BirGün’e Fuat Avni haberlerini girdiği için açılan davanın ilk duruşması başladı. Duruşma 5 Mart 2020 günü, saat 11.00'e ertelendi.

Mahkemeden BirGün yöneticileri için hukuksuz karar: Oteller, kişiler ve kanallar araştırılacak

Dönemin BirGün yöneticileri İbrahim Aydın, Barış İnce, Can Uğur ve Bülent Yılmaz’ın yargılandığı davanın ilk duruşması bugün saat 12.00’de Çağlayan Adliyesi 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.

BirGün yöneticilerinin hazır bulunduğunu duruşmada, mahkeme başkanı iddianameyi özetledikten sonra ilk olarak Barış İnce’ye söz verdi.

İnce savunmasında, iddianame hazırlandığı tarihte gazetenin yazı işleri müdürü olduğunu, 2014-2015 yıllarında Fuat Avni gibi hesapların durumunun berraklaşmadığını söyledi.

"SOL-SOSYALİST ÇİZGİDE BİR YAYINIZ VE BAHSİ GEÇEN YAPIYLA MÜCADELEMİZ ORTADADIR"

“Ana akımda da bu tweet’lerin haber yapıldı, biz de toplumun ilgisini çektiği için haber yapmaya başladık" diyen İnce, "Bu kişinin dediklerinin çıkmasıyla kim olduğu tartışması başladı. Cemaat-AKP arasındaki kavgada bilgi sızdırma kaynağı olabileceğini düşündük. BirGün de diğer gazeteler kadar internet sitesinden bu haberleri yaptı. Gazetemizin çizgisi ortadadır, sol-sosyalist çizgide bir yayınız ve bahsi geçen yapıyla da mücadelemiz ortadadır" diye konuştu. İnce, şöyle devam etti: “BirGün gibi diğer gazeteler de, örneğin Sabah gazetesi, Fuat Avni gibi kullanıcılar için ‘Twitter fenomeni’ adlandırmasını kullanıyor zaten.”

İnce'den sonra savunmasına başlayan Bülent Yılmaz, "Hakkımda yapılan araştırmalar bahsi geçen örgütle uzaktan yakından bir ilgimin olmadığını gösteriyor" dedi. Yılmaz, "BirGün’ün 15 yıllık yayın çizisi de izlenerek görülebilir, yayın hayatı bu tür cemaatlerle mücadeleyle geçmiş bir gazetenin bu tür suçlarla itham edilmesini doğru bulmuyorum" ifadelerini kullandı.

"BİRGÜN KURULDUĞUNDAN BERİ TARİKAT VE CEMAATLERLE MÜCADELE EDİYOR"

Can Uğur savunmasında, gazete kurulduğundan beri tarikat ve cemaat benzeri yapılarla mücadele içerisinde olduğunu vurguladı. Uğur, Fuat Avni haberlerine ilişkin, "Habercilik refleksiyle yaptığımız haberler, toplumu bilgilendirme amacıyla yaptık" dedi.

Uğur'dan sonra İbrahim Aydın söz aldı. "BirGün gazetesi hiçbir tarikata, cemaate bağlı olmayan bir gazetedir" diyen Aydın, "Emekten, ezilenlerden yana olan, sömürüye karşı, çevreci, şiddet ve savaş karşıtı olan bir gazetedir. Türkiye’de özellikle medyanın belirli tekellerin eline geçtikten sonra sermaye gruplarının devletten ihale alma aracı haline getirildikten sonra bağımsız gazete ihtiyacı ortaya çıkmıştı, bu gazeteyi kurduk" ifadelerini kullandı.

"GÜLEN ÖRGÜTLENMESİ CIA'İN ÖRGÜTLEDİĞİ CEMAATTİR"

Aydın, şöyle devam etti: "Ben Devrimci Yol davasında yargılandım, tarikatlar, cemaatler, gladyo gibi yapılarla mücadele ettik. Tarihsel olarak bu tür yapılarla hep mücadelemiz oldu. Özellikle Gülen örgütlenmesi CIA’in örgütlediği cemaattir, direkt gladyo örgütlenmesidir, komünizmle mücadele, yani bizimle mücadele için kuruldular."

