4. dönem toplu sözleşme sürecinde zaman daralırken, kamu emekçileri insanca ücret talebini koruyor. Hükümet ise enflasyondan öteye gitmeme söyleminde ısrar ediyor

Masada hükümet yok, ‘enflasyon canavarı’ var

Hükümetle kamu emekçileri arasında süren 4. dönem toplu sözleşmelerinde uzlaşma süresi bu gece doluyor. Hükümetin 2018 ve 2019 yılları için yüzde 3+3 zam ve enflasyon farkı teklifi emek örgütleri tarafından ‘alaycı’ bulunuyor. Hükümet ise emekçilere büyümeden pay vermek ve kamu emekçilerine insanca ücret sunmak yerine sadece ‘çalışanları enflasyona ezdirmeyeceğiz’ söylemine sığınmış durumda. Dolayısıyla toplu sözleşme görüşmelerinde emekçilerin karşısında hükümet değil, ‘enflasyon canavarı’ oturmuş durumda.

Hükümete yakınlığıyla bilinen Memur-Sen, hükümetin teklifini kabul edilemez bulduğunu açıklamıştı. Buna karşın Memur-Sen’in önceki yıllarda hükümetin tekliflerini önce reddedip sonra teklife boyun eğmesi nedeniyle kamuoyu tarafından inandırıcılığı sorgulanır durumda.

Sosyal maliyet daha önemli
Memur-Sen’den yapılan son açıklamada ise kamu emekçilerinin maaşlarını enflasyonun değil, ‘milletin adamı’nın yükseltmesi gibi ilginç bir açıklama yapıldı. Memur-Sen Konfederasyonu 26. İl Temsilcileri toplantısında konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Dördüncü dönem toplu sözleşme görüşmelerinde, masanın her iki tarafının el sıkışması ya da uzlaşamayıp birbirinden uzaklaşması noktasında son 36 saatteyiz (bu gece doluyor). Çatışmanın uzlaşmadan daha maliyetli olduğuna hep şahitlik ettik. Sosyal maliyet dikkate alındığında finansal maliyet ikinci planda kalır. Çünkü, sosyal maliyet, finansal maliyetten daima büyüktür. Finansal maliyet, sosyal maliyeti karşılamak ya da engellemek için katlanılması gereken bir unsurdur. 4. dönem toplu sözleşmelerinde bugün bulunduğumuz nokta bütün bu hususlar dikkate alınarak karar verilmesi gereken noktadır” dedi.

Zamlar sürekli güncelleniyor
Türkiye’nin büyüme rakamlarının da memura teklif edilen zam oranlarının da ortada olduğunu ifade eden Yalçın, bunu kimsenin Türkiye’ye yakıştıramayacağını belirtti. En son yüzde 3 zam verilen dönemde ‘enflasyon canavarının’ zamma yüzde 2,92 ilave ettiğini hatırlatan Yalçın, “Biz istiyoruz ki, biz 20 milyon insanı üzmekle üretilecek sosyal maliyet, sevindirmek için kullanılması gereken finansal maliyetten de her zaman daha büyüktür. Bizim maaşlarımıza zammı enflasyon değil, toplu sözleşme masası yapsın. Biz istiyoruz ki; maaş ve ücretlerimizdeki artış oranlarını enflasyon değil hükümetle bizim imzamız birlikte belirlesin. Biz istiyoruz ki, emeğin maaş rakamlarını enflasyon canavarı değil milletin adamı yükseltsin” diye konuştu.

Binali Yıldırım: Gönül ister ki...
Toplu sözleşme sürecine ilişkin bir açıklama da Başbakan Binali Yıldırım’dan geldi. Yıldırım, emekçilere enflasyon farkından öte bir teklif sunamayacağını şu sözlerle ifade etti: “Şu bilinmelidir; memurlarımızı, çalışanlarımızı enflasyonun altında bir ücrete mahkûm etmeyeceğiz. Enflasyon kayıplarını vereceğiz”.

Gönüllerinin kamu emekçilerine çok daha fazla zam vermek olduğunu, buna karşın ‘bölge ve dünya şartlarının ortada’ olduğunu ifade eden Yıldırım, hem Bakan hem de memur sendika başkanlarının kendilerine bilgi vereceğini, sürecin bundan sonra şekilleneceğini de sözlerine ekledi.