Gazetemizde çıkan Hüseyin Şimşek imzalı habere göre CHP’den HDP’ye bir öneri gitmiş. Hüseyin’in HDP kaynaklarına dayandırdığı habere göre bu öneri ittifak önerisi değil, tam tersine “Başta İstanbul ve İzmir olmak üzere bazı illerde mutlaka aday çıkarın” şeklinde olmuş. Bu önerinin hangi amaçla yapıldığını anlamak için önce batıda, özellikle de büyük illerdeki Kürt oylarına bakmak lazım […]

Kürt seçmen ve taktikler

Gazetemizde çıkan Hüseyin Şimşek imzalı habere göre CHP’den HDP’ye bir öneri gitmiş. Hüseyin’in HDP kaynaklarına dayandırdığı habere göre bu öneri ittifak önerisi değil, tam tersine “Başta İstanbul ve İzmir olmak üzere bazı illerde mutlaka aday çıkarın” şeklinde olmuş. Bu önerinin hangi amaçla yapıldığını anlamak için önce batıda, özellikle de büyük illerdeki Kürt oylarına bakmak lazım sanırım.

İSTANBUL’DA YÜZDE 10

Kürt oylarının en çok belirleyici olacağı illerin başında İstanbul geliyor. On milyonun üzerinde bir seçmene sahip olan İstanbul’da Kürt oylarının yaklaşık 2 milyona ulaştığı tahmin ediliyor. Bu rakamın yaklaşık yüzde 55’i HDP’ye gidiyor. O da bir milyonun hemen üzerinde bir rakama tekabül ediyor. Yüzde 40 civarının AKP’ye, geriye kalan yüzde 5’in de diğer partilere dağıldığı sanılıyor. HDP 2014 yerel seçimlerinde yüzde 5’civarında oy alırken 24 Haziran 2018’de bu rakam yüzde 10’un üzerine çıktı. CHP’nin, HDP’nin yüzde 10’una talip olmayıp ‘aday çıkarın’ önerisi ile gitmesinin arkasında Kürt seçmenin siyasal tercihlerinin şifreleri aranmalı.

BİRBİRLERİNİN ALTERNATİFİ

Yapılan kamuoyu araştırmaları İstanbul’da Kürt seçmenin sadece HDP ve AKP arasında bölündüğünü göstermekle kalmayıp, aynı zamanda seçmen için bu iki partinin birbirinin alternatifi olarak görüldüğünü gösteriyor. Kürt seçmenin ezici çoğunluğu için birinci partilerine göre ikinci parti ya AKP ya da HDP. Yani seçmenin önemli bölümü ilk alternatifini sandıkta göremeyince ikinci alternatifine yöneliyor. Yerel seçim-genel seçim ya da 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde olduğu gibi radikal oy geçişleri incelendiğinde bu durum daha net görülecektir.

BATI’DA ETKİLİ OLUR MU?

HDP yerel seçim öncesi bölge illerini kapsayan ittifak görüşmelerinde sonuca ulaştı. Hüda Par dışında irili ufaklı tüm Kürt siyasi oluşumlarla yerel ittifak kurmayı başardı. Bu ittifakın Kürtlerin yoğun yaşadığı batı illerinde de etki yapacağına dair araştırmalar var. AKP-MHP ittifakından rahatsız Kürt seçmenin HDP etrafında kurulan ittifaka yönelme emaraleri şimdiden belirmiş durumda. Özellikle muhafazakâr Kürt seçmeninin -İstanbul en yoğun olan bölge- bu ittifaktan etkilendiği gözüküyor.

Bu saha araştırmalarının ışığında CHP’nin “En iyisi HDP’nin kendi adayını çıkarması” yaklaşımını daha iyi anlamak mümkün. CHP, HDP’nin olmadığı bir seçimde İstanbul’daki 2 milyon Kürt seçmenin önemli bölümünün kendisine değil, AKP’ye kayacağını düşünüyor.

AKP’DEN KÜRT HAMLESİ

İstanbul’da AKP açısından Karadeniz hegemonyasından bahsetmek mümkün. MHP ile kurulan ittifak da eklenince Kürt seçmenin AKP’den uzaklaşma eğilimi de güçlendi. Binali Yıldırım ve ekibinin bu sıralar bu sıkıntıyı aşma doğrultusunda hamle arayışında olduğu biliniyor. İlk hedef olarak da daha önce merkez sağda bulunmuş Kürt siyasetçileri ve de Kürtlerin sempatisi olduğunu düşündükleri isimleri aralarına alma uğraşındalar. Bununla ilgili tek tek ve toplu görüşmelerin başladığı bilgisi de mevcut. Yüzde 5’lik bir seçmenin tercihinin değişmesi ile başkanlığın zora gireceğini bilen AKP kurmayları belli ki 31 Mart tarihine kadar en çok Kürt oyları üzerinde yoğunlaşacaklar.

HDP’NİN TERCİHİ

Benzer bir durum İzmir için de geçerli. İzmir’in merkez ilçelerindeki AKP oyunun önemli bölümünün Kürt seçmenden geldiği malum. Ocak ayı itibariyle bu ilde de AKP için sıkıntı mevcut. Bu oyların İzmir’de daha çok seküler, ulusalcı kimliği öne çıkmış CHP’ye gitmesi de çok zor.

HDP’nin bu illere dair kararını on gün içinde vermesi bekleniyor. Bu tercih aynı zamanda partinin bundan sonra izleyeceği yol haritasına dair de ipuçları verecektir.

***

Mersin’de parantez kapanmadı

Yerel seçimlerde aday tercihi konusunda CHP’yi en çok uğraştıran il hiç kuşkusuz Mersin oldu. Milletvekilliği ve bakanlık yapmış çok sayıda güçlü isimin aday olması, şimdiki başkan Kocamaz’ın İYİ Parti’den aday olması süreci uzattı. Mersin, ittifak görüşmelerinin parçası haline geldi. Vahap Seçer ve Serdar Kuyucuoğlu arasında uzun süren adaylık mücadelesi MYK ile Kemal Kılıçdaroğlu’nun bile ayrı düşmesine yol açtığı söyledi. Kılıçdaroğlu Serdar Kuyucuoğlu’nda ısrar ederken MYK üyelerinin tavrı Seçer’den yana olmuş ve bu konuda Genel Başkan geri adım atmıştı.

Mersin’de konuştuğumuz meslektaşlarımız CHP için sıkıntılı geçen sürecin artçılarının kentte devam ettiğini söylüyorlar. Aday adaylarının tamamının Vahap Seçer için aktif çalışmaması durumunda Mersin’de CHP’nin seçim kazanma şansının çok zor olduğunu ifade ediyorlar.

Mersin’de Vahap Seçer isminin belli olmasından sonra son anda adaylıktan olan Serdar Kuyucuoğlu dahil tüm adaylar destek açıklamasında bulundu. Kentte konuştuğumuz CHP’lilerin önemli bir bölümü Mersin için bu kadarının yeterli olmayacağını düşünüyor. İlde konuşulan formüllerden biri de bu isimlerin ilçe belediye başkanlığı için görev almaları. CHP örgütünden bazı isimler Kuyucuoğlu’nu böyle bir formül içinde görmek istediklerini genel merkeze bildirmişler bile.