MEB’in yeni takvimi soru işaretleri oluşturdu: Sorunları gidermiyor

MEB, milyonlarca öğrencinin ve bir milyona yakın öğretmenin merakla beklediği yeni öğretim yılı takvimini açıkladı. Yeni takvimde yaz tatili 11 haftaya düşürülerek nisan ve kasım aylarına beşer gün ara tatil eklendi. Takvimin eğitimde verimliliğin artırılması amacıyla düzenlendiğini söyleyen Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Tatil ve okul zamanlarını dengeli hale getirdik” diye konuştu.

Türkiye’nin 13 haftalık yaz tatili süresi ile dünyanın en uzun süre yaz tatili yapan ülkesi olduğu belirten Bakan Selçuk’un açıkladığı yeni modele göre, eğitimde yaz tatili 19 Haziran’da başlayıp 9 Eylül’de sona erecek. 2019-2020 eğitim öğretim yılında, “Öğretime ara vererek öğrenmeyi kolaylaştırmak” gerekçesiyle yapılan değişiklik çerçevesinde 18-22 Kasım ve 6-10 Nisan tarihleri arasında iki ara tatil yapılacak.

YAZ TATİLİ 11 HAFTA

Eğitimde yeni yıl, 9 Eylül’de başlayacak. Öğrenciler, 49.5 günün ardından 18-22 Kasım tarihleri arasında beş gün ara verecek. 25 Kasım’da çalacak ders zilinin ardından 39 gün kesintisiz eğitim uygulanacak. On gün olarak planlanan yarıyıl tatili ise 20 Ocak’ta başlayıp 31 Ocak’ta sona erecek.

Eğitimin ikinci yarıyılı 20-31 Ocak tarihleri arasında yapılan tatilin ardından 3 Şubat’ta başlayacak. Yarıyıl tatili sonrasında 45 gün açık kalacak okullar 6 Nisan’da beş günlük araya girecek. 13 Nisan’da sona erecek aranın ardından dersler 47 gün sürecek. Öğrencilerin yaz tatili, 19 Haziran’da başlayıp 11 hafta boyunca devam edecek.

ÖĞRETMENE EK GÖREV

MEB programında öğretmenlerin tatil takvimi değişmeyecek. Bakanlıktan yeni modele yönelik yapılan açıklamaya göre, öğretmen ve okullar beşer günlük ara tatillerde kurumsal işleyişe yönelik iyileştirme çalışmaları planlayacak. Ara tatillerde öğrenciler ve öğretmenler için çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Modelin ilk haline göre veli toplantıları, zümre toplantıları, mesleki gelişim çalışmaları, kişisel ve sosyal gelişim çalışmaları ara tatillerde yapılabilecek. Beş günlük tatiller, okulların fiziki yenilenmeleri amacıyla yapılacak çalışmalar için de fırsat olarak değerlendirilecek.

***

“Eğitimciler karar süreçlerinde yok”

Eğitim Sen’in, öğretim takvimiyle ilgili 2017 yılında MEB’in açıkladığına benzer bir rapor hazırladığını anımsatan Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, iki model arasındaki benzerliğe dikkati çekti. Aydoğan, buna karşın eğitim emekçilerinin eğitimdeki karar süreçlerine dahil edilmediğini ifade etti. Ders içeriklerinin ve saatlerinin değiştirilmesine ilişkin planlamaya ve Öğretmenlik Meslek Kanunu’yla ilgili çalışmalara da öğretmenlerin dahil edilmediğini belirten Aydoğan, “Eğitimde atılacak her adım, tüm unsurlarını dahil eden bir süreç planlaması ile işletilmelidir” ifadesini kullandı.

‘ŞAPKADAN TAVŞAN ÇIKARMA…’

Ara tatillerin öğrenciler açısından nefes alma süreci olarak düşünülebileceğini anlatan Aydoğan, eğitimin temel sorunlarının ise aynen devam ettiğini vurguladı. Aydoğan “Sözleşmeli, ücretli, güvencesiz çalıştırılan öğretmenler, bütçe yetersizliği, iş birlikleri ile kamusal ve bilimsel eğitimin ortadan kaldırılması gibi en köklü sorunlara dair adım atılmadığı sürece yapılanların bir karşılığı yoktur. Eğitim, şapkadan tavşan çıkarma meselesi değildir” şeklinde konuştu.

***

“SORUNLAR ORTADA DURUYOR”

Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım da eğitimin ana sorunlarının halen ortada olduğunu söyledi. Yıldırım, Bakan Selçuk’un göreve geldiğinde vaat ettiklerine yönelik hiçbir adım atmamasından şikâyet ederek “Eğitim bilimsellikten ve çağdaşlıktan bu kadar uzaktayken tatilleri araya almak, yaz tatillerini kısaltmak içi boş bir uygulamadır” dedi. Yönetici atamalarındaki liyakatsiz uygulamaları, ikili eğitimin sürdürülmesini ve imam hatiplerin sayısının artırılmasını eğitimde devam eden sorunlar arasında sıralayan Yıldırım, “Öğretmenlerin sorunları ortada duruyor. Öğretmenlerin ara tatillerde öz denetim yapacağı söyleniyor. Bunun hiçbir altyapısı yok” yorumunu yaptı.