Türkiye’de 8 Nisan Dünya Romanlar Günü’nü ilk kez kutlayacak olan Romanlar, hala her türlü ayrımcılığa maruz kalmaya

Türkiye’de 8 Nisan Dünya Romanlar Günü’nü ilk kez kutlayacak olan Romanlar, hala her türlü ayrımcılığa maruz kalmaya devam ediyor. Şehrin dışına itiliyorlar, ırkçı davranışlarla karşılaşıyorlar, şiddete uğruyorlar... Başbakan Erdoğan’ın, geçen yıl ‘Demokratik Açılım’ı anlatırken Romanlardan söz etti. Hükümet Roman Açılımı başlattı. Bu kapsamda Roman temsilcileriyle görüştü. Abdi İpekçi Spor Salonu'nda da Türkiye'nin dört bir yanından gelen Romanlarla buluştu, konuşmalar yapıldı. Fakat aynı zamanda Manisa Selendi'deki Romanlar "tehcir"e maruz kaldı. Tüm bu yaşananlara rağmen Romanların yaralarına merhem olacak somut adımlar ise henüz atılmadı. Bu nedenle de Romanlar, her yıl olduğu gibi bu sene de kendi gününü buruk bir sevinçle kutluyor. Roman temsilcilerinin, 8 Nisan'a ilişkin sözleri kırgın, kızgın ancak yine de umutlu olduklarını gösteriyor.
‘KUTLAMA DEĞİL ANMA OLMALI’
Edirne Roman Derneği Başkanı Erdinç Çekiç: Biz de dernek olarak Edirne Babaeski'de Dünya Romanlar Günü'nü anacağız. Fatih Belediyesi'nin Dünya Romanlar Günü için gösterdiği katkıları saygıyla karşılıyorum. Fakat Sulukuleli arkadaşlarımıza 'biz size yanlış yaptık sizi buradan gönderdik 8 Nisan'ın hatırına evinize geri dönebilirsiniz' teklifinde bulunsaydı daha anlamlı olurdu.  Türkiye'de belki bu yıl ilk defa Dünya Romanlar Günü bilinci içerisinde Roman toplulukları çeşitli aktivitelerde bulunacak. Ama konunun önemine uygun olan bir aktivite yapılmasını istiyoruz. Çünkü Dünya Romanlar Günü Romanlara yönelik yapılan soykırım sonucu ortaya çıktı. Açılım  sürecinin daha da ciddi bir şekilde yürütülebilmesi için Romanların gerçekten sorularının tespit edilmesi ve bu sorunlara müdahale edilmesi gerekiyor.
‘HUZURLU KUTLAYAMIYORUZ’
Akhisar Roman Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Şube Başkanı Erdoğan Şener: Romanlar Günü'nü biz dernek olarak kutlamayacağız. Ama kutlayanlara da saygı duyuyoruz. Bu tür organizasyonları genelde müzisyen arkadaşlarımız üstleniyor. Bizim onlarla her ne kadar kaderimiz ve ırkımız bir olsa da bazı konularda ayrışıyoruz. Onlar her türlü sıkıntı içerisinde gülüp oynamasını,  oynatmasını bilen bir grup. Biz onlar gibi değiliz maalesef. Yüzyıllardan beri bizim sorunlarımız hep ötelenmiş,  görülmezlikten gelinmiş. Hükümetin bu konuda atılımları var. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir devlet ve başbakan seviyesinde Roman sorunu ciddi bir şekilde ele alındı. Tabii ki bizim sorunlarımız çok devletten beklentilerimiz de çok. Ama maalesef bu saate kadar somut bir gelişme yok. Olsaydı 8 Nisan kutlaması daha anlamlı olurdu. Sorunlarımız en azından bir kısmı çözüme kavuşsaydı biz günümüzü daha huzurlu kutlardık.  Benim halkım hala çadırlarda kalıyor. Çoluk çocuğun ayakkabısı yok. Doğru dürüst beslenmeleri yok. Bu durumdayken bizim coşkulu bir şekilde Romanlar Günü'nü kutlamamız doğru değil.
