Kirli gemi sökümü ticareti

Kirli gemi sökümü ticareti, ciddi bir darbe aldı. Cenevre'de yapılan Basel Anlaşması Taraf Ülkeler Toplantısı'nda hurda gemiler toksik atık olarak kabul edildi. Türkiye'nin aralarında bulunduğu anlaşmaya taraf 163 ülke, bu çerçevede hurda gemilerin ihracatını kontrol etmek zorunda.

Sözkonusu anlaşma, tehlikeli maddelerin gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere ihracatını aslında 1995'te yasaklamıştı. Ancak içlerinde asbest, PCB, toksik boyalar gibi maddeler bulunan hurda gemilerin Türkiye, Hindistan, Bangladeş ve Çin'e gönderilmesi, bu yasağın delinmesine neden oluyordu. Yeni karar, bu boşluğu kapattı. Greenpeace'ten Marietta Harjono, "Gelişmekte olan ülkelerin halkları, gelişmiş ülkelerin kirinin yükünü çekmek zorunda kalmayacaklar" dedi.

 

ANLAŞMADA NELER VAR?

- Anlaşmaya taraf ülkeler, gemiyi alan ülkenin rızası olmadan göndermeyi yasaklamak durumunda.

- Gemi sökümünün çevre dostu koşullar altında yapılacak ve tehlikeli atıkların sınırlararası taşınımı asgariye indirilecek.

 

SIRADA UYGULAMA VAR

Bu kararın Aliağa'da gemi sökümünde çalışan işçiler ve Ege denizinin geleceği ile ilgili tarihi önem taşıdığını belirten Greenpeace Akdeniz Gemisökümü Kampanyası Sorumlusu Erdem Vardar şöyle dedi: "Böylece uluslararası yasalar, hurda gemilerin Türkiye'ye gerekli önlemler alınmadan gönderilmesini yasaklıyor. Şimdi sıra alınan kararın uygulanmasında. Bunun ilk adımı ise, Aliağa'da şu anda kullanılmakta olan 'baştankara' yönteminin yasaklanması, ve gemilerin toprak ve denizden tamamen yalıtılarak sökülmesinin sağlanması."

 

Özellikle asbestin ve hurda gemilerdeki diğer tehlikeli maddelerin yarattığı kirliliğin ve insan sağlığına zararlarının anlaşıldığı 1980'lerden sonra gemi sökümü işleri, Avrupa ve Amerika'dan Hindistan, Pakistan, Çin, Bangladeş ve Türkiye gibi ülkelere kaydırıldı. Akdeniz'de Türkiye'den başka hiçbir ülke artık büyük çaplı gemi sökümü yapılmıyor. Aliağa Gemi Sökümü Tesisleri Türkiye'de bu işlemin yapıldığı tek yerdir. Greenpeace'in araştırmaları, tesislerde işçi sağlığının ve çevrenin, hurda gemilerden kaynaklanan toksik (zehirli) maddeler ve ilkel çalışma koşulları nedeniyle sürekli biçimde tehdit altında bulunduğunu ortaya koyuyor.