"BAĞIMSIZ HABERCİLİK YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

"FETÖ gibi örgütlere destek olmakla suçlanmak utanç kaynağıdır" diyen Aydın, "Temsil ettiğim gazete açısından da utanç kaynağıdır. Zaten başından beri de bize açtıkları davalarla çökertmeye çalıştılar" diye konuştu. Aydın, şunları söyledi: "Şimdi bu örgüte yardım ettik diye yargılanmak bizim için züldür. Bu davayı siyasal saldırı olarak, kalan üç beş bağımsız medyaya saldırı olarak görüyorum. İtibarsızlaştırma çalışmasıdır. Biz gücümüz yettiği kadar bağımsız habercilik yapmaya devam edeceğiz."

Avukat Tolgay Güvercin söz alarak BirGün'ün Gülen Cemaati ile ilgili yaptığı eleştirel haberleri ve manşetleri gösterdi.

KALDIKLARI OTELLER VE O OTELLERDE KALANLAR ARAŞTIRILACAK!

Mahkeme ara kararında, gazetecilerin kaldığı oteller ve aynı tarihlerde o otellerde kalmış olan kişilerin "FETÖ ile iltisakının bulunup bulunmadığı" araştırılmasına ve gazetecilerin üye oldukları dernek, sendika, meslek odalarının araştırılmasına, üyelikten ayrılmışlarsa sebebinin bulunmasına karar verdi.

Mahkeme, bugüne dek aynı örgüte yönelik düzenlenen operasyonlarda alınan tanık beyanlarında veya itirafçıların sorgularında, dört gazetecinin adının geçip geçmediğini de araştırılmasına karar verdi. Kararda şöyle denildi: "Sanıkların havuz sorgusunun yapılarak FETÖ silahlı terör örgütü üyesi olduğu iddiası ile bugüne kadar adı geçen terör örgütüne karşı yürütülen operasyonlar sırasında alınan tanık beyanlarında veya etkin pişmanlıktan yararlanarak örgütün yapısı hakkında beyanda bulunan şüpheli ve sanık savunmalarında sanıkların adının geçip geçmediğini araştırılması ve buna ilişkin belge ve kayıtların ivedi olarak gönderilmesi için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'na yazı yazılmasına oybirliğiyle karar verildi."

İZLEDİKLERİ TELEVİZYON KANALLARI DA İNCELENECEK!

Gazetecilerin izlediği televizyon kanalları da incelenecek. Mahkeme ara kararında, "Turkcell, Superonline, D-Smart şirketlerine ayrı ayrı yazı yazılarak sanıkların dijital platform aboneliklerinin olup olmadığı, abonelikleri varsa iptal edilip edilmediği, iptal edildiyse iptal edilme nedeni ve abonelik tarihlerinin ne olduğu ve Samanyolu TV, Bugün TV, Kanaltürk TV’nin yayından kaldırılış tarihinin ne olduğu hususlarının sorulmasına…" ifadeleri kullanıldı.

DAVA 5 MART'A ERTELENDİ

Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme, eksiklerin giderilmesine ve esas hakkındaki mütalaa ve savunmalar için süre verilmesine karar verildiğini açıkladı.

Mahkeme, bir sonraki duruşmayı 5 Mart 2020 günü, saat 11.00'e erteledi.

NE OLMUŞTU?

“FETÖ’ye üye olmamakla birlikte yardım etmek” suçlamasıyla açılan davada delil olarak yalnızca 2014-2015 yıllarında birgun.net sitesine girilen “Fuat Avni” adlı Twitter hesabından atılan tweetlerin haberleştirilmesi gösteriliyor.

Fuat Avni haberlerinin sayısının çıkarıldığı iddianamede BirGün’ün bu şekilde örgütün algı operasyonuna katkı sunduğu iddia ediliyor. Açılan davada BirGün yöneticilerinin 10 yıldan 15 yıla kadar hapsi isteniyor.

İddianamede BirGün yöneticileri İbrahim Aydın, Barış İnce, Can Uğur ve Bülent Yılmaz’ın açık kaynak taraması ve havuz sorgulaması sonucunda herhangi bir FETÖ üyesi ile bağları olmadığı, ByLock kullanmadıkları, FETÖ bankalarıyla para alışverişlerinin olmadığı, bağlarının bulunmadığı da tespit ediliyor.