Google Play Store
App Store
Kültür sanat ajandası

Hazırlayan: Deniz Burak BAYRAK

İSTANBUL

• SEMİNER

Georg Baselitz’in Sakıp Sabancı Müzesi’nde açılan son sergisine paralel olarak ‘Baselitz’in Doğduğu Çöl: Nazizm ve Yıkıntıları’ seminerleri izleyicilere sanat ve tarih arasındaki derin bağları keşfetme fırsatı sunacak. Halil Berktay’ın sunacağı perspektiflerle 12 Ekim Cumartesi günü başlayacak seminerlerin ilkinde faşizmin ideolojik kökenleri ve Nazizm’in diğer siyasi akımlardan farkları irdelenecek.

• SİNEMA

Cannes Film Festivali’nin en çok ses getiren filmlerinden ‘Emilia Peréz’, filmekimi kapsamında Kadıköy Sinematek/Sinema Evi’nde gösterilecek. Film; danstan şarkıya, suçtan uyuşturucuya, melodramdan pembe diziye ve narkotik gerilime uzanıyor. Bu cesur ve sıra dışı müzikal polisiye; hak ettiği takdiri hiç görmeden çalıştığı büyük firmada, adaletten çok suçluları aklamayı gözeten avukat Rita’yı izliyor. Gösterim 11 Ekim Cuma günü, saat 16.00’da.

• SÖYLEŞİ

Arter’in düzenlediği ‘Kütüphane Söyleşileri’nin 3’üncü konuğu, yazar ve psikolog Gündüz Vassaf olacak. 12 Ekim Cumartesi günü, saat 17.00’de Arter Kütüphanesi’nde ücretsiz olarak gerçekleştirilecek söyleşide Vassaf, ilk romanı Ressamın İsyanı’nda Caravaggio üzerinden ele aldığı sanat üzerine konuşacak.

• SERGİ

Beyoğlu’nda, tarihî Boudouy (Bodvi) Apartmanı’nda hizmet veren Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nin yeni süreli sergisi ‘Tat ve Sanat: Lezzetli Resimler’ ziyarete açıldı. İlhamını verimli topraktan ve denizden; meyvelerden, sebzelerden, balıklardan, yemeklerden ve sofralardan alan sanat eserlerinin görülebileceği sergide Osman Hamdi Bey, Şeker Ahmed Paşa, Selahattin Teoman gibi 90 sanatçıya ait 200’ü aşkın tablo ve heykel izleyiciyle buluşuyor. Serginin küratörlüğünü Gül İrepoğlu üstleniyor.

• ENSTALASYON

Zeynep Ayşe Hatipoğlu’nun, adını Yaşar Kemal’in ‘Üç Anadolu Efsanesi’ kitabındaki bir Karacaoğlan türküsünden alan ses enstalasyonu ‘Bilmem Nasıldır Hâli Sılanın’, 8 Ekim-1 Aralık tarihlerinde Salt Beyoğlu’ndaki Kış Bahçesi’nde. Kompozisyon, Hatipoğlu’nun kendi göç hikâyesini saksı bitkilerinin yer değiştirme hâliyle ilişkilendiriyor.