Google Play Store
App Store

Kanal İstanbul’dan Şahintepe’ye, Fikirtepe’den Güngören’e megakentin birçok noktasında iktidarın talan projeleri hız kesmeden sürüyor. Uzmanlar, olası depreme karşı uyarıyor. Riskli ilçeler dönüşüme girmezken, getirisi yüksek bölgelerde binalar birer birer yükseliyor.

Mega rant
Dönüşüm sürecinde su, elektrik, doğalgaz altyapıları kesilen Fetihtepeliler çocuklarını sokakta yıkamıştı. (Fotoğraf: BirGün)
İlayda Kaya
İlayda Kaya
ilaydakaya@birgun.net

Nüfusu her geçen gün katlanarak artan megakent İstanbul talan ve rant projeleriyle yağmalanıyor. Kentteki ormanlık araziler, parklar, askeri alanlar birer birer yapılaşmaya açlılıyor. Talan, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı eliyle kentsel dönüşüm adı altında hız kesmeden devam ediyor. Afet Yasası ile depreme hazırlık adı altında rant odaklı çalışmalar yapılıyor. Deprem toplanma alanlarına birer birer çökülüyor. İstanbul’un en riskli ilçeleri kentsel dönüşüme girmezken getirisi yüksek bölgelerde binalar yükseliyor.

SÜRGÜN PROJESİ: ŞAHİNTEPE

AKP’li Başakşehir Belediyesi’ne bağlı Kanal İstanbul güzergâhındaki Şahintepe Mahallesi’nde Kanal İstanbul ve Yenişehir projeleri kapsamında dönüşüm çalışmaları yıllardır sürüyor. Mahalledeki kentsel dönüşüm hazırlıkları 2012 yılında Kanal İstanbul güzergâhındaki mahallenin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından rezerv alanı olarak ilan edilmesiyle başladı. Mahallelinin “sürgün projesi” olarak adlandırdığı proje kapsamında yurttaşın taşınmazları yerine kilometrelerce uzaklıktaki köyden başka taşınmazlar teklif edildi. Mahalleli yüzbinlerce lira borçlandırıldı. Sık sık eylem yapan ve iktidarın projesine tepki gösteren mahalleli “Mahalleyi biz kurduk, rantçılar göz dikti” diye tepki gösteriyor.

∗∗∗

YILAN HİKÂYESİ: FİKİRTEPE

Mağduriyetler, davalar ve plan iptalleri ile kısır bir döngüde 2005’ten beri devam eden Fikirtepe’deki kentsel dönüşüm süreci ise yıllardır çıkmazda. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 2020’de yaptığı toplantıda Fikirtepe’de yarım kalan ve hiç başlamayan kentsel dönüşüm projelerinin bakanlığın üstlendiğini açıkladı. Bakanlık, 2023‘te ise konutların teslim edileceğini duyurdu. Ancak aradan geçen 4 yılın ardından Fikirtepe’deki sorunların ve mağduriyetler giderilmedi.

Murat Kurum

“Evlerimizi istiyoruz” diyen Fikirtepeliler inşaatlara bir an önce başlanılması, kira yardımı ödemelerinin güncellenmesi, işini ve kira ödemesini yapmayan müteahhit firmalara yaptırımda bulunulması çağrılarında bulundu. Bölgeye dair mücadele eden yurttaşlar “Bir hakkı kaybı yaşanacağı düşüncesindeyiz. Verilen sözler tutulmuyor” diyor. Hal böyleyken Bakan Kurum, İBB Başkan adaylığı döneminde Fikirtepe’yi örnek bir proje olarak göstermişti.

∗∗∗

DÖNÜŞÜM CENDERESİ

İlçelerdeki kentsel dönüşüm adı altında yapılan ve yurttaşların mağdur olduğu projelerden bazıları şöyle:

• GÜNGÖREN

Kurum, tıpkı Fikirtepe’de olduğu gibi riskli alan ilan edilerek yıkılan Tozkoparan’ı İBB adaylığında örnek gösterip “Tozkoparan’a bakın, eylemler yaptılar şimdi mutlu mesut oturuyorlar" dedi. Ancak Kurum’un çizdiğinden bambaşka bir tabloya sahip olan alanda molozlar dahi kaldırılmadı.

• ŞİŞLİ

Kaptanpaşa Mahallesi'nde bulunan bir arsa, Bakanlık tarafından "rezerv yapı alanı" olarak ilan edildi. Alanda iki bloklu bir yapı ve AVM yapılmasına karar verildi. Mahalle sakinleri, bölgenin 'Şişli'nin Kanal İstanbul'u olmasını istemediklerini belirterek, planlara itiraz etti. İnşaat mühürlendi.

• BEYOĞLU

Fetihtepe Mahallesi’nde dönüşüm projesi, Beyoğlu Belediyesi’nin AKP’de olduğu dönemde Bakanlık ile birlikte başlatıldı. Birçok AKP’li isim de bu rant projesinin içinde yer aldı. Mahallelinin hayatı, yıkım başlamadan; elektrik, su ve doğal gazın kesilmesiyle değişti. Davalar açıldı, yurttaşlar eylem yaptı.

• ÇEKMEKÖY

Kışlaların şehir dışına taşınmasıyla birlikte “yeşil alan” olarak kalacağı açıklanan askeri araziler parsel parsel imara açılmaya devam ediyor. Çekmeköy Kışlası parça parça talan edildi. Önceki yıl tamamen boşaltılan askeri arazi rant projeleri ile betona gömüldü. Öte yandan Beykoz, Maltepe gibi birçok semtteki ormanlık alanlar da ranta açıldı.

