Google’ın 2021 yılının trendlerini tekrar inceledim. Enteresan bilgiler var aslında. “Survivor’dan Kim Elendi” aramasının ötesinde çıktıları olduğu bir gerçek. Dünya genelinde aramalar gösteriyor ki kendimizi çok yalnız, mutsuz, çıkmazda ve gelecek kaygılı hissediyoruz. 2018 yılından bu yana kötü haber bağımlılığı zirve yapmış durumda. Bunun aslında en önemli sebebi; ya farklı insanların da mutlu olmadığını görerek rahatlamak ya da onların zor durumda olması bizi şükretme noktasında iyi hissettiriyor.


Türkiye’de üretilen özellikle televizyon içeriklerini düşündüğümüzde tam da bunun olduğunu görebiliyoruz. Gündüz kuşağı programları neden yüksek izlenme oranlarına sahip? Gördükleri kâbus gibi hayatlar, aldatmalar, cinayetler, tecavüzler izleyene çok uzak ihtimal gibi geliyor ve evinin çok daha iyi durumda olduğunu düşünmesine sebep oluyor. Evinin derken kocasıyla, çocuklarıyla, akrabalarıyla olan ilişkileri anlamında söylüyorum. Akşam olduğunda iş değişiyor. O zaman şaşalı hayatlar, eğlence, zenginlik, mutluluk yüklemesiyle zenginlerin nasıl bir hayat sürdüklerini izleyerek bunalıma ya giriyorlar ya evde tatsızlık çıkartıyorlar. Bizim neden arabamız böyle değil (ha arabası hiç olmayanları saymıyorum) olan bile mutsuz. Ben hak etmiyor muyum böyle arabayı, hayatı diyerek hayıflanıyorlar. Baktığınızda tamamen ruh halimizin kurcalanması anlamına gelen bir yayıncılık anlayışı. Tabii ki bu bize özel bir durum değil ancak bizde biraz farklı işlevleri var. Son 25 yılda özellikle yayıncılık kalitesi, içerik kalitesi bilinçli bir şekilde düşürüldü. Kafaların bulanması temek hedef. Sorgulamayan, gerçeklerle alakası olmayan içerikler ile toplumun büyük bir kesimi uyutuldu.

Son dört beş yıldır gençlerin ana akımdan net kopuşuyla bazı aydınlanmalar yaşanıyor. Uyuşturulamayan bu kitle ufak ufak sorgulamaya başladı, sesleri yavaş yavaş yükseliyor. Teknoloji sayesinde birçok genç dünyada neler olup bittiğini görüp, neden bizim ülkemizde böyle şeyler olmuyor diye sormaya başladı.

Salgınla birlikte dünyada da çok fazla şey değişim gösteriyor. “Kötü Haber Bağımlılığı” bu anlamda dünyayı etkisi altına almış durumda. Bu aslında şunu gösteriyor. Ne kadar modern, ne kadar refah seviyen yüksek olursa olsun, küresel büyük bir sorunun içerisine düşersen sen de “arabesk” ruh haline rahatlıkla düşebilirsin. Google aramaları 2021 trendleri bunu gösteriyor.

Bu arada başka enteresan şeylere de yoğunlaşmış durumdayız. Bunlardan en dikkat çekeni; “Nasıl iş bulurum?” sorusunun yerini “Nasıl iş kurarım?” almış durumda. İnsanlar artık daha bireysel, kendi kararlarını verebildikleri, kendi istedikleri zaman çalışabilecekleri bir dünya kurgulamak istiyorlar. Ben söylemiyorum, 2021’de dünya bunu aramış. Dedim ya bireyselleşme had safhaya geldi. Hastalıklardan uzaklaşmak, ekonomik zorluklar, sürekli hazır bir şekilde evde çalışan olmak bizi sosyal varlıklar olmaktan çıkartmaya başladı. Enteresan bir arama sonucu da işaret diliyle “seni seviyorum” demek istemişiz. Bu da bana çok enteresan geldi. Bir ilginç arama sonucu da “en çok denizci şarkıları” aramışız. Bunun sebebi de herhalde çok belli! Eve kapandığımız için içimiz ferahlasın, özgürlüğün tadını müzikle çıkartalım olmuştur.

Tabii ki 2021 yılında en çok “Ruh Eşi”mizi aramaya devam etmişiz. Hatta fazlasıyla aramışız. Kapanmalara yalnız girmek gerçekten çok zor geçen günler demek. Bu konuda da tahmin ediyorum ki odağı daraltmak adına doğru ruh eşine yönelmek, zaman kaybetmenin önüne geçmiş olacak. Detaylı bir sonuç ilgimi çekti. 2021 öncesinde, “Çocukla nasıl taşınılır? Evcil hayvan ile nasıl taşınılır?” şeklinde arama yaparken, belli ki evde olmak bize yaramış ve bol çiçekli evler yaparak içimizin açılmasını istemişiz. 2021 yılında “Bitkiler ile nasıl taşınılır?” en çok aranan olmuş.

Salgın hepimizi sert bir şekilde vurmuş. Trendler buna paralel devam ediyor. Evde ekmeklerimizi yaptık, dışarıdan yemek söylemedik, sağlıklı ve bol yedik. Hatta sıkıldıkça bile yemeğe kendimizi verdik. Sonuç; “Beden Olumlama” ile ilgili konuları 2021’de aramaya başlamışız. Belli ki, hepimiz biz böyle de güzeliz demeye çalışmışız. Öyleyiz de ama çok da takmamak lazım. Tabii sağlığımıza dikkat ederek…

Daha çok fazla detay var ama ben son bir dikkat çekici sonuçla bu haftaki yazımı toparlayayım. 2021 Google Trendler’de dikkat çekici bir arama konusu da seyahat olmuş. Salgın öncesine göre 2021 yılında 3 kat fazla dünyanın neresine seyahat edebileceğimizi aramışız. Dedim ya ciddi bunalmış durumdayız, kendimizi sokaklara, dağlara bayırlara atasımız var. Tabii bizim ülkemizde ekonomi mahalleden öteye gitmemize engel olsa da, hayallerimiz dünya çapında. Hayalde paralı olmadan, vergisi çıkmadan kurun kurabildiğiniz kadar. Keyifli bir hafta sonu dilerim.