İstanbul’da günde 32 milyon yolculuk yapıldığını açıklayan İBB Ulaşım Daire Başkanı Utku Cihan, “Üçüncü köprü ile bağlantı yollarının trafiğe hiçbir olumlu etkisi yok. Trafiğe çözüm olması için bu yollar ücretsiz olmalı” dedi. Yatırımların yıllarca karayollarına yapıldığını ve bunun da bir hata olduğunu vurgulayan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir, ulaşım sorununu çözmenin tek yolunun raylı sistem yatırımlarını artırmak olduğunu söyledi.

Megakentin ulaşımını yönetenler BirGün’e konuştu: Yatırımı metroya değil karayoluna yapmışlar

İsmail ARI

Megakent İstanbul’un ulaşımını yöneten İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yöneticileri BirGün’ün sorularını yanıtladı. İBB Ulaşım Daire Başkanı Utku Cihan ile İBB Ulaşımdan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir, yıllarca İBB’yi yönetenlerin ulaşım yatırımlarının büyük kısmını metro projelerine değil de karayolu projelerine yaptığını, yapımı devam eden metro projeleri için de çok geç kalındığını belirtti.

İBB Ulaşım Daire Başkanı Utku Cihan, İstanbul'un ulaşım sorununa dair yapılan çalışmaları, çözüm önerileri ve yıllar boyunca yapılan hataları tek tek sıraladı. Cihan, yönelttiğimiz soruları şöyle yanıtladı:

İstanbul’un neden kangren olmuş bir ulaşım sistemi var? Neden milyonlarca insanın saatleri yollarda, trafikte geçiyor?
Tüm şehirlerde İstanbul’dakine benzer sorunlar var aslında. Yapılaşmaya uydurulmuş bir ulaşım sistemi var. Kentin tamamında ulaşım sistemi dikkate alınmadan yapılaşma yapılıyor. Kentin ulaşım sistemi bir bütün olarak ve aynı zamanda kent planları dikkate alınarak planlanmalı.

Kent için ulaşımın nasıl düzenleneceği ve denetleneceği konusunda bir mevzuat ve yasal düzenleme yok. Kent içi toplu ulaşım kanunu, toplutaşıma kanunu yok. Her bir belediye her bir şehir, kendi el yordamıyla sorununu çözmeye çalışıyor. Bir minibüsün hangi hatlarda kim tarafından nasıl çalıştırılacağını ve bunun nasıl diğer sistemlere entegre olacağını herkes kendi el yordamıyla çözmeye çalışıyor ve atılan her adımda da çok sayıda dava açılıyor, sorun oluşuyor.

Biz, şehirde sayısal veriler kullanarak hangi mahalleden hangi mahalleye, hangi noktadan hangi ilçeye, ne zaman, hangi saatte kaç kişinin gideceğini modelleriz. Çıkarız sahada sayımlar yaparız ve bunu bir model haline getiririz. Bu modellemeye göre de yatırımlar yaparız.

megakentin-ulasimini-yonetenler-birgun-e-konustu-yatirimi-metroya-degil-karayoluna-yapmislar-921262-1.
Utku Cihan



BAKANLIK TEMSİLCİLERİ PROJELERİ ENGELLİYOR

Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) toplantılarında İBB projelerinin engellenmesi çok tartışılıyor. Hangi projeleriniz engelleniyor?

Büyükşehir belediyeleri UKOME’de oy sayısında bakanlık temsilcilerine oranla 11'e 10 üstün durumdayken 2020 yılında değiştirilen yönetmelikle 11'e 14 azınlığa düştü. Taksilerle ilgili düzenleme yapmak istiyoruz ama UKOME’den geçmiyor. Bakanlık temsilcileri karşı çıkıyor.

