Köylüler bayramı ağaçlar için nöbet tutarak geçirdi: Akbelen direnişine büyük destek

Nevzat Çağlar TÜFEKÇİ

Yeniköy termik santraline kömür sağlamak için Milas’ın İkizköy Mahallesi Akbelen mevkiinde 750 dönümlük alandaki çam ağaçlarının kesilmek istenmesine karşı, İkizköylüler’in kadınlı-erkekli direnişine destek ziyaretleri sürüyor. Bayramda herhangi bir ağaç kesiminin olmaması için Akbelen mevkiine çadır kuran köylüler, “ormanlarımızı kimseye teslim etmeyeceğiz,” diyerek bayramı orman nöbetinde geçirdiler.

İkizköy ormanlarına çadır kuran köylülere destek ziyaretleri de sürüyor. Son olarak Aydın ve Muğla SOL Parti il örgütleriyle, Eğitim-Sen Muğla Şubesi, Tüm Emekli Sen Milas Temsilciliği çadırlarda orman nöbetinde olan İkizköylüleri ziyaret etti, destek mesajlarını ilettiler.

İkizköylü kadınlardan Necla Işık: “Bir gece habersiz çamlarımızı kestiler. Yerimize sahip çıkacağız. 30 Temmuz’da bilirkişi gelecek. Herkesi Akbelen’e davet ediyoruz. Gelin bize destek olun. Bizim için parti önemli değil. İçinde doğa sevgisi olan herkesi yanımızda görmek istiyoruz. Ben bu ormanlarda büyüdüm. Bu ormanlara vefa borcum var. Ormanlarımızı sonuna kadar sahip çıkacağız. Üç yıldır bu mücadeleyi veriyoruz. Burayı kurtarana kadar da bu mücadele bitmeyecek.”

İkizköylü kadınlardan Aytaç Yakar: “Tarım ve Orman Bakanı, ‘Yeşili sev, ormanı koruyalım’ diye cep telefonlarına mesaj göndermiş. İşte tam da biz burada onu yapıyoruz. Bakanlık olarak siz neden ormanlarımızı korumuyorsunuz, kesilmelerine izin veriyorsunuz,” diyerek şu manileri okudu: “Çamların yaprağı yeşil/Altında yemek pişir/LİMAK sana çamları vermeyeceğiz/Aklını başına devşir- Gökte uçan teyyare/Selam söyle o yâre/Ben çamlarıma doyamadım/Bulun buna bir çare.”

KARDOK(Karadam Karacahisar Mahalleleri Doğayı Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme Ve Dayanışma Derneği) Başkanı Hasan Yorulmaz: “2019 yılından beri bizim zeytinliklerimize, tarlalarımıza, bahçemize adeta göz diktiler. Buraları bizden almak için çaba içindeler. Bize davetiye gönderiyorlar, ‘gelin Yeniköy termik santralinde pazarlık yapalım, bu yerleri bize devredin’ diyorlar. Beni çağırdılar oraya ama asla gitmeyeceğim. Çok yakınımızda bulunan Akbelen ormanını, Tarım ve Orman Bakanlığı, bu yeri, Enerji Bakanlığına ve Yeniköy Termik santraline tahsis etmiş bulunuyor. Bunun doğru bir karar olmadığını düşünüyoruz. 750 dönümlük; hem bizim akciğerimiz olan hem su kaynaklarımızın sağlayıcısı olan güzel ormanın göz göre göre elden çıkarılmasının hiçbir şekilde izin vermeyeceğiz. Bir hafta önce burada çam ağaçlarını kesmek için sabahın çok erken saatinde gelmişler ve 20-30 kadar çamı bir anda devirip geçmişler. Bunu duyunca, buraya geldik ve onlara bunun yasadışı olduğunu, bu konuda davalarımızın bulunduğunu belirttik, işi durdurmalarını istedik. Jandarma geldi. Onlar da bir süre sonra burayı terk edip gittiler. Biz kamuoyundan ve herkesten bu konuda gerekli duyarlılığı göstermelerini bekliyoruz.

