Müzisyen Muammer Sun, 23 Nisan’ın 100’üncü yılında ‘Nesilden Nesile Çocuk Şarkıları’ albümünü çıkardı. Sun, “Bu eser İBB ve benim, devlet yönetiminin padişahlıktan halka geçişinin simgesi olan TBMM’nin kuruluşunun 100’üncü yılında çocuklara bir hediyemiz olsun” diyor

Meclis’in 100’üncü yılında çocuklara armağanım

Murat Gültekin - Onur Kılıç

Pazara Gidelim, İnatçı İki Keçi, Annemize Türkü, Küçük Kardeş, Gel Bize Katıl… Çocukluğumuza eşlik eden bütün bu şarkılara ve daha onlarcasına hayat verdi Muammer Sun. Müzisyenle müzik hayatını ve 23 Nisan’ın 100’üncü yılı için İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Medya A.Ş. ve Median Müzik Edisyon işbirliğiyle yayımlanan ‘Nesilden Nesile Çocuk Şarkıları’ albümünü konuştuk.

>> Çocuk şarkıları ile tanınıyorsunuz. Nesiller sizin şarkılarınızla büyüdü. Müzik hayatınızla başlayıp kariyerinizde özel ve önemli bir yeri olan çocuk şarkılarınızla devam etsek?

1932’de Ankara’da doğdum. 1946’da Askeri Mızıka Okulu’nda müzik eğitimime başladım. 1953’te Ankara Devlet Konservatuarı Kompozisyon Bölümü’ne girdim. Ahmed Adnan Saygun’un öğrencisi oldum. Mithat Fenmen ile piyano, Hasan Ferit Alnar ile koro ve orkestra şefliği; Muzaffer Sarısözen ile Türk Halk Müziği, Ruşen Ferit Kam ile Klasik Türk Musikisi; Kemal İlerici ile Türk Müziği makamlar sistemi ve armonisi çalıştım. 1960’ta, Ankara Devlet Konservatuarı Kompozisyon Bölümü İleri Yüksek Dönemi’nden Saygun’un öğrencisi olarak pekiyi dereceyle mezun oldum. Aynı yıl Ankara Devlet Konservatuarı’nda göreve başladım. 1975’te İzmir, 1980’de Mimar Sinan Üniversitesi, 1987’de Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuarlarına atandım. 1988’de doçent, 1993’te profesör oldum. 1999’da Hacettepe Üniversitesi’nden emekli oldum. Konservatuarlarda görev yaptığım yaklaşık 40 yıl boyunca, koro, solfej, armoni, kontrpuan, füg, enstrümantasyon, orkestrasyon, modal müzik ve kompozisyon dersleri verdim.

Eğitim boyutu bu. Besteciliğe gelirsek. Batı müziğinden, Türk müziğinin hem halk, hem de geleneksel kaynaklarından beslendim. Kemal İlerici’nin armoni sistemi ile, bale müzikleri, orkestra eserleri, oda müziği ve piyano parçaları, Elektra ve Sultan Gelin gibi sahne müzikleri, piyano ya da orkestra eşlikli şan parçaları, müzikli çocuk oyunları, koro ve soprano için Beş Parça gibi eserler besteledim.

>> Müzikli çocuk oyunları ile mi başladı çocuk şarkıları?

Müzik eğitimine, özellikle çocukların ve gençlerin eğitimine özel önem verdim; konu ile ilgili pek çok çalışma yaptım, kitaplar yazdım. Vokal müzikte de koro eserleriyle, çocuk ve gençliğe yönelik müziği tercih ettim.

Çocuk şarkıları, benim bestecilik yaşamımda önemli bir yer tutuyor. 1965-68 arasında, TRT Ankara Radyosu, müzikli çocuk oyunları ısmarladı çeşitli bestecilere. Bu arada değerli Ferit Tüzün, Hikmet Şimşek, Cemal Reşit Rey, Metin Öğüt, Sarper Özhan, ben ve birçok arkadaş müzikli çocuk oyunları besteledik. Bunların metinlerini farklı kişiler yazdı, bestecilerden de bunların müziklendirilmesi istendi. Ara, başlangıç, bitiş müzikleri vardı. Ben çocuk şarkıları yazmaya bununla başlamadım. Bundan çok daha önce 55, 56, 57 yıllarında yaptım. Neden derseniz? Çocuğum olmuştu, ona hediye alacak param yoktu, şarkı bestelemiştim. Yeni yıl, yeni yaş şarkısı... Fakat ondan da önce Askeri Mızıka Okulu’nda iken çocuk şarkısı formunda tek sesli melodiler yazıyordum. Daha sonra çocuklar için birçok şarkı yazdım.