Bir buçuk yıldır 750 minibüs ve 250 dolmuşu taksiye çevirmeye çalışıyorduk. Teklifimiz bir buçuk yıl boyunca UKOME’ye gidip geldi ve aylar sonra imzalandı. Neden biz bir buçuk yıl kaybettik? İmzaladıkları karar da bir buçuk yıl boyunca UKOME’ye gidip gelen karardı. Yani bir buçuk yıl sonra aynı kararı imzaladılar.

GÜNDE 32 MİLYON YOLCULUK YAPILIYOR

Minibüs hatlarında İstanbul Kart kullanılabilecek mi? Minibüslere dair planlarınız var mı?

Minibüslerde İstanbul Kart kullanılsın istiyoruz. Bir yurttaş minibüse binsin kartını bassın, metrobüse binsin aktarma yapsın ve yolculuğuna devam etsin istiyoruz. Bu yönde çalışmalar da yapıyoruz. Her gün 32 milyon yolculuk yapılıyor İstanbul’da. Bir kişi metrobüse biniyor, iniyor tramvaya biniyor her birini bir yolculuk olarak sayıyoruz ve biz sadece İstanbul Kart kullanılan yolculukları görüp ona göre planlama yapıyoruz. Minibüslerde de kart kullanıldığında bunu da görüp daha verimli bir sistem oluşturacağız. Ancak minibüslerin İBB sistemine entegre olması için bunun da UKOME’den geçmesi lazım.

DENETİM YAPIP CEZA KESME YETKİMİZ YOK

Taksicilerle ilgili sorunlar, tartışmalar devam ediyor. Taksileri denetliyor musunuz?

Belediyelerin elinde denetleme yetkisi yok. Denetleme yetkisi jandarma ve poliste. Yurtdışı örneklerinde olduğu gibi belediyelerin ulaşımla ilgili denetleme ve ceza kesme yetkisi olması gerekiyor.

Taksicilere ceza kesiliyor mu?
Biz doğrudan ceza kesemiyoruz. Denetimi jandarma ve polisle birlikte yapıyoruz. Biz belgeyi tutuyoruz. Bunun bu belgesi, kaydı var veya yok diye onlara bilgi veriyoruz. Denetime onlarla birlikte ortak çıkıyoruz. Tek başımıza denetim yetkimiz yok. Sadece ruhsat verdiğimiz için o ruhsatı iptal etme ve geçici olarak askıya alma yetkimiz var. Bu da çoğu zaman çok caydırıcı olmuyor. Zaman zaman zabıta Kabahatler Kanunu’na dayanarak ceza kesiyor bu da 120, 130 TL. Bu tutarda bir cezanın da caydırıcılığı olmuyor.

Metro çalışmaları ne durumda? Uzmanlar, İstanbul’da metro hattı çalışmalarının aslında yıllar önce yapılması ve tamamlanması gerektiğini belirtiyor. Bu görüşe katılıyor musunuz?
Doğru, bu metro çalışmaları yıllar önce yapılmalıydı. İstanbul’da ulaşımın hızlı, konforlu ve ucuz hale getirilmesi gerekiyor. Bunun için de 10 metro çalışması devam ediyor. Bizim gibi kentlerde yapılması gereken en önemli şey toplutaşıma kullanımını artırmak. Bunun için de en önemli şey raylı sistem. Dolayısıyla ne kadar para, kaynak bulursak bunu yerin altına, yani raylı sisteme gömüyoruz. Çünkü bir an önce çok geç kalınan raylı sistem çalışmalarının bitirilmesi gerekiyor. Bu çalışmalar belki 20, 30 yıl önce yapılmalıydı. Raylı sistemlerle saatte ve tek yönde 40, 50 bin gibi kapasiteleri taşıyabiliyoruz. İstanbul’un bu kalabalığında ve yoğunluğunda her yere raylı sistem yapmaktan başka çareniz yok.

Ulaşım projelerini hayata geçirmek istediğinizde ne tür engellemelerle karşılaşıyorsunuz?
UKOME’deki engellemeler dışında, raylı sistem yapmak için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan izinler almanız gerekiyor. Fakat, bu yazışmalarda bile bir yavaşlık oluyor. Ayrıca mesela 300 otobüs alınacaktı hâlâ alınamadı. 160 tane otobüs öz kaynaklarla alınıyor. 300 otobüs alımının kredi izni verilmedi.

