‘Kumpasın simgesi Silivri’
CHP Lideri Özel, cezaevinde bulunan İmamoğlu’nu ziyaret etti. İmamoğlu’na açılan Savcı Akın Gürlek davasının Silivri’ye taşınmasına tepki gösteren Özel, “Kumpas davası, kumpasın mekanında görülür” dedi.

Haber Merkezi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tutuklanan ve görevden alınan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na Silivri Cezaevi’nde (Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu) ziyaret gerçekleştirdi.
Yaklaşık 2 saat 30 dakika süren görüşmenin ardından basın açıklaması yapan Özel, "Ekrem başkanın Çağlayan’daki mahkemesi, geçmişte Ergenekon, Balyoz gibi kumpas davalarının simge salonuna alındı. Kumpas davası kumpasın mekanında görülür" dedi. Özel’in açıklamalarında öne çıkanlar şöyle:
“Bu büyük iftiraya, bu büyük hakarete karşı sadece ve sadece gerçekleri anlattıkları savunmalarının televizyondan yayınlanmasını istiyorlar. Çünkü gizli tanık dışında bir tane, bir tane paraya, pula, rüşvete ilişkin olarak belge yok. Adı belli olmayan Meşe, Çınar, Ladin denen gizli tanıkların iftiraları var. MASAK raporundaki şüpheli görülen her işlemin açıklamasına ikna olmuş, buna bir şey söyleyemeyen bir iddianame, iddia makamı var. Yargılamanın mutlaka ve mutlaka milletin önünde olmasını istiyorlar.
Ekrem Başkan’ın Çağlayan’daki mahkemesi geçmişte Ergenekon, Balyoz gibi kumpas davalarının simge salonuna alındı. Anlamlıdır, önemlidir. Fetöcülerin kurduğu kumpasları bugün Zekeriya Öz değil, Zekeriya Öz’ün bugünkü güncel hali kurmaktadır. O gün Zekeriya Öz’e sahiplenen, davanın savcısı benim diyen Erdoğan bugünkü savcıya sahip çıkmaktadır, onu o görevlendirmiştir. Kumpas davası kumpasın mekanında görülür.
KÜRT MESELESİNİ BU İKTİDAR ÇÖZMEZ
Bugün önemli, kamuoyunun büyük önem atfettiği bir görüşme yapılacak. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Kürt meselesindeki duruşu yıllardır çok nettir, çok bellidir, çok tutarlıdır. Biz bir kere "Kürt meselesi" diye bir meselenin var olduğuna inanıyoruz. Niye? Kürtler "Sorunum var." diyorsa vardır. Çözmek hepimize düşer. Bunu "Yoktur." deyip de görmezden gelmemeli. "Terörsüz Türkiye" diyorlar. Biz terörü de kınıyoruz, terörsüz Türkiye’yi de destekliyoruz. Terörsüz Türkiye demokratik açılımlarla mümkündür. Bunun için doğru zemin Meclis’tir. Terörsüz Türkiye’yi de, Kürt meselesini kökten çözmeyi de, bütün Kürtleri eşit vatandaş yapmayı, bu devleti onlara ait hissettirmeyi de başaracak anlayış buradadır. Bu anlayışın Cumhurbaşkanı adayı şimdi içeride yatıyor. Bu sorunu Kürtlerin güvendiği biz çözeriz. Bu sorunu Kürtleri ikinci sınıf vatandaş gören, belediye meclislerine bile layık görmeyen ve Kürtleri, Kürtleri "Kürt eşittir sorun, Kürt eşittir terör" diye gören anlayış çözemez. Ancak biz Meclis zemininde atılacak her türlü şeffaf, barışçıl çözüme yönelik adımı da desteklemeye hazırız ama Meclis’i yok sayıp da, Kürtleri yok sayıp da, sorunu yok sayıp da, ipe un serip de buyurganlıkla laf edenlerin bu sorunu çözmede samimi olmadıklarını bir kez daha, başarısızlığa da hiçbirimizin tahammülü olmadığını ifade etmek isterim. Hepinize teşekkür ediyorum arkadaşlar."