Ankara’nın Nallıhan ilçesinde yapılması planlanan kömürlü termik santralın imar planları iptal edildi. TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ataç, “Artık akciğer ve solunum yolu hastalıklarına sebep olduğu istatistiklerle sabitlenen kömürlü termik santrallara yatırım yapılmamalı” dedi.

Kömürlü termik santrala yargı geçit vermedi

Kardelen TATAR

Ankara’nın Nallıhan ilçesi Uluköy ve Karaköy mahalleleri sınırları içerisinde kurulması planlanan Çayırhan-B Kömürlü Termik Santralı’nın imar planları iptal edildi. TEMA Vakfı’nın itirazlarını haklı bulan mahkeme, hassas bölgede kurulması planlanan santral için gerekli analizlerin yapılmadığı, çevresel risklerin yeteri kadar değerlendirilmediği ve mevcut ekosistem ile su varlıklarına zarar vereceği sebepleriyle imar planının iptaline karar verildi.

2014 yılında yürürlüğe giren Ankara ili 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı ile sulak alanların, tarım alanlarının, orman varlığının ve biyolojik çeşitlilik bölgelerinin alt ölçekli plan çalışmalarında korunması hükme bağlandı. Ancak 2017 yılında, Ankara’nın Nallıhan İlçesi’nin Uluköy ve Karaköy mahalleleri sınırlarının içerisinde yaklaşık 740 hektar büyüklüğündeki hassas ekosisteme sahip sulak alanda Çayırhan-B Kömürlü Termik santralı kurulumu için 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planı ile 1/1.000 ölçekli Uygulama İmar Planları hazırlandı.

İmar planlarına itiraz eden TMMOB’ye bağlı Mimarlar Odası Ankara Şubesi ve TEMA Vakfı konuyu yargıya taşıdı. İtirazları haklı bulan Ankara 6. İdare Mahkeme imar planlarını iptal etti.

Konuya ilişkin açıklama yapan TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç şöyle konuştu: “Dünyayı etkisi altına alan salgın nedeniyle ülkelerin ekonomilerinin sarsılabildiği, yerleşme ve üretim düzeninde değişime gidildiği bir dönemden geçiyoruz. Bu sebeple ülkece odaklanmamız gereken konuların başında, iklim krizi ve gıda güvenliği gelmeli. Kentlerin iklim krizine karşı direncinin artırılması dolayısıyla kentlerin kırılganlığının azaltılması, tehlikede olan gıda erişiminin güvence altına alınması ve erişilebilir temiz enerjinin desteklenmesi gerekmektedir. Artık akciğer ve solunum yolu hastalıklarına sebep olduğu istatistiklerle sabitlenen, çıkardıkları kül ve sahip oldukları depolama alanlarıyla yer altı suları ve tarım alanlarında önü alınamayan şekilde kirliliğe sebep olan kömürlü termik santrallere daha fazla yatırım yapılmamalı.”