Ulaştırma Bakanlığı metro hatlarını kendisi işletmek için hazırlık yapıyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bakanlık İstanbul Havalimanı’na giden iki metro hattını kendisi işleteceğini söylüyor. Metro hatlarının tüm ulaşım sistemine entegre olması ve birlikte çalışması gerekiyor. UKOME kararıyla Marmaray’ı aktarma alır hale getirmiştik ve TCDD dava açarak bu kararı iptal ettirdi. Sadece üç ay aktarma yapılabildi.
Ulaştırma Bakanı, metronun simgesini de değiştireceğini söyledi. İstanbul’da metronun simgesi 1990’lı yıllardan beri ‘M’dir. Biz ulaşım sistemini bütünleştirmeye çalışırken, sisteme minibüsleri, özel halk otobüslerini dahil etmeye çalışırken tam tersi bir hareket yapmanın mantığı nedir, ben de bilemiyorum.

PARALI YOLLAR ÜCRETSİZ OLMALI

3. Köprü ve bağlantı yollarını yurttaşlar çok fazla tercih etmiyor. Gerekçe olarak maliyeti ve kente uzaklığı gösteriliyor. İstanbul’a yapılan karayolu yatırımları yeterli mi?

Ulaşım sorununu çözmek için karayolu yaptığınızda o yol bir süre sonra kendi trafiğini çeker. Dolayısıyla karayoluna yatırım yapmak İstanbul’da hiçbir zaman çözüm olmayacak. 3. Köprü’nün bu kadar uzağa yapılması da çok önemli bir hata. Üçüncü köprünün İstanbul trafiğine hiçbir olumlu etkisi yok. Bir gün karar verme şansımız olursa biz tüm o çevre yolunu ücretsiz yapmayı planlarız. Bu yolların İstanbul’un kent içi trafiğine bir çözüm üretmesini istiyorsak o yolların ücretsiz olması gerekiyor.

DENİZ ULAŞIMI İKİ KATINA ÇIKMALI

Yurttaşları deniz ulaşımına teşvik etmek için çalışmalar yapıyorsunuz. Deniz ulaşımı ne duruma? Bu alanda neler yapmak istiyorsunuz?

Deniz ulaşımını İstanbul’da artırmak için kara bağlantıları sağlamak lazım. Biz deniz ulaşımı derken Beşiktaş’ta kıyıya yakın oturanların kullandığı bir ulaşım aracından bahsetmiyoruz. İnsanları özellikle raylı sistemle kıyıya getirip sonrasında denize aktarmak, karşıya geçerken köprüyü kullanmaları değil vapur hatlarını kullanmalarını sağlamak istiyoruz. Aynı yakadaki ilçeler arasında kıyıya paralel deniz hatları açmaya çalışıyoruz. Tüm toplutaşımanın sadece yüzde üç buçuğu deniz ulaşımıyla sağlanıyor. Biz bunu kısa vadede iki katına çıkarmak istiyoruz. Yeni iskeleler kurmak, yeni hatlar açmak, talepleri değerlendirmek istiyoruz.

***

Otobüs kredisi ülkenin borcunu artırıyormuş

İBB Ulaşımdan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir de İstanbul gibi büyük ve kalabalık kentlerde ulaşım için tek çözümün metro ve raylı sistem projelerinden geçtiğini belirtiyor.

