Meclis gündeminde bulunan ve işgücü piyasalarını esnekleştirmeyi hedefleyen kiralık işçilik ve uzaktan çalışmayla ilgili kanun tasarısına ilişkin propaganda ve bilgi kirliliği devam ediyor. Hükümet güdümlü medya bilgisizce ve körü körüne güvencesizliği güvence olarak sunuyor. Hükümet üyeleri ise esnekliğin ve kiralık işçiliğin işsizliği azaltacağını söylemekle kalmıyor, esnekliğin iş güvencesini ve sendikalaşmayı artıracağı gibi akıl almaz iddialar ileri sürüyor. İşte size birkaç örnek:

Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan, bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, İşgücünde esneklik olarak getirilen düzenlemelerin kayıtdışılığı azaltıcı, iş güvencesini artırıcı, sendikalaşmayı artırıcı düzenlemeler olduğunu iddia etti (Milliyet, 28.02.2016). Hem esnekliği artıracaksınız hem iş güvencesi hem de sendikalaşma artacak. Bu iddianın bilimle, uygulamayla ve hayatla uzaktan yakından ilgisi yok. Dünyada böyle bir örnek yok. Esneklik güvenceyi ve sendikalaşmayı azaltır.

Bir başka iddia ise esnek ve kiralık işçiliğin milyonlarca iş yaratacağı yönünde. Hürriyet’te yer alan bir habere göre, Amerika ve Avrupa’da yaygın bir şekilde kullanılan geçici iş ilişkisinin uygulamaya geçtiği ülkelerde ilk 5 yıl içinde işsizlik oranını yüzde 2 azaltan kanun, Türkiye’de de yasalaşmasıyla milyonlarca kişiyi işsizlikten kurtaracak. Gayri ciddi, bilim dışı bir iddia daha.

Bu iddianın en hızlı savunucularından biri ise Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 15 Şubat 2016’da yaptığı açıklamada esnekliği işsizliğin çözümü olarak sundu. “Türkiye reform yapmadan işsizlik oranını yüzde 10’un altına kalıcı olarak zor çeker. Reformla işgücü piyasasını daha çok esnek hale getirmemiz. Bugün Amerika’da işgücü piyasası son derece esnektir ve işsizlik şu anda yüzde 5’in altına doğru gidiyor. Avrupa’da işgücü piyasası esnek değildir ve işsizlik oranı yüzde 10’nun üzerinde seyrediyor. Bu kadar açık ve net bizim işgücü piyasasını daha esnek kılacak reformlar yapmamız lazım.” Sanırsınız esneklik işsizliği çözen mucize bir ilaç.



Bakan Şimşek’in iddiası neredeyse 30 yıldır tekrarlanan bayat neoliberal bir masal. Oysa iş miktarı kadar önemli olan husus işin niteliğidir. O yüzden ILO decent work olarak tanımlanan insani iş kavramını kullanıyor. İnsani iş güvenceli, örgütlü ve sağlıklı iş imkânı anlamına geliyor. Bakan Beyin örnek gösterdiği ABD işgücü piyasası ise hire and fire (kirala ve at) sistemi olarak biliniyor. Bakan Bey ABD vahşi kapitalizmine özeniyor.

Kiralık işçilik uygulamasının iş güvencesini azalttığı bir gerçek. Peki her şey bir yana kiralık işçilik gerçekten istihdam artışı sağlıyor mu? Yoksa mevcut güvenceli istihdamı mı kemiriyor? 2013 yılında dünya çapında 40.2 milyon işçi sayıları 260 bine ulaşan özel istihdam büroları aracılığıyla kiralık işçi olarak istihdam edildi. Kiralık işçilik uygulamasına Kuzey Amerika ve Asya Pasifik bölgesi başı çekiyor. ABD’de 11 milyon, Çin’de 10.8 milyon ve Avrupa’da 8.7 milyon kişi kiralık işçi olarak istihdam edildi. Dünya istihdamının yüzde 1,6’sı kiralık işçilikten oluşuyor. Bu oran ABD’de yüzde 2,1, Avrupa’da ise 1,7 civarında.
Peki kiralık işçilik uygulamasının işsizlik oranlarını düşürme yönünde bir etkisi olmuş mu? Son 10 yılın işsizlik verilerine baktığımızda buna dair bir işaret söz konusu değil. 2004 yılında AB 28 ülkelerinde yüzde 9,3 olan işsizlik oranı 2014 yılında 10,2’ye yükselmiş. Kiralık işçilik ve esnekliğin daha yoğun olduğu ABD ve İngiltere’de ise aynı dönemde işsizlik oranları sırasıyla yüzde 5,5 seviyesinden 6,2’ye, yüzde 4,7’den 6,2’ye yükselmiş. Veriler ortada esnek istihdamın ve kiralık işçiliğin işsizliği azaltmadığı çok net biçimde görülüyor. Kiralık işçiliğin kriz döneminde de bir yararı olmamış.

Kiralık işçilik işsizliği düşürmüyorsa ne işe yarıyor? Esnek ve kiralık istihdamla sağlanan artış düzenli-güvenceli istihdamın kemirilmesinden oluşuyor. Esnek ve kiralık işçilik istihdamı artırmıyor, yeni iş yaratmıyor ancak işgücü piyasasının kompozisyonunu değiştiriyor. Diğer bir ifadeyle emeğin sermayeye olan maliyeti ucuzluyor, işler güvencesiz hale geliyor ve çalışma eğretileşiyor. Sonuçta sermayenin işçilik maliyetleri düşüyor. İşçinin yaşam kalitesi, ücreti ve iş kalitesi düşüyor. Kiralık işçilik masallarının özü budur.