Kılıçdaroğlu’ndan belediye başkanlarına duyarlılık çağrısı

Bugün tam bir sene olmuş BirGün’de yazmaya başlayalı. Gündemin sürekli değiştiği bir ülkede haftalık yazılar yazmak çok kolay değil. Yazdıklarınızın mürekkebi kurumadan eskime ihtimali var zira.

Ama özellikle pandemi döneminde bu köşeyi müzisyenlere ve onların dertlerine ayırmama fırsat verdikleri için tüm BirGün ailesine teşekkür etmeyi hem kendi adıma hem de tüm müzik sektörü ve onun emekçileri adına bir borç bilirim.

Umarım sektör adına daha iyi haberler vereceğim daha güzel yorumlarda bulunacağım o günler de çok uzakta değildir.

Pandeminin en başından beri belki hatırlayacaksınız sadece devletten destek beklemenin doğru olmayacağını söylemiştim.

Yerel yönetimler, özel şirketler ve büyük holdinglerin de -konu ülkenin müziği, sineması, tiyatrosu olunca- bu süreci en az hasarla atlatmak konusunda yanımızda olmaları gerektiğini yazmıştım. Zira çok zor bir dönem geçiren ülkenin sanatçıları ve de dolayısıyla ülkenin sanatı olunca, toplumsal bir dayanışmanın gerekliliğinin altını çizmiştim. Bu talebim ne yazık ki bireysel olarak daha çok karşılık buldu. İşin aslı bu salgın bitince özellikle canlı müzik sektörü yüzbinlerce çalışanıyla bir anda eski parlak günlerine dönemeyecek. Zira bir buçuk senedir kapalı olan konser salonları ve tiyatro sahneleri birçok sorunla karşı karşıya açacaklar perdelerini.

Bizimle empati kurarak bu sıkıntıları görüp bunları aşmamız için partisinin belediye başkanlarına çağrıda bulunan CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu duyarlı çağrısını iktidar ya da muhalefet; tüm yerel yönetimlerine duyurmanın yerinde olacağını düşünüyorum. Bu önemli çağrıdan satır başlarını özetlersek:

>> Malumunuz olduğu üzere pandemi koşulları toplumun her katmanı gibi kültür ve sanat emekçilerini de derinden etkiledi. Bu yüzden 4 aylık yaz dönemi kültür ve sanat hayatında geliştireceğimiz çözümler için çok önemli olacaktır. Önünüzde tarihi bir görev var. Yetki alanınız içinde yaşayan yurttaşlarımızın sanata ve kültürel faaliyetlere eşit biçimde erişimini sağlamanın yanı sıra binlerce sanatçının mesleklerini sürdürebilmelerini sağlamak sizlerin sorumluluğundadır. Genel Merkezimizin koordinasyonunda, sanatçıyı ve sanatın hiçbir dalını dışlamadan oluşturacağınız bir proje havuzu kültür-sanat camiamıza can suyu olacaktır. Bu bakımdan aylardır mağdur olan sanatçılarımıza bir nebze ekonomik katkı sunmak ve tiyatroların sesi olmak adına sizlere çağrımdır.

>> Açık Hava Gösteri Merkezlerinizin tiyatrolara ve konserlere tahsisi için her türlü kolaylığı gösteriniz. Tesislerinizi, ekonomik koşulları ve pandemideki seyirci kısıtlamalarını da gözeterek, uygun şartlarda; sembolik ücretlerle veya ücretsiz tahsis ediniz. Ses-sahne -ışık- güvenlik alt yapılarını sağlayınız.

>> Bu kritik dönemde bütçeniz oranında tiyatro gruplarına ve müzisyenlere yer veriniz.

>> Yazlık bölgelerde sosyal hayatının zenginleşmesi için kültür sanat emekçilerine alanlar açılmasını sağlayınız. Tiyatro, çocuk tiyatrosu, konser, dans gösterileri, sergi, fuar, söyleşi vb kültürel etkinlikleri yaygınlaştırınız.

>> Tiyatroların ve müzisyenlerin bu sürede yitirdiği güç ve moral kaybı sadece kısa vadedeki bu önlemlerle giderilmeyecektir. Her kurumun farklı ihtiyaçları vardır, bazı kurumlar daha uzun süre ayakta kalmış, tutarlı bir sanat politikası geliştirmiştir, bazıları bünyelerinde onlarca emekçi bulundurmakta ya da kira yükü taşımaktadırlar. Bu nedenle öncelikli olarak bölgenizde, daha sonra yurt çapında sanat kurumlarının var olabilmesi için kısa, orta, uzun vadeli çözüm gereksinimleri sağlanmalıdır, sanatçıların önerileri alınmalı, genç sanatçılar için olanaklar tanınmalı, sanatçıların birikiminden azami biçimde yararlanılmalıdır. Bölgenizde kültür sanat temsilcileri ile yerel yönetimi buluşturan katılımcı politikaları esas almalısınız. Yerel politikanızda muhakkak kültür sanat emekçilerine de söz hakkı veren platformları kurunuz.

Sayın Kılıçdaroğlu hem acil olarak hem de orta ve uzun vadede yapılması gerekenleri özetlemiş. Dileğimiz diğer parti liderlerinin de bir çözüm arayışına girmeleri. Zira konuştuğumuz bu ülkenin sanatı aynı zamanda kültürü…