Pamukkale Üniversitesi Öğrencisi Esra Işık(21): “İkizköy sakinlerinden birisiyim. Burası bizim için birçok şeyi ifade ediyor. Ben kendi geleceğimi ve daha doğmamış çocukların geleceğini düşünüyorum. Amaç günü kurtarmak değil; asıl olan yıllar yıllar sonrasını düşünebilmek ve planlayabilmektir. Geleceğe, yaşanabilir bir dünya bırakmalıyız. Ben olayı sadece insan merkezli olarak düşünmüyorum. Bu eko-sistemde yaşayan çok sayıda canlı türü var. Onları da düşünmek zorundayız. Bu mücadele başarıya ulaşacaktır. Başarmanın, başarıya inanmaktan geçtiğini düşünüyorum.”

DAYANIŞMA İÇİN GELENLERİN DESTEK MESAJLARI

SOL Parti Aydın İl Başkanı Emine Gital: “Aydından size selam getirdik. Jeotermaller konusunda Aydın’da ciddi mücadeleler yaşadık. Aydın’da kadınlar çok direndi. Bu konuda önemli kazanımlar elde edildi. Burada da kadınların hep ön planda olduğunu görüyoruz. Doğayı koruma mücadelelerinde hep sizlerin yanında olacağız. Bu talanlara Türkiye çapında dur diyeceğiz. Bu mücadeleler bölgesel değildir. Bu sistem, bu zihniyet değişene kadar hep birlikte mücadele edeceğiz.”

SOL Parti Muğla İl Başkanı Ergun Özcan: “Sol Parti olarak baştan beri bu süreci takip ediyoruz. Bundan sonra da bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Termik santraller artık insanların kullanması gereken teknolojiler değil. Kömür gibi fosil yakıtlardan vazgeçmek zorundayız. Enerji ihtiyaç ama bunun nasıl üretileceğine insanlarımız karar verecek. Onlara halkımız karar verecek. Dünyada terk edilen teknolojileri, biz ülkemizde kullanmamalıyız. Bu süreçte hem hukuki hem fiili anlamda bu mücadeleye destek olmaya devam edeceğiz. Bu saldırı sadece Akbelen ormanlarına yapılan saldırı değil. Memleketin her yerinde plansız bir yağma var. Bugünü kurtarmayı amaçlayan ve geleceği asla düşünmeyen bir politika var. Planlama denilen bir olgu yok. Sadece yandaşlara peşkeş çekme üzerine kurulu bir sistem var. Biz bunu değiştireceğiz. Bu bir iktidar meselesi. Bu mücadelede yanınızda olmaya devam edeceğiz. Her türlü desteği vermeye hazırız. Muğla’nın her yerinde, Türkiye’nin her yerinde Sol Partililer; nerede bir yağma-talan varsa karşısında, nerede bir direniş varsa orada olacaktır…”

Eğitim-Sen Muğla Şube Başkanı Birdal Savran: “Ülkenin her tarafında olduğu gibi doğanın tahribatı da burada devam ediyor. Biz de Eğitim-Sen olarak hangi dağ efkârlıysa oradayız. Bugün de buraya direnişle destek vermek, onların seslerine ses olmak, nefeslerine nefes olmak için destek amaçlı olarak geldik. Onlarla her zaman birlikteyiz. Hukuki ve direniş mücadelelerini yürekten destekliyoruz. Yanlarındayız.”

CHP Milas Gençlik Kolları Yönetim Kurulu Üyesi Yiğit Dönmez: “Uzun yıllardan bu yana doğaya karşı iktidar tarafından süregelen bir saldırı var. Bu, İkizköy’le sınırlı kalan bir şey değil. Kıyılarımızda, denizlerimizde, ormanlarımızda, göllerimizde olan bir saldırı, bu. Milas özelinde; İkizköy’de, Tuzabat Bal ormanlarında, Kıyıkışlacık’ta liman konusunda aynı direniş sözkonusu. Burada vatandaşlarımızın, siyasi partilerin, sivil toplum kuruluşlarının, derneklerin, sendikaların bu tip olaylara daha duyarlı olmasını istiyoruz. Burada bir iktidar sorunu var. Bu iktidar; doğaya, çevreye, düşünen insana saygısı olmayan bir zihniyet içerisinde. Bu iktidarın; doğaya ve çevreye karşı daha sorumlu ve duyarlı olmasını sağlamak için burada direnişteyiz.”