Önceki belediye yönetimlerinin İstanbul’un ulaşım sorunu karşısında yaptığı hatalar neler?
İstanbul gibi şehirlerde ulaşım raylı sistemle olur. Ancak geçtiğimiz yıllarda hep yatırım karayoluna yapılmış ve raylı sisteme gerekli yatırım yapılmamış. Yaptığınız her yol, her köprü kendi trafiğini yaratır. Dolayısıyla temel hata da burada.
Geçen yıllarda raylı sistemlere başlanmış ama ilerletilememiş. Bir günde yedi tane metro hattının ihalesi yapılmış ama bir bölümü hiç başlamamış, bir bölümü durmuş, bir bölümü ise yavaş yavaş ilerlemiş. Çünkü finansman bulamamışlar. İstanbul’un her tarafına çok yüksek katlı binalar yapılmış ama ulaşım yine planlanmamış. Çok katlı binalar da trafik yükünü artırmış.

300 otobüs alımı için kullanılacak kredi geçen yılın kasım ayından beri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayını bekliyor. Hangi gerekçeyle kredi talebiniz onaylanmıyor?
Kasım ayında 300 otobüs alımı için gönderdiğimiz yurtdışından kredi kullanma talebi hâlâ Ankara’da onay bekliyor. Neden onaylanmadığını sorduğumuzda, ‘hiçbir belediyeye kredi kullanım izni vermiyoruz. Ülkenin ekonomisi kötüye gidiyor ve kullandığınız krediler ülkenin borcunun yükseltiyor’ deniyor. Gerekçe bu, inanırsanız tabii…

KAYNAKLARIMIZIN KESİLMEMESİ LAZIM

Minibüslerin İstanbul’un ulaşım sistemine entegre olması mümkün mü?
Üç yıl içerisinde tüm minibüsleri İstanbul Kart sistemine sokmak istiyoruz ama bunun İBB’ye maliyetleri var. Bütçe sorunları nedeniyle bekliyoruz ve bütçemizde pay bulduğumuzda yapmak istediğimiz ilk projelerden biri de bu. Minibüslerin sisteme entegre olması düzensizliği ortadan kaldıracak. 65 yaş üstünün ücretsiz kullanımı ve öğrenci indirimi gündeme gelecek ve bunun sübvanse edilmesi lazım, bunun için de kaynak lazım. Yani özetle bu projelerimiz için kaynaklarımızın kesilmemesi lazım.

Ulaşıma dair değinmek istediğiniz başka bir konu var mı?
Bir toplantı için Atatürk Havalimanı’na gittim ve çok üzüldüm. Atatürk Havalimanı’nı bugün yapmaya kalksanız 3,6 milyar avro harcamanız gerekiyor ve buranın içinde raylı sistem de var. Siz içinde raylı sistem olan bir havalimanının kapısını kilitleyip kuzeye raylı sistem olmayan bir havalimanı yapıyorsunuz.
Atatürk Havalimanı’na yapılan hastane oradan kalkarsa o havalimanı çok güzel işler. Hâlâ bir şey kaçmış değil. Biz havacılık uzmanlarıyla da konuştuk, bu kentte üç tane havalimanı aynı anda işletilebilir.

***

megakentin-ulasimini-yonetenler-birgun-e-konustu-yatirimi-metroya-degil-karayoluna-yapmislar-921263-1.

Şirketin adı URAY olacakmış

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın İstanbul’da yapımı devam eden iki metro hattını İBB’ye devretmeme hazırlıkları tam hız sürüyor. Ulaştırma Bakanlığı’nın yapımı devam eden 37,5 kilometre uzunluğundaki 9 istasyonlu Gayrettepe-Havalimanı ile 31,5 kilometre uzunluğundaki 7 istasyonlu Halkalı-Havalimanı metro hatlarını işletmek için kuracağı şirketinin adının URAY olacağı iddia ediliyor. Ayrıca bakanlığın şirket adı olarak seçtiği Uray kelimesinin eski dilde "belediye" anlamına gelmesi de dikkat çekti. Şirketin AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla kurulacağı belirtiliyor. Ulaştırma Bakanlığı’nın yeni metro logosu olarak duyurduğu ve tepkilere neden olan 'U' simgesinin de aslında kurulacak olan URAY Şirketi’nin simgesi olduğu öne sürülüyor.