1968’de Milli Eğitim Bakanlığı Müşaviri olunca müzik eğitimi konusundaki teorik birikimimi pratiğe aktarma imkânı buldum. İlköğretim Okulları Müzik Semineri Yönetmeliği ile Çocuk ve Gençlik Koroları Yönetmeliği’ni hazırlayıp yürürlüğe koyulmasını sağladım. Bu mevzuat ile il ve ilçelerde 166 çocuk ve gençlik korosunun kuruluşu gerçekleşti. Koro şeflerine 1968-1969 yazlarında, Gazi Eğitim Müzik Bölümü öğretmenleriyle birlikte, kurslar verdim. Gazi Müzik Bölümü’nde 40, Sinop’ta 160 olmak üzere 200 müzik öğretmeni bu kurslara katıldı. (166 koro, ödenekleri kesildiği için 1970’de kapatıldıysa da bu korolar ve kurslara katılan müzik öğretmenleri, ilerleyen yıllarda ülke çapında yaygınlaşan çocuk ve gençlik korolarının temelini oluşturdu.) Koroların repertuvar sorunu vardı. Çocuk ve gençlere yönelik yapıtlara yönelmem, ağırlık vermem bir görev, sorumluluktu. Yerine getirmeye çalıştım.

meclis-in-100-uncu-yilinda-cocuklara-armaganim-721646-1.

ÇOCUKLARIN İYİ BİR DÜNYADA YAŞAMALARINI İSTİYORUM

>> Şarkılarınızın sözleri de size ait. Hangi temaları işlediniz?

Her şarkının bir hikâyesi vardı. Bütün sözleri sizin de belirttiğiniz gibi ben yazıyorum. Bir iki istisnası var, eşim Sinemus Sun’un yazdığı birkaç şarkı var. Ama genellikle ben yazıyorum ve hepsinin bir mesajı var. Çocuklara, büyüklere, insanlara iyi düşünceler aşılayan mesajlar var onların içerisinde. Çocuk şarkıları dışında da koro için, orkestra için, oda müziği toplulukları için pek çok eser besteledim. Ama bunların içerisinde çocuk şarkılarının yeri farklı. Çünkü ben çocukları seviyorum ve çocukların iyi bir dünyada yaşamalarını, daha iyi bir dünya yaratmalarını istiyorum. Bu yüzden değer verdiğim konularda çocuklarımıza ve gençlerimize yararlı olacak işler yapmak istiyorum. Çocuk şarkıları dışında gençlik şarkıları ve marşlarım da bu amaç içindir. Özellikle yurtseverlik ve cumhuriyet devrimleri ile ilgili pek çok marş ve şarkım da var. Bunların hepsinin yönlendirici düşüncesi çocuklarımızın, gençlerimizin, insanlarımızı diline güzel şarkılar armağan etmektir. Bu eğlence dünyasının, sanat dünyasının dışında çocukların, gençlerin dünyasına uygun, onlara iyi düşünceler aşılayacak müzikler yapmak istiyorum.

En genel anlamda ‘İyilik’, ‘Sevgi’, ‘Kardeşlik’ konuları üzerinde ilerledim. “İyilik yap iyilik bul/ Kim kazanmış kötülükten” ‘Annemize Türkü’de anne sevgisi. ‘Ağaç Türküsü’nde ağaç, doğa sevgisi. Ülke sevgisi, emek bilinci. Son dizesi şöyledir: “Bu can, bu bilek, bu yürek bizim; Bu ülke bizim, bu emek bizim; Biz çalışır, biz yoktan yaparız.” ‘Bir Dünya Yaratalım’ da benzer bir şarkıdır: “Haydi gel seninle El ele verelim de Yemyeşil ve tertemiz bir kent kuralım” ‘Ben’ değil ‘Biz’ vardır şarkılarımda. Birlikteliğe, beraberliğe, kardeşliğe çağrı vardır: “Gel bize katıl bize, Hem oyuna hem söze Türkü söyleyip oy oy Oynayalım loy loy”

>> 23 Nisan’ın 100. Yılı için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce yayımlanan “Nesilden Nesile Çocuk Şarkıları” albümünde yeniden dinleyeceğiz şarkılarınızı. Albümden bahsedebilir misiniz?

