Kızılcaköy halkı jeotermal nöbetinde

Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP) , Germencik Çevre ve Doğa Derneği "Gerçed ", İzmir Değirmendere, Tire Başköy, Çevre Köyler, Yılmaz köy, Aydın Milletvekillerinden Süleyman Bülbül ve Adnan Sezgin ÇYDD yöneticileri, Aydın Doğa Dostları Aydın Kadın Dayanışma platformu, Birleşik Haziran Efeler Meclisi, Efeler Kent Konseyi, Eğitim-Sen Başkanı, Eğitim- İş Başkanı, Çevre ilçelerden ve Aydın Merkezden duyarlı yurttaşların 1000 e yakın katılımıyla basın açıklaması yapıldı.

Kızılcaköy halkı adına basın açıklamasını okuyan Emine Karaz,"Bereket ve bolluğu ile yüzyıllardır birçok uygarlığa ev sahipliği yapan, tarihin ve külütürün beşiği Aydın, her geçen gün kirlenmektedir" dedi.

Aydın'da hızla artan jeotermal santrallerden doğaya salınan sıvı ve gazlar, Aydın'ın havasını, suyunu ve toprağını kirlettiğini ifade eden Karaz, Türkiye'de kansere bağlı ölümler 2010-2013 arasında %18 iken, Aydın'da %42 olarak tespit edildiğini, Menderes nehrine yakın yerleşim yerlerinde kansere bağlı ölüm oranlarının oldukça yüksek olduğunu ifade etti.

Açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü 2014 yılına kıyasla 2015'te hava kirliliği artışının yaşandığı iller arasında, kükürtdioksit emisyonları açısından Türkiye'nin en kirli ili olan Adana'nın arkasından ikinci sırada Aydın'ın yer aldığı belirtildi.

kizilcakoy-jeotermal-nobetinde-507680-1.

Aydın'ın bu kadar ciddi boyutta çevre kirliliği yaşanmasının en büyük nedeninin jeotermal santrallerden doğaya salınan sıvı ve gazlar olduğu vurgulanan açıklamanın devamı şu şekilde:

"Son aylarda yaşanan gelişmelerden sonra Kızılcaköy'ümüzde jeotermal elektrik santrali tehdidi altındadır.

Anayasa'nın 56. maddesi uyarınca, herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Devlete ve idari yapı içindeki idarecilere düşen görev, çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemektir.

kizilcakoy-jeotermal-nobetinde-507681-1.

Bu nedenlerle, biz Kızılcaköy halkı olarak, köyümüzde yapılmaya çalışılan jeotermal elektrik santralini istemiyoruz.

Burada kurulan çadırlarda, bizim çığlığımızı yetkililer duyana kadar nöbet tutmaya başlıyoruz.

Bu Kızılcaköy'ün toprağının ve suyunun kurtarılması nöbetidir.

Bu Kızılcaköy'de yaşayan insanların sağlığını kurtarma nöbetidir.

Bu Aydın'da yaşayan insanların, Anayasa'nın 56. maddesi ile güvence altına alınan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının korunduğu bir nöbettir.

Yetkililer sesimizi duyana kadar, bu jeotermal santraller köyümüzden atılana kadar nöbete devam edeceğiz.

Bu toprakları dedemizden, babamızdan teslim aldık; çocuklarıma, torunlarımıza miras bırakacağız. Hiç kimsenin bizim havamızı, toprağımızı ve suyumuzu zehirlemesine izin vermeyeceğiz.

Tüm halkımızı, çığlığımıza ve nöbetimize sahip çıkmaya davet ediyoruz.

Aydın ve Kızılcaköy'de jeotermal elektrik santrali istemiyoruz."