Soma’nın Yırca Köyünde geçtiğimiz yıl 6 binden fazla zeytin ağacının katledilmesine yol açan Soma Kolin Termik Santralı'nın ÇED Olumlu Kararı, yerel mahkeme tarafından iptal edildi

Kolin’in Yırca’daki santral projesine geç gelen ÇED iptali

DOĞU EROĞLU

Manisa 1. İdare Mahkemesi, gece baskınıyla 6 binden fazla zeytin ağacının kesilmesi üzerine gündeme gelen Soma Kolin Termik Santralı için verilen tartışmalı Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu kararını nihayet iptal etti. Kararda, proje alanının önemli kısmının zeytinliklerden oluşması ve santral atıklarının zeytinliklere vereceği zarar vurgu yapıldı. TMMOB’ bağlı Kimya Mühendisleri ve Çevre Mühendisleri Odaları, Ekoloji Kolektifi ve EGEÇEP’in, Yırca’da kurulmak istenen Soma Kolin Termik Santralı projesinin ÇED Olumlu kararının iptali için açtığı davada karar 28 Mayıs’ta oybirliğiyle alındı. Santral projesi için 17 Mart 2014 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığının verdiği ÇED Olumlu kararının yürütmesi daha önce durdurulmuştu.

Ancak iptal kararına karşın Soma Kolin Termik Santralı için yeni bir ÇED süreci yürütülüyor. Yeni ÇED süreci kapsamındaki ÇED Halkın Katılımı Toplantısı, geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilmişti.

ÇED’İN HER YÖNÜ HUKUKSUZ
Davacı kurumlar, santral projesi hakkında tek bir ÇED süreci işletilmesi gerekirken santralın farklı üniteleri için ayrı ayrı ÇED süreçleri yürütüldüğünü, santralın doğaya ve topluma olan etkilerine ilişkin bütüncül bir etki analizi, yani kümülatif etki değerlendirilmesi yapılmadığını, maden arama çalışmalarının ÇED süreci dışında bırakıldığını, üstelik yasayla yasaklanmış olmasına karşın projenin zeytinliklerin bulunduğu alana planlandığını belirterek ÇED Olumlu kararının iptalini istemişti. Talebi görüşen Manisa 1. İdare Mahkemesi, geçtiğimiz sene yaklaşık 6 bin zeytin ağacının geceyarısı baskınıyla katledilmesine sebep olan Soma Kolin Termik Santralı projesine ilişkin ÇED Olumlu kararıyla ilgili kararını 28 Mayıs’ta verdi.

ZEYTİNCİLİK KANUNU VURGUSU
Kararında, 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunun 20’nci maddesinde, “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez. Zeytincilik sahaları daraltılamaz” ibarelerini anımsatan mahkeme, santral proje alanının 110 parselinin önemli kısmının zeytinliklerden oluştuğunu belirtti. Soma Kolin Termik Santralı projesinin, faaliyetteki Soma Termik Santralına yaklaşık 1 kilometre mesafede bulunduğunu anımsatıldı. Zeytinliklerle ilgili Bakanlar Kurulu tarafından alınan acele kamulaştırma kararının, Danıştay 6. Dairesi tarafından 16 Aralık 2014’te iptal edildiği de kararda vurgulandı.

ZEYTİNLİKLER YÜZÜNDEN İPTAL
Büyük bir kısmı zeytinlik alan üzerine kurulması planlanan termik santral projesinin, aynı zamanda 3 kilometre mesafedeki bir alana zeytinliklerin gelişimine mani olacak biçimde kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesisin yapılmasında ve işletmesine yasal dayanak bulunamadığını belirterek ÇED Raporunu hukuki bulmadı. Böylece Mahkeme, Kolin Termik Santralı projesi hakkında verilen ÇED Olumlu kararını, zeytinliklerin etkileneceğini gerekçe göstererek iptal etmiş oldu.

KANUN DEĞİŞSE İPTAL KARARI ÇIKMAYACAKTI
2014 yılı sonunda Kolin Yırca Termik Santralı hakkında tartışmaların sürdüğü sıralarda, AKP iktidarı zeytinliklerle ilgili kanunda değişiklik yapmak istemişti. 26 Ocak 1939’da yürürlüğe giren 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda yapılacak değişikliklerde, zeytin tarımını en çok etkileyecek olan unsur kimyevi atık bırakan tesislerin zeytinliklerin yanına kurulmasına izin veren madde tasarısıydı. Kanun tasarısında zeytinliklerin etrafındaki 3 kilometrelik güvenlik bandı kuralına istisna getirilmek isteniyor, “Teknolojik sera yatırımları, kamu yararı kararı alınmış madencilik faaliyetleri, elektrik üretimine yönelik yatırımlar, petrol ve doğalgaz faaliyetleri, stratejik savunma ihtiyaçları, afetler sonrası ortaya çıkan geçici yerleşim yeri ihtiyacı, kamu yararı gözetilerek yapılacak altyapı ve üstyapı faaliyetlerinin” planlanması halinde kural aşılabiliyordu.

Kanun tasarısının bu haliyle kabul edilmesi halinde, Manisa 1. İdare Mahkemesi iptal kararını alamayacaktı.