Kürtaj, Suriye, 4+4+4, Uludere... Türkiye nereye?

GÜLSEN CANDEMİR İZMİR

ÖDP Eş Genel Başkanı ve gazetemiz köşe yazarı Bilge Seçkin Çetinkaya ile Prof. Hayri Kozanoğlu İzmir TAKSAV Temsilciliği’nin düzenlediği “Kürtaj, Suriye, 4+4+4, Uludere…Türkiye Nereye” konulu söyleşide, dünya ve ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nde düzenlenen panelde ilk sözü alan Özgürlük ve Dayanışma Partisi’nin Eş Genel Başkanı Bilge Seçkin Çetinkaya, küresel kapitalizmin en temel insan haklarına saldırarak çok vahşi politikalar üretmeye başladığını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da ülkede bu politikaların bu zamana kadarki en iyi uygulayıcısı olduğunu ifade etti. Bu vahşi politikaları uygulayan Berlusconi ve Sarkozy’nin koltuklarını yitirdiklerini söyleyen Çetinkaya, diğer Avrupalı liderlerin de yavaş yavaş bu noktaya gideceğini ifade etti.

AKP KÜRTLERE ‘YA BENİM YANIMDA ...
Ülkeyi neoliberal politikalar çerçevesinde yöneten AKP’nin, kentsel dönüşüm kılıfı altında yoksulları evlerinden ettiğini, maden şirketleri ve HES’ler aracılığı ile doğaya onarılması güç zararlar verdiğini dile getiren ÖDP Eş Genel Başkanı Çetinkaya, AKP’nin son olarak kadınların bedeni üzerinden muhafazakar bir toplumu yaratma çabası içinde olduğunu ifade etti. AKP’nin Kürt sorununda da Kürtlere ‘Ya benim yanımda yer alır bana oy verirsiniz ya da partinizde siyaset yapmanızı engeller olurum’ dediğini söyleyen Çetinkaya, böylece Kürtlere yer aldıkları noktanın sonuçlarına katlanmalarının istendiğini dile getirdi.

İşçi sağlığı ve güvenliği yasasına da değinen Eş Genel Başkan, kapitalist ülkelerin bu konuya kaynak ayırmadığını ve araştırma yapılmasını önemsemediğini ifade ederek, Türkiye’nin bu konuda zaten bir yasasının olduğunu ancak uygulanmadığını söyleyerek, asıl tartışılması gereken noktanın yasanın uygulanma noktası olması gerektiğini dile getirdi.

SYRIZA MUHALEFETTE DAHA İYİ ÇALIŞABİLİR
Kendisine yöneltilen soruları da yanıtlayan Çetinkaya, özellikle Yunanistan’daki seçim sonuçlarına dair sorulara şu cevapları verdi: ‘Syrıza’nın iktidar olmasından çok korktum açıkçası. Talan edilmiş, batırılmış bir ülkeyi kucağında bulmak çok zor bir iş olacaktı. Syrıza belki muhalefette kalarak daha iyi işler yapacaktır. Syrıza bizlere şunu gösterdi ki, farklılıklarımız olsa da, ortak noktalarda birlikte yürüyebilecek insanlar bir araya gelerek, kitleleri peşinde sürükleyebilir. Türkiye’de haklara bu kadar saldırı varken, neden Syrıza’nın yolundan gitmeyelim ki?’

KESİNTİLİ EĞİTİM AKP’NİN İSTEDİĞİ...
Çetinkaya’dan sonra söz alan Prof. Hayri Kozanoğlu da, dünyadaki küresel kapitalizmin krizine, Türkiye’nin cari açık sorununa, Suriye ve bölgedeki gelişmelere değindi. Türkiye’deki cemaat AKP ilişkilerine dair değerlendirmeler yapan Kozanoğlu, AKP’ye karşı sadece kapitalist uygulamalar noktasında değil, toplumu muhafazakarlaştırma çalışmalarını da birlikte değerlendirerek eleştiri yapılmasının daha doğru olacağını ifade etti. Eğitimdeki 4+4+4 modelinin buna çok uygun olduğunu ifade eden Prof. Kozanoğlu, hem muhafazakar hem de genç yaşta ekonomik hayatın içine girecek yeni nesillerin, tam da AKP’nin istediği toplumu yansıttığını vurguladı.

Konuşmasında Suriye konusuna geniş yer veren Kozanoğlu, Türkiye’nin Irak ve Lübnan işgaline verdiği tepkiyi Suriye’de de vermesi halinde, Türkiye’nin Suriye’ye müdahale edemeyeceğini söyleyerek, bu konuda toplumsal muhalefetin belirleyici rol oynayacağını ifade etti. Kozanoğlu, konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.

Panelin ardından ÖDP Eş Genel Başkanı Bilge Seçkin Çetinkaya, İzmir’deki bazı yerel televizyon ve gazeteleri ziyaret ederek, partisinin gündeme ilişkin görüşlerini, İzmir’deki siyasi yapıya dair parti politikasını aktardı, Eş Genel Başkanlık yönetim modelini neden tercih ettiklerini anlattı.