Kılıçdaroğlu: Sen beşli çeteye parayı buluyorsun da ben vatadandaşa mı bulamayacağım?

HABER MERKEZİ

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Niğde'de konuştu.  Kılıçdaroğlu gençlere, "Değişimi getirmek sizin elinizde" ifadesini kullandı. 

Niğde'de yurttaşlar, "Her şey çok güzel olacak" ve "Birleşe birleşe kazancağız" sloganları attı. 

Kılıçdaroğlu konuşmasında "Vay efendim parayı nereden bulacaksın, diyorlar. Sen beşli çeteye parayı buluyorsun da ben vatadandaşa mı bulamayacağım? Beşli çeteden alacağım, vatandaşıma vereceğim. Millet perişan halde, bunu düzeltmemiz lazım" ifadeleri ile Erdoğan'a yüklendi. 

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satırbaşları şu şekilde:

"MAL VARLIĞIMI ARAŞTIRMAZSANIZ NAMERTSİNİZ"

"Adalet sadece mahkeme salonlarında olmaz. KPSS'de derece alıp eleniyorsa gencecik evladımız, mülakatı kaldıracağım. Şimdi o da diyor mülakatı kaldıracağım diyor."

"Niğde'nin patatesini de çalışkan insanlarını da çok iyi biliyorum. Allah aşkına patates için Mısır'a gidiyorlar. Ya, senin ne işin var Mısır'da? Sen çiftçiyi toprağa küstürürsen ekmez, zarar ediyor. Nasıl eksin, nasıl üretsin o zaman? Çözeceğim. Hiçbir çiftçi, üretici asla ve asla zarar etmeyecek. Herkes ne ekeceğini bir yıl önceden bilecek. Formülü şu, dönüm maliyeti belli, artı makul kar, eşittir taban fiyat olacak. Hiç kimse zarar etmeyecek. Onun üstünde bir bedelle satıyorsa satsın. Ama ne zaman ki makul karın altına düşerse tamamını devlet olarak biz satın alacağız. Çiftçiyi zarar ettirmeyeceğiz, çiftçiyi toprağa küstürmeyeceğiz."

"Bu kardeşiniz fakirin, fukaranın, garibanın, alın teri dökenin yanındadır. Bütün çocuklar okula gidecek. Beslenme çantası dediğimiz bir şey olmayacak. Çocuk okulda, arkadaşlarıyla beraber suyunu ve sütünü içecek, yemeğini yiyecek, eğlenecek, karnı tok eve gelecek. Bütün çocuklar aynı yemeği yiyecek, güzel beslenecek. Kendi evlatlarına önem vermeyen bir siyasi anlayışı asla kabul etmiyorum. KHK'ları da biliyorum ve çözeceğim. Onun sözünü verdim. Hiç endişe etmeyin. Bakınız, adalet için 450 kilometre yol yürüdüm ve bu ülkede adalet lazım, adalet olmayınca olmuyor. İranlı bilge Sadi, 'Dünyanın bütün nehirleri adalete susamış bir insanın susuzluğunu gidermeye yetmez' der. Ya, adalete, kucaklaşmaya susadık. Kucaklaşalım."

"Aile destekleri sigortası getireceğiz. Bu parayı kadının banka hesabına yatıracağız. Onun fakirliğini sosyal devletten başkası bile bilmeyecek. Bütün bunları adaletli bir devlet anlayaşı ile gerçekleştireceğiz."

"Trump dedi ki beni kızdırma senin mal varlığını dünyaya açıklarım. Bir tek kelime bile edilmedi. Bay Kemal olsa 'açıklamazsan namertsin' derdi. Eğer egemen gücün tehditi altındaysanız ve ses çıkarmıyorsanız, beka sorunu var demektir. Aynı şekilde Tank Palet Fabrikası'nı Katar'a sattılar. Bunlarınki mevsimlik milliyetçilik."

"Mal varlığımı araştıracaklarmış, araştırmazsanız, namertsiniz." 