‘GELENEKSEL OLMASINI İSTİYORUZ’
Sulukule Roman Kültürünü Geliştirme ve Dayanışma Derneği Başkanı Şükrü Pündük: Dünya Romanlar Günü'nü kendi aramızda kutluyorduk zaten. Ancak bu kutlamalar yaygın ve geleneksel değildi. Dernek olarak Türkiye'de de bugünün geleneksel bir kutlama olması için uzun zamandır çalışmalar yapıyorduk.  Vaktimiz de çok az olduğu için Fatih Belediyesi'ne ışık, müzik tesisatı, platform sağlaması için ricada bulunduk. Bunun üzerine tüm Roman gruplarına  Romanlar Günü’nde hep birlikte olalım şeklinde haber saldık. Ancak burada altını çizmek istediğim bir nokta var,  kutlama ile 'kentsel dönüşüm'ü birbirinden ayrı tutmak gerekiyor. Fatih Belediyesi'nin Sulukule'de uyguladığı 'kentsel dönüşüm'e karşı olduğumuzu her zaman dile getirdik. Başka mahallelerde de bu tür yıkımların olmaması için çalışmalarımız devam ediyor. Belediyeden Sulukule'de en azından istihdam için bir eğlence merkezi yapılmasını istedik. Açılımın buzların erimesi konusunda katkısı olduğunu düşünüyorum. Zaten Dünya Romanlar Günü bu olumlu havanın alt yapısını oluşturacaktır. Dernek olarak da bu önemli günün Türkiye'de de kutlanmasına katkıda bulunmak ve 8 Nisan’ı geleneksel hale getirmek istiyoruz.
Af Örgütü AB'den Roman Açılımı istedi
Uluslararası Af Örgütü Avrupa'nın farklı ülkelerinde yaşayan Romanların ayrımcılığa uğradığını, toplumdan dışlandığını ve yoksulluğa mahkum edildiğini belirterek, AB'den açılım istedi.
İnsan hakları örgütünün genel sekreteri Claudio Cordone, "AB liderleri Romanların maruz kaldığı insan hakları ihlallerini ortadan kaldıracak somut bir eylem planını yürürlüğe koymalı. Irkçı saldırılara karşı seslerini yükseltmeli ve Romanların konut edinme, eğitim, sağlık ve istihdamda karşılaştıkları ayrımcılığı bitirecek somut önlemler geliştirmeli" dedi. Cordone, "Roman halkları Avrupa vatandaşlarıdır ve Avrupalı liderler onların diğer vatandaşlarla aynı hak ve sorumluluklara sahip olmasını güvence altına almalıdır. 21'inci yüzyılda Avrupa'da ikinci sınıf vatandaş olamaz" diye konuştu. Uluslararası Af Örgütü'nün "Avrupa'da Romanların zorla tahliye edilmelerini durdur" başlıklı raporunda Bulgaristan, Yunanistan, Romanya, Sırbistan ve İtalya, Romanları yaşadıkları bölgelerden zorla sürmekle suçlanıyor.
Fatih belediyesi’nin ‘samimiyeti’
Fatih Belediyesi’nin talimatıyla evleri yıkılan ve aylarca çadırlarda kalmak zorunda kalan Romanlar, geçen yıl Dünya Romanlar Günü’ne dozer sesleriyle girmişti. Kutlama, Sulukule'de yıkıntılar arasında yapılmıştı. Bu yıl ise Şükrü Pündük’ün çabalarıyla Romanlar Günü, Fatih Belediyesi’nin desteğiyle Türkiye’de ilk kez geniş bir organizasyonla ile kutlanıyor. Üstelik yine aynı belediyeye bağlı ve yine ‘kentsel dönüşüm’ ile yıkılma tehlikesi altında olan İstanbul’un başka bir semtinde; Fener-Balat-Ayvansaray sahilinde. Kutlamada, Roman modacı Kobra Murat’ın defile gösterisinin yanı sıra Kibariye, Hüsnü Şenlendirici, Ümmiye, Cips Carnaval, Klarnet 3’lüsü, Ahırkapı, Sulukule ve Çanakkale Roman Orkestraları, Yaşar Akpençe Perküsyon Grubu sahne alacak.
ELÇİN YILDIRAL