Erdoğan seçim yasası ile muhalefetin dikkatini Meclis’e çekerken ittifaklar ve parti içinde yeni görev tanımı dahil hamlelerini cumhurbaşkanlığı seçimlerine göre düzenliyor. Üstelik tüm kozunu daha masaya sürmedi.

Meclis’i gösterip Saray’ı alma hesabı

Erdoğan bir yıl öncesine kadar tüm kamuoyu yoklamalarında Cumhur İttifakı’nın 5 ile 10 puan önünde görünüyordu. Cumhurbaşkanı seçimlerinde de yüzde 50 bandında seyrediyordu. Sonrasında hızlı bir düşüş yaşandı. Erdoğan ilk aylarında oylarını muhafaza eder gözüktü. Hatta bazı kamuoyu yoklamalarında Cumhur İttifakı ile oy farkı yüzde 10’un üzerine kadar çıktı. Son altı ayda ise Erdoğan’ın bile beklemediği bir şey yaşandı. Anketlere göre önce Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu, ardından da Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ı yakaladı.

Tüm iktidarı Saray’a toplayan Erdoğan yaşanan sıkıntılardan sorumlu tutulmaya başlandı ve AKP-MHP oylarıyla birlikte kişisel oyları da eridi gitti. Bu noktadan sonra Saray yeni bir arayışa girdi.

ERDOĞAN’IN KAFASINDAKİLER

Seçim yasası, parti içindeki dizayn, MHP ile kurulan ilişkiye bakınca Erdoğan’ın yol haritasıyla ilgili birkaç başlık tartışılabilir hale geldi.

1. Kişi üzerinden siyaset: Erdoğan yeniden kişisel oyunu yukarıya çekmeye çalışıyor. Bu yüzden dünya liderliği gibi kavramları piyasaya sürerken ülke içindeki krizlerin muhatabı olmamaya çalışıyor. Hatta bakanların uygulamalarına ilişkin zaman zaman eleştirilerde bile bulunuyor.

2. İki seçimi ayıracak: Eğer kişisel oyunu yukarıya çekmeyi başarırsa ikinci hamle gelecektir. O da cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinde mümkün olduğu kadar ayrı bir taktikle ilerlemek olacaktır. Cumhurbaşkanlığı seçimlerini ülkenin, rejimin ve dolayısıyla kendisinin geleceğinin oylanacağı seçime dönüştürecektir.

3. Parti başkanlığını bırakabilir: Seçim öncesi mutlaka rejimle ilgili bir özeleştiri sürecine girecektir. Bunun ipuçlarını da bugünden “aksayan yönlerini düzelteceğiz” diyerek veriyor. Bu düzenlemelerdeki samimiyetini göstermek için parti başkanlığından ayrılabilir. Bu hamle ile hem özeleştirisinde samimi olduğunu göstermiş olacak hem de Cumhur İttifakı’nın ya da AKP’nin siyasetinden belli düzeyde farklı bir söylem tutturabilir.

GERÇEK Mİ ROL DAĞILIMI MI?

MHP Lideri Devlet Bahçeli ve Süleyman Soylu bir anlamda Cumhur İttifakı’nın savaştaki mızrak uçları oldu. En keskin ve sert sözler bu ikilinin ağzından çıkıyor. Kılıçdaroğlu, Akşener ve İmamoğlu’na yönelik çok özel çalışıyorlar. Bahçeli ve Soylu’nun son aylardaki neredeyse tüm demeçleri bu isimlere yönelik. Bu durum ittifak içinde bir rol dağılımı mı, yoksa seçim sonrasına dair ikilinin özel bir yatarımı mı sorusuna yanıt vermek için yeterli veriye sahip değiliz. Bununla birlikte Erdoğan’ın kendi gündemini inşa etme sürecinde rakiplerini hırpalayan ekiplerin var olması çok önemli. Her ne sebeple olursa olsun seçim sonuna kadar Bahçeli-Soylu ikilisinin pozisyonlarının değişmeyeceğini söyleyebiliriz.

MUHALEFETİN AÇMAZLARI NELER?

Erdoğan’ın işini kolaylaştıran bir başka gelişme de hiç kuşkusuz altı muhalefet partisinin kendilerini çok fazla parlamento dizaynına bağlamış olmaları. Muhalefet partileri rejim tartışmalarının tamamını Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne karşı Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem karşıtlığına gömdü. Cumhur İttifakı’nın seçim yasasına yeni düzenleme getirmesi ise muhalefet partilerini bir kez daha Meclis aritmetiğinin içine sürükledi. Cumhurbaşkanlığı adayı, programı, Türkiye önerisi kısımı ertelendikçe ertelendi. Doğal olarak Erdoğan tek başına at koşturmaya devam ediyor. Oysaki seçimde tüm gürültü cumhurbaşkanlığı tercihinde kopacak. Şu ana kadar muhalefetin bu alana dair bir yatırım yaptığını söylemek güç.

AKP ve Erdoğan her şeyden önce önceliğini cumhurbaşkanlığına vermiş durumda. Burada yaşanılacak yenilginin her şeyin sonu olacağının farkındalar. O yüzden oyunu tamamen bu alanın önceliklerine uygun olarak düzenliyorlar. Buna ittifaklar, milletvekilleri seçimi, parti içi hiziplerin yönetimi hatta TFF gibi kurumlara yapılacak atamalar dahil. Bu hamleye karşı aynı kuvvetle işin merkezine cumhurbaşkanlığı seçimi alınarak yanıt üretilebilir.