MEB'in dergisinde 12 Eylül incelemesi

MİLLİ Eğitim Bakanlığı'nın 48 yıldır yayımladığı 'Milli Eğitim' dergisinin son sayısında 12 Eylül 1980 askeri darbesinin coğrafya ders kitaplarına nasıl yansıdığına ilişkin bir araştırma yer aldı. Darbeden sonra askeri bakış açısının etkisiyle coğrafya ders kitaplarında tarihi konuların hâkim olduğu belirtilen yazıda, "Araştırmadan elde edilen bulgulara göre hem coğrafya müfredatı hem de ders kitapları içerisinde darbenin izlerini taşıyan konu, açıklama ve okuma metinleri tespit edilmiştir" denildi.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın 3 ayda bir yayımlanan hakemli dergisi 'Milli Eğitim'in yaz sayısında '12 Eylül 1980 Askeri Darbesinin Coğrafya Öğretim Programı ve Ders Kitaplarına Yansıması' başlıklı bir araştırma makalesi yer aldı. Niyazi Kaya ve Hakan Önal tarafından kaleme alınan araştırma makalesinde, askeri darbeler sonucunda devlet yönetimlerinde belirleyici unsurun askeri bakış açısı olduğu belirtilirken, bu durumun en etkili olduğu alanlardan birisinin eğitim olduğuna dikkat çekildi. "Zaman içerisinde demokrasiye geçilse de eğitim alanında hâkim olan askeri bakış açısı, özellikle öğretim programları ve ders kitaplarında varlığını korumuştur" tespitinde bulunulan çalışmada, Türkiye'de 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında coğrafya öğretim programı ve ders kitaplarına askeri bakış açısının ne ölçüde yansıdığı araştırıldı.


‘DERS KİTAPLARINDA 12 EYLÜL’ÜN İZLERİ VAR’

Araştırma kapsamında 1982 taslak coğrafya öğretim programı, 1983 coğrafya öğretim programı ve Prof. Dr. Reşat İzbırak tarafından yazılan lise coğrafya ders kitapları incelendi. Makalede 12 Eylül’ün eğitimdeki etkisiyle ilgili "Araştırmadan elde edilen bulgulara göre hem coğrafya müfredatı hem de ders kitapları içerisinde darbenin izlerini taşıyan konu, açıklama ve okuma metinleri tespit edilmiştir. Örneğin, 1980 darbesinden sonra ülke yönetimine el koyan Milli Güvenlik Konseyi Başkanı’nın yaptığı bir konuşma metni, ders kitaplarına da girmiştir. Çalışmanın ilgi çekici bir sonu ise coğrafya kitaplarında, çok fazla tarih içerikli metinlere yer verilmiş olmasıdır" denildi.

Her yeni hükümetin daha önce izlenen eğitim politikalarını, kendi hedeflerine uygun hâle getirmek için yeniden ele aldığına işaret edilen araştırmada, iktidarların ideolojik yapısına göre eğitime yön verildiği, hazırlanan öğretim programları ve ders kitapları ile iktidarın yapısına uygun bir kimlik oluşturulmaya çalışıldığı kaydedildi. 12 Eylül askeri darbesini yöneten Kenan Evren’in "Eğitim ve öğretimde Atatürk milliyetçiliğini yeniden, yurdun en ücra köşelerine kadar yaygınlaştıracak tedbirler en kısa zamanda alınacaktır" sözlerinin hatırlatıldığı makalede, darbe sonrası seçimle göreve gelen hükümetlerce hazırlanan öğretim programlarında bu bakış açısının etkili olduğu ifade edildi.

'DERS KİTAPLARINA REJİMİ KORUMA REFLEKSİYLE MÜDAHALE'

Coğrafya ders kitaplarına ilave edilmesi gereken hususlar konulara içerik olarak değil konu sonlarında ayrı bir metin olarak veya kitapların sonuna eklenen ekler bölümünde yer verildiği belirtilirken, "12 Eylül 1980 askeri darbesinde sonra 1983 coğrafya öğretim programında askeri bakış açısını yansıtan bilgi ve açıklamalar coğrafya ders kitaplarında tarihi konularının hâkim olmasına neden olmuştur" denildi. Türk ordusunun çok partili siyasete geçilmesinden sonra yaptığı askeri müdahalelerde kendisini rejimin en üst garantörü olarak ifade ettiği kaydedilerek şu tespitlere yer verildi: "Bu garantörlük 1980 askeri darbesinden sonra darbeyi yapanları, öğretim programı ve coğrafya ders kitaplarına genel olarak rejimi koruma refleksinden dolayı müdahale ettirmiştir. Esasında bu durum, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün hedef olarak gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkma hedefiyle taban tabana zıttır. Zira yaklaşık yüz yıldır tüm gelişmiş ülkelerde hâkim olan değer demokrasidir. Demokrasilerde, ordu seçilen sivillere tabidir ve sivil idarenin ülkenin eğitimine dair aldığı kararlara ilişkin ordunun söyleyeceği bir şey yoktur."

DHA