Kumpaslarınız vız gelir bize

Ebru ÇELİK
Gazetemiz BirGün yazarı Timur Soykan ve Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel’in gözaltına alınmasının ardından çok sayıda gazeteci, yurttaş ve gözaltına alınan gazetecilerin aileleri İstanbul Emniyeti önüne gelerek dayanışma gösterdi.
SUÇLAMALAR GERÇEKÇİ DEĞİL
Gazetecilerin gözaltı sürecini takip eden Avukat Hüseyin Ersöz, “Dosyada Murat Ağırel’in müştekiyle yaptığı telefon görüşmeleri oldukça nazik bir üslupla gerçekleşmiş. Taraflar birbirlerini ofislerine davet etmiş, kendilerini güvenilir gazeteci olarak tanımlamış. Bu durumda gözaltı kararı olağan bir hukuk uygulaması olamaz,” dedi. Ersöz ayrıca, dosyada yer alan Ekrem İmamoğlu ve Murat Ongun hakkındaki iddiaların soyut ve delilsiz olduğunu, gazetecilerle herhangi bir ilgisinin bulunmadığını belirtti.
TİMUR DİRENÇLİDİR, HER ZAMAN DOĞRUYU YAPTI
Timur Soykan’ın dayanıklı biri olduğunu belirten eşi Derya Soğuk Soykan, “Üzerine suç yapışmaz, herkes bunu biliyor. Sürekli davalarla uğraşıyordu. Böyle bir şeyin olacağını tahmin ediyorduk. Türkiye’de artık gazeteciler için bu tarz durumlar olağan hale geldi. Timur idealist biridir. Ülkenin yükü omuzlarında. Her zaman doğruyu yapmaya çalıştı” diye konuştu.
Gazeteci Barış Terkoğlu ise, Soykan ve Ağırel’in savcıyla dün saat 13.00 için randevulaştığını, buna rağmen sabah evlerinden alınmalarının gözdağı amaçlı olduğunu ifade etti.
Terkoğlu, “İfade vermekle gözaltı arasında fark var. Kendi iradeleriyle gitmiş olsalar yürüyerek çıkacaklardı. Ama bu gözaltı bir mesaj içeriyor. Erkan Korkut’un siyasallaşmış yargı atmosferini kullanarak yaptığı ithamlar, gazeteciler üzerinden dolaşıma sokuldu,” dedi.
YAZMAYA DEVAM EDECEKLER
BirGün'ün Web Yayın Koordinatörü Berkant Gültekin ise meslektaşlarının gözaltına alınmasına "Bu durum, Türkiye’de demokrasinin geldiği noktanın bir yansıması. Medya da bu baskı ortamından payını alıyor. Gazetecileri suçlu ilan etmek, karalamak, gazetecilik faaliyetlerini yargılayıp cezalandırmak istiyorlar" diyerek tepki gösterdi.
Gültekin şu ifadeleri kullandı: "Karakterlerinden, kişiliklerinden ve gazetecilikten başka bir amaç taşımadıklarından şüphemiz yok. Bu faaliyetlerine kefiliz.
Soruşturma dosyasına baktığımızda da gazetecilik dışında bir şey görmüyoruz. Yalnızca bir gazetecinin kaynağıyla yaptığı konuşmalar var. Bu insanlardan suçlu çıkaramazsınız. Çünkü onlar sadece gazetecilik yaptı. Toplumu bilgilendirmek ve aydınlatmak için çalıştılar.
Gazetecilik suç değildir. Biz hem meslektaşlarımızın hem de yazarımız Timur Soykan’ın ve Murat Ağırel’in yanındayız. Bu işin peşini bırakmayacağız. Ne kadar baskı kurulursa kurulsun, gazeteciler, BirGün gibi bağımsız medya organları yazmaya ve topluma gerçekleri ulaştırmaya devam edecek."