Bu albüm İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirildi. Aslında konu başka türlü başlamıştı. Beşiktaş Belediyesi’nin bir çocuk korosu var. Onun da Güneş Kaya isimli çok iyi bir müzisyen olan şefi var. Asıl albümü Güneş Kaya Beşiktaş Çocuk Korosu ile yapacaktı. Yanlış bilmiyorsam 60 kadar çocuktan oluşan bir koro. Ben onların söyledikleri bazı parçaları internette dinlemiş ve çok beğenmiştim. Onlar yapsın istiyordum. Epey de çalıştılar, severek. Özellikle Güneş Kaya’nın çabalarını takdir ve hayranlıkla izliyordum. 20’ye yakın parça yaptılar ama korona salgını çıktı ve insanların bir araya gelmesi sakıncalı olduğu için çalışma durduruldu. Bu durumda İBB Medya A.Ş.’nin 100’üncü yılda çocuklara yönelik bir çalışma gerçekleştirmek isteği üzerine elimizde bulunan, daha önce kaydedilmiş şarkılardan oluşan CD’yi verdik. Elimizdeki CD, Ahter Destan hocanın yönettiği, çocuk korosunun yönettiği şarkılardan oluştu.

Ahter Destan çok iyi bir şef ve müzisyen, çocuklarla çok iyi çalışmalar yapmıştı. Temiz, güzel bir kayıt da yapmış. Elimizdeydi o, 23 Nisan’ın 100’üncü yılı dolayısıyla bir CD yapmayı biz de, İBB de istiyordu. İki düşünce birleşti ancak maalesef yeni bir şey yapma imkânı olmadı. Mamafih, bu albümdeki parçaların sunulması da yeni sayılabilir. Çünkü piyasada bu şarkıların hepsini bir arada içeren bir albüm yok. Bu düşünceyi de takdirle karşılıyorum. 100’üncü yılda 23 şarkımdan böyle bir albüm yapılması beni de 88 yaşımda son derece mutlu ediyor. Bunda albümü ortaya çıkaran İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Median Müzik’in büyük emeği var. Onların sorumluları Sibel Kayakurt ve Ali Coşar’ı da kutluyorum. Bu 23 Nisan vesilesiyle çocuklara verilmiş bir armağan. Eş zamanlı olarak Gloss Müzik tarafından da dijital olarak yayınlandı ve tüm dünyadaki dijital platformlarda erişilebilir hale geldi.

SPOTİFY GELİRLERİ KREŞLERE BAĞIŞLANACAK

>> Bu şarkıların repertuarınız içindeki yeri ne?

Çocuk şarkıları, İzmir Rapsodisi, çok sesli halk türküleri ve Kurtuluş-Cumhuriyet film müzikleri plaklarımız, CD’lerimiz var. Bunun dışında Nazım Hikmet Destanı’nı koro orkestra ve solistleri için bestelediğimiz eser, Yurt Renkleri orkestra eseri, Bülent Ecevit’in sözleri üzerine Türk-Yunan dostluğunu anlatan bir eser, bale müzikleri... Pek çok şarkı var. Ama çocuk şarkılarının yeri bende ayrı. Onları da, çocukları da çok seviyorum. Sanıyorum çocuklar ve gençler de beni ve eserlerimi seviyorlar. Bir konuşmamızda, sevgili Emre Kongar bana “Diğer şarkılarını bilmiyorum ama çocuk şarkıları ile anılacaksın” demişti. Galiba öyle oluyor. 100. yılda İBB’nin bu güzel girişimini ben de sahipleniyorum. İBB, albümün gelirlerini de çocuklar için kullanacak. Bu eser Belediye’nin Muammer Sun’un, devlet yönetiminin padişahlıktan halka geçişinin simgesi olan TBMM’nin kuruluşunun 100. yılında çocuklara bir hediyesi olsun. Bu konuyu kayıt altına aldığınız için size de çok teşekkür ediyorum.