Günümüzde; sporun kişilik üzerine olan etkisi tartışılmaktadır.

Günümüzde; sporun kişilik üzerine olan etkisi tartışılmaktadır. Önceleri, insanların fiziksel, ruhsal ve sosyal anlamda gelişmelerine hizmet amacıyla yapılan ve yaptırılan spor, her şeyin paraya dönüşmeye başladığı dünyamızda; bu amacından hızla uzaklaşmaya başlamıştır. Bu nedenle de sporun kişilik üzerine etkilerinin çelişkili savlarla  tartışılması doğal görünmektedir. İş bu boyutlara varınca da, pastadan paylarını alabilmek için sporcuların ahlak dışı yollara baş vurmaları kaçınılmaz olmaktadır.
İşte, bu noktadan sonra sporun kişilik gelişmesi üzerine etkilerini; sayın Ergun Başer, Spor Psikolojisi kitabında şöyle yazmaktadır.
“... Çeşitli biliminsanları, düşünürler, spor ahlakçıları sportif etkinliğin kişilik üzerine etkilerini şöyle genelleştirmektedirler.
1.Spor karakteri şekillendirir,
2.Takım sporları işbirliği yapmayı öğretir,
3.Bireysel sporlar kişisel disiplini geliştirir,
4.Spor dürüstçe mücadeleyi öğretir,
5.Beden eğitimindeki serbestlik ve zorunlu olmayış, öğrenci-öğretici ilişkilerini geliştirerek, sporcunun sosyalleşme sürecini kolaylaştırır,
6.Bazı spor dalları yüksek iletişim değerine sahiptir. Özellikle bedensel temasın olduğu spor dallarında bu daha belirgindir.
7.Spor, saldırganlık dürtülerini, doğal yolla ve sosyal kurallara uygun olarak boşaltmayı öğretir.
Ancak, son yıllarda, bütün dünyada, özellikle politikacı ve işadamlarının sporu bir propaganda ve gelir kaynağı kabul ettikleri ve bu yüzden amacından saptırdıkları gözlenmektedir. Bu sapma sonucu, sporcular yalnızca en yüksek performansa yani şampiyonluğa koşullandırılmakta ve yarışmalar nitelik değiştirmektedir. Spor tıbbı ve spor teknolojisindeki yeni gelişmeler, antrenman yöntemleri ve spor araçlarını etkilemekte bu ise inanılmaz performanslar sağlamaktadır. Bütün bunların doğal sonucu ise aşırı bedensel ve ruhsal zorlanmadır. Bu aşırı zorlanmalar, bedensel sakatlanmalardan başlayıp, intihara kadar varabilen ruhsal bozukluklara yol açıyor. Ve, bedensel ve ruhsal bakımdan sağlıklı bir gençlik ve ulus kazanmakta en doğal ve etkili yol olan spor amacından uzaklaşmakta, zararlı olmaya başlamaktadır. Yüksek performansa ve her ne pahasına olursa olsun kazanmaya koşullanan gencin, sosyalleşme süreci bozulduğundan, sosyal uyumu da güçleşiyor. İdeal ile gerçek arasındaki çelişkinin büyümesi, toplumun ve gencin ruh sağlığını tehdit ediyor. “
Yukarıda da belirtildiği gibi kapitalizmin vahşi kuralları, herşeyin dengesiyle oynayıp gerekeni gereksiz hale getirmek için  işleyip duruyor.
Sporun kişiliğe ne denli etki ettiğini de de sizler bulun artık....