• TUZLA-MALTEPE

Kurum’un Çevre ve Şehircilik Bakanı olarak göreve geldiği 2018’de kuraları çekilen, Tuzla ve Maltepe’de inşaatları başlanacağı belirtilen ve iki senede teslim edileceği sözü verilen 5 bin 750 konut hâlâ ortada yok. Bunun yanında maliyetlere Erdoğan’ın Tuzla’daki konutlara ilişkin verdiği “Maliyetler hak sahiplerine yansıtılmayacak” ve “Sabit taksit olacak” sözleri seçim vaadi olmaktan öteye geçmedi. Maliyetler 2018’e göre 10’larca kat arttı. Bu durum da peşinatı dahi ödeyemediği için mağdur olan hak sahiplerine, fırsatçıları musallat etti. Konutlarının 5 senedir teslim edilmemesi ve konut fiyatları ile taksitlere yapılan zamlar nedeniyle mağdur olduklarını söyleyen yurttaşların talepleri şöyle:

• KDV oranının yüzde 10’dan yüzde bire düşmesi.

• Sabit ödeme hakkının verilmesi ya da 6 ayda bir olacak memur maaşına endeksin sabitlenmesi.

• Ocak 2025’te ödenecek yüzde 10’luk peşinattan kalan kısmın silinerek fiyatların dar gelirli bütçesine uygun hale gelmesi.

• Teslim sözü verilen evlerin bir an önce tamamlanması.

Fotoğraf: Depo Photos

∗∗∗

DEPREM TOPLANMA ALANIYDI, AVM DİKTİLER

Uzmanların sık sık yatay mimariye dikkat çektiği ve olası depremine ilişkin uyarılarına rağmen AKP, deprem toplanma alanlarını ticari alan niteliğinde kiraya verdi. AVM’ye dönüştürülen alanlar şöyle:

• AKMERKEZ (1993): Cumhuriyet Parkı’nın bir kısmı özelleştirilerek AVM’ye dönüştürüldü. Yeşil alan azaldı.

• CEVAHİR AVM (2005): 1912’de atlı tramvay deposu ve ahırlar, 1946 yılında garaj olarak kullanılan alana dikildi.

• KANYON AVM (2006): Eski İETT garajının bulunduğu alanın özelleştirilmesi ile inşa edildi.

• CITY’S NİŞANTAŞI (2008): Eski İtfaiye Meydanı ve itfaiye binasının bulunduğu alan özelleştirilerek yapıldı.

• ZORLU CENTER (2013): Eski Karayolları G.M.’ye ait alan özelleştirilmeden önce deprem toplanma alanıydı.

• ASTORİA AVM (2014): Eski Mecidiyeköy Askerlik Şubesi arazisi üzerine yapıldı.

• AKASYA AVM (2014): Eski Ford Otosan Fabrikası arazisine yapılan bu arazi deprem sonrası toplanma alanıydı.

• TORUN CENTER (2017): Eski Ali Sami Yen Stadyumu’nun bulunduğu alandır. Deprem toplanma alanıydı.

∗∗∗

TALAN ODAKLI PROJELER İSTANBUL’A ZARAR VERİYOR

Nusret Suna, talan projelerinin İstanbul’a zarar verdiğini söyleyerek şunları söyledi: “Tüm ülkede talan projeleri devam ediyor. Yüksek yoğunlukta yapılara izin veriliyor. Marmara’da bir deprem bekleniyor. 1999 depreminden sonra İstanbul’daki toplanma alanları tespit edildi. 450-500 arasında toplanma alanları belirlendi. Bugün baktığımızda o alanların 400 tanesi imara açıldı. Buralara AVM dikildi ve toplanma alanı diye bir şey kalmadı. Artık vatandaşın elindeki arazilere de göz dikilerek buraya yüksek yoğunluklu yapılar yapılmak isteniyor. Bunun en büyük örnekleri de Fikirtepe Projesi ve Sulukule Projesi. İstanbul’da yapı yoğunluğu sınırı aştı. İstanbul’da o kadar yüksek binalar yapıldı ki İstanbul’un üzerinde ısı adaları oluştu, iklim değişti. Kanal İstanbul tarafı da riskli. Bu projeyle kuzeyden gelecek olan hava akımı kesilecek. Tarım alanları zarar görecek, bu alanlar imara asla açılmamalı.”

Nusret Suna
TMMOB İMO Yönetim Kurulu Başkanı

Suna taleplerini şöyle sıraladı:

• Tarım alanları imara açılmamalı

• Yapı yoğunlukları çoğaltılmamalı

• 1/1000 imar planlarına uyulmalı

∗∗∗

ERDOĞAN’IN ‘ÇILGIN’LIĞI: KANAL İSTANBUL

İstanbul’da talan projelerinin başında Küçükçekmece, Avcılar, Başakşehir ve Arnavutköy ilçelerinden geçen Kanal İstanbul geliyor. Erdoğan’ın “Hayalim ve inadına yapacağız” dediği ormanları ve tarım arazilerini de yağmalayan Kanal İstanbul projesine uzmanlar karşı çıksa da iktidar kanadı bildiğini okuyor. Kurum, yerel seçimlerde Kanal İstanbul özelindeki sorulara sessiz kalsa da bakan olmasından kısa bir süre sonra Kanal İstanbul yeniden askıya çıktı. Kurum’un onayının ardından Kanal İstanbul projesinin çevresel etki değerlendirme (ÇED) iptali için açılan davada 5 yıl sonra bölgede yeniden bilirkişi keşfi yapılmasına karar verildi.

Fotoğraf: Evrensel