Meclis’in ilk gündemi sağlıkta şiddet olmalı

BirGün ANKARA

Yaklaşık iki aylık tatili perşembe günü sona erecek olan TBMM’de, AKP ve MHP’nin ajandasındaki tartışmalı düzenlemelerin birer birer hayata geçirilmesi beklenirken sağlık alanında acil çözüm bekleyen problemler ise muhalefetin gündeminde bulunuyor.

Son olarak 15 Nisan’da değişen ‘sağlıkta şiddete karşı düzenlemenin’ yetersiz olduğunu, pandemi sürecinde bu durumun daha da net bir şekilde ortaya çıktığını bildiren CHP, yasanın yeniden ele alınmasını istiyor.

1 Ekim’de TBMM’nin yeni yasama yılında bu konuda girişimlerde bulunmaya hazırlanan CHP’de sağlıkçı milletvekillerinden Gamze Taşcıer, son saldırılara dikkat çekti: “Bugün karşı karşıya olduğumuz şiddet ve ellerini kollarını sallayarak gezen failler, sağlıkta şiddete karşı yapılan düzenlemenin yetersizliğinin en net göstergesi. TBMM açılır açılmaz ilk işi, sağlık emekçilerinin taleplerini içeren, sağlık örgütlerinin görüşlerinin tam anlamıyla yansıdığı bir Sağlıkta Şiddet Yasası’nı çıkarmak olmalı.”

Koronavirüs sürecinde ek desteğe ve dayanışmaya ihtiyaç duyan sağlıkçıların yasal güvence altına alınması gerektiğini dile getiren Taşcıer, şöyle konuştu: “Biz, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet suçlarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasını talep etmiştik ancak bu talebimiz göz ardı edildi. Ayrıca sağlık hizmetinin verildiği yerden şiddetin arındırılması gerekiyor. Bunun için de güvenlik görevlisinden temizlik görevlilerine her çalışan bu yasanın kapsamında olmalı. TBMM, böylesi bir dönemde bu eksikliği gidermeli.”

TOPYEKÛN MÜCADELE

Ülkenin dört bir yanından neredeyse her gün sağlıkta şiddet haberlerinin geldiğini anımsatan Taşcıer, şunları söyledi: “Sağlık çalışanları şiddete uğruyor, darp ediliyor, tehdit ediliyor ama bu şiddetin failleri serbest bırakılıyor. Keçiören’de yaşanan şiddet olayı bardağı taşıran son damla oldu. Tüm paydaşlarla topyekûn bir mücadele verilmeli. Şiddet uygulayanların etkin ve caydırıcı cezalar alması gerekiyor. Bakanlık Keçiören’deki olay üzerine yayımladığı açıklamada ‘Şiddet olayları nadir rastlanan olay değil artık, her an muhtemel olaylar haline gelmeye başlamıştır’ dedi. Ben de soruyorum, bu durumun sorumlusu kim? Her gün birilerini hedef gösteren, kendinden olmayanlara vatan haini, kendi gibi düşünmeyenlere terörist diyen, sürekli kutuplaştırıcı siyaset yapanlar bu şiddet artışının sorumlusu değil mi?”