Komisyonun 15. toplantısı başladı: AGD çözüm için 'İslami yaklaşım' istedi
TBMM’de, “Kürt sorunun çözümü” amacıyla kurulan komisyonda konuşan Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkanı Salih Tuhan, “İslam birliği” istedi. Turhan, çözüme seküler ve ideolojik yöntemlerle değil, “İslami bir yaklaşımla” ulaşılabileceğini savundu.

Mustafa Bildircin
mustafamertbildircin@birgun.netMillî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, 15’inci toplantı için bir araya geldi. Toplantının ilk oturumu için AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın Yüksek İstişare Kurulu Üyesi olduğu TÜGVA ve Selçuk Bayraktar'ın mütevelli heyeti başkanı olduğu Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı'nın (T3) yanı sıra Genç Barış İnşacıları Derneği, Gençlik Örgütleri Forumu (GoFor), Anadolu Gençlik Derneği (AGD) ile Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) temsilcileri de davet edildi.
Toplantının ikinci oturumu için davet edilen dernek ve kuruluşlar ise Sümeyye Erdoğan'ın yönetiminde yer aldığı KADEM, 29 Ekim Kadınları Derneği, Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi, Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) ve Hazar Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği olarak sıralandı.
'İSLAM BİRLİĞİ' VURGUSU
Toplantıda ilk söz, Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkanı Salih Turhan’a verildi. Turhan sözlerine ayet okuyarak başladı. Komisyonda, “Milli Görüş ve Kürt Meselesi” konulu sunumunu okuyan Turhan, “İslam birliği” vurgusu yaptı. Derneğin gençlik ayağının Diyarbakır’da yaptığı çalışmalardan söz eden Turhan, Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile kapatılan medreselerin çalışmalarını övdü.
AGD’nin Diyarbakır’daki medresesinde, Karadeniz’den gelen öğrenciler ile Diyarbakırlı öğrencilerin buluştuğunu kaydeden Turhan, “Medreselerde şuurlu, dününü, bugününü, yarınını bilen gençlerin yetişmesine öncülük yapmaktayız” dedi. Turhan, AGD tarafından gerçekleştirilen anketlerde çözüm için “İnanç temelli bir helalleşme süreci” gerektiği görüşünün öne çıktığını söyledi.
BAYRAKTAR’IN VAKFINDAN KOMİSYONDA REKLAM
T3 Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Elvan Kuzucu Hıdır ise vakfın çalışmalarını anlattı. Vakfın çalışmaları ile “Hakkari’deki öğrenci ile Edirne’deki öğrencinin aynı eğitimi” aldığını belirten Hıdır, T3 Vakfı’nın kurucusu Selçuk Bayraktar’a teşekkür ederek, “Ülkenin her gencine eşit hizmet sunarsak biz bu sorunu çözeriz” diye konuştu.
Hıdır’ın ardından söz alan Genç Barış İnşacılar Derneği’nden Baran Yalçınkaya ise tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş’ın süreci en iyi anlatacak isimlerden biri olduğunu vurguladı. Yalçınkaya, komisyonun önceki toplantılarına davet edilen Kürt yurttaşlarının ana dilinde konuşmasına izin verilmemesini eleştirdi. Genç Barış İnşacıları Derneği’nden bir diğer isim olan Rona Şenol da “Komisyonun artık somut adım atması gerektiğini” kaydetti.
Somut adım atılmadıkça toplumun sürece güveninin azaldığını söyleyen Şenol, “Siyaset inisiyatif kullanmadıkça halk süreci aktif şekilde sahiplenmiyor” ifadesini kullandı. Sürecin manipüle edildiğini ifade eden Şenol, iktidarın Demirtaş’ın tahliyesine yönelik AYM kararına yaptığı itirazın sürece zarar verdiğinin altını çizdi.