"KPSS'de matematikte Türkiye ikincisi olanı sözlü sınavda elediler. Bu adaletsizlik değil mi? Birisinin hakkını yemek değil mi? Bunları kaldıracağım. Niğde gençliğine teşekkür ederim. Hiç endişe etmeyin gençler, sizinle beraberiz. Sizin hayalleriniz, bu kardeşinizin hedefi olacak. İki grup benimle uğraşır. Birincisi 5'li çeteler. 5'li çetelerin paralarını getireceğim, memleketi soydular, soğana çevirdiler. Efendim 'acaba Bay Kemal'i nasıl cumhurbaşkanı adayı yapmayız?' Bununla ilgili uğraştılar, didindiler, dosyalarımı araştırdılar. 27,5 yıllık devlet görevimi araştırdılar. Allah'a çok şükür hiçbir şey bulamadılar. Şimdi nasıl ayağını kaydırırız... Ne sizin gücünüz yeter ne de başkalarının gücü yeter. Allah nasip ederse milletin oylarıyla olacağız. İkincisi, uyuşturucu baronları da uğraşıyor. Uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağım, kökünü. Gencecik evlatlarınızı hiç kimsenin zehirlemesine izin vermeyeceğiz. Suriyeli kardeşlerimizi en geç 2 yıl içinde kendi ülkelerine uğurlayacağız. AK Parti'li kardeşime sesleniyorum, Milliyetçi Hareket Partisine oy veren kardeşlerime sesleniyorum, 'Suriyeli kardeşlerimizi Suriye'ye göndereceğiz.' diyen benim. Onları göndereceğiz. Benim evladım, benim çocuğum işsiz, onlar asgari ücretin yarısıyla iş buluyor ve çalışıyor. Milyonlarca evladımız işsiz."

"Acaba Bay Kemal'i Cumhurbaşkanı adayı yapmamak için uğraştırlar. 27,5 yıllık devlet memurluğumu araştırdılar. Hiçbir şey bulamadılar."

"BEŞLİ ÇETEDEN ALACAĞIM VATANDAŞA VERECEĞİM"

"Mültecileri en geç iki yıl içerisinde ülkerine yollayacağım. AK Partili ve MHP'li kardeşlerimize sesleniyorum. 'Suriyeli kardeşlerimizi Suriyeye göndereceğiz' diyen benim. Benim görevim önce bu ülkenin insanının karnını doyuracağım. Bu ülkeye huzuru ve bereketi getireceğiz."

"Kurban Bayramı'nda 15 bin lira ikramiyeyi göreceksiniz. Vay efendim parayı nereden bulacaksın, diyorlar. Sen beşli çeteye parayı buluyorsun da ben vatadandaşa mı bulamayacağım? Beşli çeteden alacağım, vatandaşıma vereceğim: Millet perişan halde, bunu düzeltmemiz lazım."

"Yeni bir Türkiye'yi barış içinde yaşayan bir Türkiye'yi hep birlikte inşa edeceğiz."

"SEÇİME Mİ GİRİYORUZ, SAVAŞA MI GİRİYORUZ?"

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Mansur Yavaş ise Niğde’de yaptığı konuşmasında şunları kaydetti:

“Zafer kazanman için karşında düşman olması lazım. Cumhur İttifakı’na oy verenler de başımızın üstündedir. Millet İttifakı’na oy verenler de başımızın üstündedir.”

“Kendilerinde hiç şampanya içen yok gibi konuşuyor. Bunların her Cuma günü Google’a girip ayet sallayan bir bakan vardı. Bir şişe şampanyayı devirdiği fotoğraflar, internete düşmüştü. Buna laf etmediler. Etmedikleri gibi büyükelçi yaptılar.”

“Devletin uçaklarını, devletin imkanlarını her yerde kullanıyorsunuz. TRT’de Cumhurbaşkanı 32 saat konuşuyor. Kılıçdaroğlu’nu 32 dakika konuşuyorsunuz.”

“Millet İttifakı geldiği zaman sosyal yardımlar kimsenin insafına bırakılamayacak. Her aile asgari hayat standardına sahip olacak.

“Çiftçimizi üretmeye sevk etmeliyiz. Pandemi döneminde Ukrayna bize un vermedi. Kendi vatandaşlarını düşündü. Biz her şeyi dışarıdan getiriyoruz. Tarım Bakanlığı, Sudan’dan, Nijer’den arazi kiraladı. Burayı halletmişler gibi.”

“Seçime mi giriyoruz, savaşa mı giriyoruz bilmiyorum. Toplar, tüfekler, uçaklar meydanda. Fakat açlık, enflasyon konuşulsun istemiyorlar.”

“Bir tanesi diyor ki, eskiden doktorlar bizi azarlardı. Şimdi hastanede doktorları döver hale geldik diyorlar, nereden nereye? Sağlıkçılar yurtdışına gitmek istiyor, sağlıkçılara nankörsünüz diyorlar.”

“Artık sevgi dili ile gençlere yaklaşan, sevgi dili ile vatandaşı kucaklayan bir yönetime ihtiyaç olduğu ortada.”

“Kendiniz HDP’ye bakanlık vermediniz mi, verdiniz. Görüşmediniz mi? İmralı’ya giden hakim kim? Ne görüştünüz? Ne talep ettiniz? Kalkıp hiç olmazsa başkasını suçlamayın.”