Lübnan’da bakanlık binaları basılıyor, öfke büyüyor: Halk hesap soruyor

DIŞ HABERLER MERKEZİ

Beyrut Limanı’nda meydana gelen ve 158 kişinin hayatını kaybettiği, 6 binden fazla kişinin yaralandığı felaketle ilgili halk, altı yıldır 2 bin 750 tonluk amonyum nitratı depoda bekleten ve patlamanın önüne geçecek önlemleri almayan hükümete öfkesini yöneltti, eylemler büyüyor.

Beyrut’taki pek çok eve su ya da elektrik sağlanamıyor ve gıda konusunda sıkıntı yaşanıyor. Ülkede Covid-19 vakalarında da artış yaşanıyor ve patlamadan önce de Covid-19 vakaları nedeniyle yoğun baskı altında olan hastaneler yaralılara yetişmekte zorlanıyor. Lübnan Sağlık Bakanlığı yetkilileri de patlamadan bu yana hala 60’tan fazla kişinin kayıp olduğunu söylüyor. Lübnan halkı, yaşananlarda hükümetin ‘ihmali olduğunu’ söylüyor ve siyasileri ‘yolsuzluk yapmakla’ suçluyor.

İSTİFALAR ARTIYOR

Ekonomik krizin getirdiği zorlukların üstüne patlamanın ağır bilançosuyla karşı karşıya kalan yurttaşlar, başkent Beyrut başta olmak üzere birçok kentte hükümet hesap verene kadar sokaklardan ayrılmayacağını söylüyor. Patlamanın akabinde başlayan gösterilere halk, “Hesap Günü” adı verirken hükümet yetkilileri arasında da istifalar süregeliyor. Lübnan Enformasyon Bakanı Menal Abdussamed de “Beklentilerini karşılayamadığımız Lübnanlılardan özür diliyorum” diyerek istifa kararını açıkladı. Böylece patlamanın ardından hükümete tepki olarak istifa eden milletvekili sayısı 5’e yükseldi.

BAKANLIKLARA BASKIN

Eşrefiye bölgesinde bulunan Dışişleri Bakanlığı binasına ise bir grup emekli subay baskın yaptı. “Beyrut devrim şehridir” sloganları atılan eylemde, Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve damadı eski Dışişleri Bakanı Cibran Basil’in bakanlıktaki fotoğrafları indirilerek ateşe verildi. Aynı zamanda Ekonomi, Çevre ve Enerji Bakanlığı binaları da basılırken halk, Bankalar Birliği binasına da girerek burada protestolara devam etti. Eylemlere güvenlik güçlerinin müdahaleleri sonucu yaralı sayısı 728’e yükseldi, bir polis de hayatını kaybetti. Ülkede, geçen yıl ekim ayından bu yana ekonomik kriz nedeniyle pek çok gösteri düzenlenmişti ancak bakanlık binaları ilk kez basılmış oldu.

SORUŞTURMA KRİZİ

Öte yandan, ülkede “uluslararası soruşturma” tartışmalarıyla başlayan kriz büyüyor. Aralarında Saad Hariri’nin de bulunduğu eski başbakanların başlattığı bu girişime, Hasan Diyab başbakanlığındaki hükümet ve Lübnan Hizbullah destek vermediklerini, bu kapsamda bir soruşturmaya izin vermeyeceklerini açıkladı. Eski Lübnan Başbakanı Temmam Selam ise görev yaptığı dönemde tehlikeli kimyasal madde taşıyan bir geminin Beyrut Limanı’na ulaştığı konusunda bilgisi olduğu iddialarını yalanladı. Lübnan’da Şubat 2014-Aralık 2016 döneminde başbakanlık yapan Selam, uluslararası soruşturma çağrısına katılanlar arasında.

ERKEN SEÇİM

Lübnan Başbakanı Hasan Diyab ise erken genel seçim kanununu bugün Bakanlar Kurulu’na sunacağını açıkladı. Tüm siyasi partilere anlaşma çağrısı yapan Diyab, “Çok vaktimiz yok. Anlaşmaya varana kadar iki ay bu sorumluluğu üstlenmeye hazırım” dedi. Beyrut Limanı’ndaki patlamanın yıllarca devam eden yolsuzluk ve kötü yönetimin bir sonucu olduğunu söyleyen Diyab, “Liman’dan sorumlu herkes hesap verecek. Bu felaket hesapsız kalmayacak” dedi.

***

Uluslararası toplantı

Fransa’nın çağrısıyla ABD ve Avrupa Birliği’nin (AB) destek verdiği yardım seferberliği kapsamında siyasi liderler arasında dün toplantı yapıldı. Videokonferans yöntemiyle yapılan toplantıda, yaklaşık 15 milyar dolar zarara uğrayan Lübnan için yardım toplanması gündeme alındı. Türkiye de Beyrut Limanı’nın inşaasına hazır olduğunu açıkladı.

***

Çavuşoğlu Beyrut’ta

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Beyrut’a giden isimler yer aldı. Cumhurbaşkanı Fuat Oktay’la Beyrut’ta Türklerin yaşadığı mahalleleri gezen Çavuşoğlu, “Burada ‘Ben Türk’üm, Türkmen’im’ deyip de vatandaşlığı olmayan, vatandaşlık almak isteyen kardeşlerimize Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı vereceğiz, bu Cumhurbaşkanımızın bizlere talimatıdır” diye konuştu.

***
Irak harekete geçti

Irak, Lübnan’da meydana gelen patlamanın ardından liman ve sınır kapılarında bulunan ve kimyasal madde içeren konteynerlerin kaldırılması için harekete geçti. Irak Gümrük Müdürlüğü, bütün konteynerlerin iki gün içerisinde kaldırılmasını, bu sürede kaldırılmaması halinde konteynerlere devlet hazinesi tarafından el konulacağInı duyurdu.