Kulüpler taraftar değil, müşteri arıyor
Futbol kulüpleri için taraftar aidiyeti artık maddiyattan fazlası değil. Dört büyüklerin yeni sezon forma fiyatları minimum 4 bin TL civarında seyrediyor. Bu fiyatlar asgari ücretin yüzde 15’ine denk geliyor.

Türkiye’de futbol yalnızca sahada oynanmıyor, sokakta, okulda, iş yerinde, hatta evde de formasız bir an yaşanmıyor. Ancak son yıllarda taraftar olmak, özellikle de tuttuğu takımın formasını sırtına geçirmek isteyenler için giderek daha pahalı bir hale geldi.
Yeni sezona girilirken, Süper Lig kulüplerinin satışa sunduğu formaların fiyatları ortalama 2000 TL bandını aşarken, orijinal forma sahibi olmak dar gelirli taraftar için neredeyse imkânsız hale geldi. Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor gibi büyük kulüplerin 2024-25 sezonu formaları resmi mağazalarda ortalama 4 bin- 4 bin 500 TL aralığında satışa sunuldu. Bazı sınırlı üretim veya özel tasarım formalar ise 3.000 TL’ye kadar çıkıyor. Bu fiyatlar, asgari ücretin 22 bin 104 lira olduğu ülkede, asgari ücretli bir çalışanın maaşının neredeyse yüzde 15’ine denk geliyor.
AVRUPA'DA DAHA UCUZ
Bu durumu daha da çarpıcı kılan ise Avrupa’daki forma fiyatlarıyla Türkiye’deki fiyatların kıyaslanması. Premier League ekiplerinden Arsenal’in orijinal iç saha forması 85 Sterlin (yaklaşık 3.600 TL) civarında satılsa da, İngiltere’de asgari ücretin aylık karşılığı yaklaşık 2 bin 300 Sterlin. Yani İngiltere’de bir taraftar, maaşının yüzde 4’üyle forma alabilirken, Türkiye’de bu oran dört katına çıkıyor, taraftarlar bu duruma ve müşteri gibi görülmeye karşı tepkili. Sosyal medyada “Forma değil, yatırım aracı”, “Çocuğuma forma alamadım, korsana yöneldim” gibi mesajlar artarken birçok kişi ya korsan ürünlere yöneliyor ya da eski sezon formalarını ikinci el sitelerden temin etmeye çalışıyor. Kulüpler ise yüksek üretim ve lisans maliyetlerini, döviz kuru baskısını ve tedarik zincirindeki artan giderleri gerekçe göstererek fiyatları savunuyor.
TARAFTARLIK YETMİYOR
Ancak işin başka bir boyutu daha var. Kulüplerin forma satışından elde ettikleri gelir, toplam bütçeleri içinde çok düşük bir paya sahip. Örneğin Galatasaray 2023-24 sezonunda yaklaşık 2 milyon forma satarak 1 milyar TL’yi aşkın gelir elde etti, ancak bu rakam kulübün genel gelir kalemleri arasında yalnızca yüzde 3-4’lük bir paya denk geliyor. Yani formaların bu denli pahalı olması, kulüplerin mali yapısına anlamlı bir katkı sunmadığı gibi, taraftarla kurulan bağı da zedeliyor. Tüketici hakları savunucuları ise lisanslı ürünlerin bu kadar pahalı olmasının, korsan ürünleri artıracağını ve uzun vadede kulüplerin marka değerine zarar vereceğini vurguluyor. Aynı zamanda bu durumun futbolu “halk oyunu” olmaktan çıkararak, sınıfsal bir ayrıma tabi tuttuğunu ve “gerçek taraftar” tanımını ekonomik güce göre şekillendirdiğini dile getiriyor. Taraftarın takımına duyduğu aidiyet, artık sadece skor tabelasıyla değil, banka ekstresiyle de sınanıyor. Türkiye'de futbolsever olmak için sadece sevmek yetmiyor derin bir cebe de sahip olmak gerekiyor.