ayrı bir yere koyuyor, ayrı bir yere derken sizi düşman gibi görüyor. 'Nasıl bunları engellerim' diyor. Bunlar nasıl vatandaşa hizmet edilemez hale getirilebilir, bunun arayışı içinde. Ama sizler sağ olun, bütün belediye başkanı arkadaşlarım bütün engelleri aşarak halka hizmet ediyorsunuz, hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Daha önce söylemiştim, bütün engelleri aşıp halka hizmet etme konusunda olağanüstü çaba harcayan belediye başkanlarımız, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yerel yönetimlerde bir tarih yazıyorlar, tarihimiz hayırlı uğurlu olsun diyorum."

BARTIN AÇIKLAMASI: "ÜSTÜNÜ ÖRTECEKLER"

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının devamı şöyle:

Zonguldak’ta 41 işçi kardeşimiz hayatını kaybetti. Bir ihmaller zinciri var, öyle görünüyor. Hiç kimsenin görevden alınmadığını, olayın üstünün kapatılmaya çalışıldığını biliyoruz. Her ne kadar açıklama yapıyorlarsa da bütün ihmalleri araştırın diyorlarsa da bugün için bunu söylüyorlar. Ama yarın bunun üstünün kapatılacağını biliyoruz. 301 kişinin hayatını kaybettiği Soma faciasının sonuçlarını hep beraber gördük. Uluslararası Çalışma Örgütü, bu örgütün üyesiyiz. Bu örgütün Ankara’da bir temsilciliği var. Madenle ilgili bir rapor yayınladılar. Ekim 2022 Uluslararası Çalışma Örgütü Türkiye Ofisinin yayınladığı rapor. İş güvenliği ve sağlığı konusunda ciddi sorunlara değiniyor.

Türkiye’de iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda ciddi sorular var diyor. Biz 2015 yılında 176 sayılı Madenlerde Güvenlik ve Sağlık konulu ILO sözleşmesini imzalamışız. Bu sözleşmenin gerektirdiği hiçbir şeyi yapmamışız. Şimdi uluslararası komite diyor ki ‘Bana ne için bilgi vermiyorsun?’ Bilgi verilmemiş. ‘Altına imza attın gereğini yerine neden getirmiyorsun?’ diyor. Gereğini yerine getirmemiş. ‘Ölümcül kazalar olunca bana bilgi vereceksin, neden bugüne kadar bilgi vermedin, bana bilgi vermeyi sana tekrar hatırlatıyorum’ diyor. Bunlar rapor yazmasalar biz de bilmeyeceğiz. Biz de sanacağız ki Uluslararası Çalışma Örgütü’nün öngördüğü, bizim de imzaladığımız sözleşmelere uygun olarak her türlü bilgi veriliyor. Hadi bize verilmesin, bari bizi dışarıya karşı ayıp duruma düşürmeyin. Oraya da verilmiyor.

Nereye dokunsanız acı hissediyorsunuz. İnsanlar geliyor açız diyorlar. Ürettiğimizin karşılığını alamıyoruz, bizi toprağa küstürdüler diyorlar. Dün Tokat’ta söyledim, bugün de Sivas’ta söyleyeyim. 85 milyon yurttaşımız var, 85 milyona sesleneyim. Allah aşkına son 20 yılda AK Parti hükümetinin yaptığı bir tek fabrika söylesinler. Bir tek fabrika. İster şeker, çimento, ister lastik, ister su fabrikası. Ne istiyorlarsa. AK Parti iktidarının devlet aracılığıyla yapılmış bir tek fabrika göstersinler. Bir fabrika bile yok. Peki nasıl olacak, Türkiye’yi nasıl büyüteceğiz? Yapamıyorlar, beceremiyorlar. Türkiye’yi tam bir çıkmaza soktular. Tam bir borç batağına soktular. Tam bir borç batağına. Cumhuriyet tarihinde bu kadar ağır bir borç yükü altına Türkiye sokulmamıştı. Bu kadar ağır borç yükünün getirdiği sorun nedir? Siyasal iradenin her an dışarıya ipotek edilebilir konuma gelmiş olmasıdır. Egemen güçlerin talimatını koşulsuz yerine getiren bir siyasi iradenin ortaya çıkması demektir. Bunu özellikle Sivas’ta söylüyorum. Milli Kurtuluş hareketinin olduğu, kararlarının alındığı yerde söylüyorum. Borç alan, emir alır. Şimdi siyasal iktidar emir alır konuma gelmiştir. Türkiye için en büyük tehlike budur.

"BUNLAR FAİZCİLERİN AĞABABASI"

Bakın bütçelerimiz de öyledir. İktidar harcamaları karşılamak için o da borç alıyor. 2017’den 2023’e kadar borçlar ne kadar arttı, bütçede. Yüzde 100-300- 500- 1000. Hayır efendim. Tamı tamına yüzde 1292 kat arttı arkadaşlar. Bu borç yükünü, bu millet ne kadar çekecek? Açım diyor kadın, niye açım diyor. Çiftçi hayvanımı besleyemiyorum diyor, niye besleyemiyor? 85 milyon vergi veriyor, nereye gitti bu vergiler, nereye harcadınız bunları? İnsanlar perişan vaziyette. Açık ve net söylüyorum, Sivaslı kardeşlerim de duysunlar. Senin ödediğin vergilerin büyük bir kısmı içerideki ve dışarıdaki tefecilere gidiyor. Bakmayın öyle faize karşıyız diye. Bunlar faizcilerin ağababası. Faizcilere çalışıyorlar. Bu kadar borcun karşılığında ne olacak? Faiz ödeyeceksiniz.

Bütün bunlara rağmen asla umutsuzluğa kapılmayacağız. Bir iktidarın karabasan gibi çöktüğünü, vatandaşın bunaldığını da biliyorum ama biz bunları aşacağız. Millet İttifakı olarak bir aradayız. Altı lider de Türkiye’nin gerçeklerini biliyor. Altı lider de iş birliği yaparak Türkiye’yi bu karabasandan çıkaracağız. Halka hizmet etmenin Hakk’a hizmet etmek kadar iyi bir vaka olduğunu da biliyorum. İyi bir inanç, gelenek olduğunu da biliyorum"