TÜGVA’DAN, 'İSLAM AHLAKI' ÇAĞRISI
Komisyonda TÜGVA adına konuşan Tuba Arslan ise Savunma Sanayii’nde atılan adımların, “Güvenli bir geleceğe kapı araladığını” söyleyerek sözlerini, “TÜGVA kuruluşundan beri Terörsüz Türkiye hedefine hizmet ediyor” ifadesiyle sürdürdü. TÜGVA’nın annelere ve gençlere toplumsal farkındalık kazandırmak için çalıştığını öne süren Arslan, “Bizler devletimizin yanında her platformda durmaya devam edeceğiz” görüşünü paylaştı.
TÜGVA adına ikinci sözü alan İsmail Hakkı Karagüzel ise Terörsüz Türkiye sürecinin ardından gençlerin kültüre, bilime ve sanata yöneldiğini iddia etti. TÜGVA Vakfı Başkan Yardımcısı Karagüzel, “İslam ahlakı” üzerine kurulan bir iklimin Türkiye’deki farklılıkları zenginlik haline getireceğini anlattı.
SÜREÇTE GENÇLER YOK
Gençlik Örgütleri Forumu Genel Koordinatörü Hasan Oğuzhan Aytaç da “Sosyalist partilerde, DEM Parti’de, CHP’de siyaset yapan gençler fikirleri nedeniyle tutuklanıyor” diyerek gençlerin süreçte söz sahibi olmamasına değindi. Gençlerin Türkiye’de özne olarak kabul edilmediğini ifade eden Aytaç, “Gençlerin seçtiği siyasetçiler tutuklanıyor, siyaset yapamıyor” değerlendirmesinde bulundu. Türkiye’deki üniversitelerin özerk bir yapıya kavuşturulması gerektiğini dile getiren Aytaç, “Sürecin başarıya ulaşması için gençlerin mutlaka sürece dahil edilmesi gerekmektedir” sözlerini kayda geçirdi.
"LGBTİ KARŞITLIĞI VE BARIŞ AYNI ANDA OLMAZ"
Aytaç, LGBTİ bireylerin cezalandırılmasını öngören yargı paketi taslağını anımsatarak, “Hem LGBTİ karşıtlığına hem barışa el kaldıramazsınız” sözleriyle süreçteki çelişkileri vurguladı.
MİLLİ TÜRK TALEBE BİRLİĞİ: DEĞER TEMELLİ VE AHLAK ODAKLI EĞİTİM OLMALI
Toplantının ilk oturumunda son sözü alan Milli Türk Talebe Birliği Genel Başkanı Tahsin Başarı, "Dijital dünyada milli bilinçle hareket edilmesi için" okullarda eğitim istedi. Başarı, eğitimcilerin eleştirdiği Maarif Modeli’ni överek, Türkiye’nin değer temelli ve ahlak odaklı eğitim sistemine geçmesi gerektiğini öne sürdü.
Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi’nden Feride Eralp’ın komisyondaki konuşması sırasında ekrandaki slayt sunumunda 2016’da Yüksekova’da bir güvenlik görevlisinin bir evdeki yatak odası aynasının önünde çektirdiği fotoğraf yansıtıldı. Fotoğraf ve Eralp’in yaşananları İsrail’deki askerlerin yaptıklarına benzetmesi AKP’li milletvekillerinin tepkilerine sebep oldu. Komisyonun AKP’li üyeleri, “Böyle bir şey yok” derken Eralp, “Bu görüntüyü biz paylaşmadık, kendi sosyal medya hesaplarından paylaşıldı” görüşünü bildirdi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “İsrail askerlerinin yaptıklarına benzetilmesini kategorik olarak reddediyorum” diye konuştu. Meral Danış Beştaş’ın konuşmanın barışa hizmet eden bir konuşma olduğunu söylemesi üzerine Kurtulmuş, “Böyle bir şey olmaz” dedi. Murat Emir‘se “Buraya gelen konuklar bizim çağırdığımız konuklar. Bizim dinliyor olmamız onayladığımız anlamına gelmediği gibi onları dinlemek yükümlülüğümüz var” ifadelerini kullandı.
29 Ekim Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan ise Türkiye’deki haksızlıkların sürekli devam ettiğinin altını çizdi. Kayyum politikasını eleştiren ve tutuklu yargılamalara tepki gösteren Sarıhan, adalet sistemindeki çarpıcı uygulamalara dikkati çekti.


