Meme kanserinde erken teşhisin ve tarama programlarının önemine dikkat çeken Prof. Dr. Şebnem Örgüç, ‘mamografinin meme kanserine yol açtığı’ iddialarını kanıtlayan bir vaka olmadığını söyledi

Mamografi, meme kanserine yol açmaz

Haber Merkezi

Türk Radyoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şebnem Örgüç, meme kanserinin dünyada her sekiz kadından birinde görüldüğü ve her yıl 500 binden fazla kadının ölümüne sebep olduğunu belirtti. Dünya Sağlık Örgütü, sağlık sistemleri zayıf, uygun teknik ve deneyimle mamografi yapılamayan, tüm kadınların tarama programına alınamadığı ülkelerde klinik meme muayenesini önerdiğini ancak bu yöntemin yetersiz olduğunu belirten Örgüç, “Bunun kaçınılmaz sonucu, geç evrede yakalanan kanserler ve artan ölüm oranlarıdır” diye konuştu.

Mamografi karşıtlarının en büyük söylemlerinden birinin X-ışını kullanılan bir yöntem olması ve radyasyona yayması olduğunu belirten Örgüç “Tıp literatüründe mamografi nedeniyle meme kanseri olduğu kanıtlanan bir vaka yoktur. Ömrü boyunca tarama programına katılan bir kadın mamografi kaynaklı radyasyondan kanser oluşma oranı istatistiksel olarak yüz binde 1 olarak hesaplanmaktadır. Bu doğal kaynaklardan alınan radyasyon kökenli kanserler ve benzer faydalı etkileri yanında önemsenmeyecek bir orandır” ifadelerini kullandı.

Mamografinin önemine dikkat çeken Örgüç sözlerini şöyle sürdürdü: “Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) projesi kapsamında ülke geneline yayılmış, düşük doz radyasyon ile çalışan mamografi cihazları ile 40-69 yaş grubu kadınlara iki yılda bir ücretsiz tarama hizmeti verilmektedir. KETEM sayısı 2018 yılı itibariyle 81 ilde en az bir tane olmak üzere toplam 202’ye ulaşmıştır. Bu sayede 20 binden fazla kadına erken evrede meme kanseri tanısı koyulmuştur.”

Mamografi nedir?

Meme kanserinin teşhisindeki en etkin görüntüleme yöntemlerinden biri olan mamografi memenin filmini çeken bir cihaz. Meme kanseri tanısında büyük önem taşımasının sebebi, muayene ile saptanamayacak kadar küçük anormallikleri tespit etmesi.