Artık vallahi de billahi de sıkıldım, daraldım, yoruldum. Cem Uzan gibi cukkamız da yok ki kaçalım gidelim. İyice serseri oldum haliyle bahar da geldi. Seçimler meçimler derken her şeyi birkaç kere saymadan yapamaz hale geldim. Bakkalın verdiği para üstünden, kendimden büyüklere kadar her şeyi bir kaç kere sayıyorum. Ancak öyle emin olur gibi oluyorum. İşin […]

Artık vallahi de billahi de sıkıldım, daraldım, yoruldum.

Cem Uzan gibi cukkamız da yok ki kaçalım gidelim. İyice serseri oldum haliyle bahar da geldi. Seçimler meçimler derken her şeyi birkaç kere saymadan yapamaz hale geldim. Bakkalın verdiği para üstünden, kendimden büyüklere kadar her şeyi bir kaç kere sayıyorum. Ancak öyle emin olur gibi oluyorum. İşin güzeli iyice kafayı yedik ya, hiçbir şeye inanmıyoruz. Birisi bi şey yapıyor, hemen ona da laf ediyoruz.

Memleketçe komple bozulmuş gibiyiz. Sanki buzdolabında çok uzun süre kalmış ve bozulmuş bir ürün gibiyiz. İçimiz geçmiş, ruhumuz ölmüş, yaşama şevki kalmamış.

Ya ben de kayyumların yaptırdığı duş odaları gibi odalar yapmak istiyordum. Çalıştığım yerde terliyorum haliyle şimdi bir duş odası fena olmazdı. Bir yandan da kayyumu ve politikacıyı da anlamak lazım. Haliyle erkek bireyler olduklarından içleri kıpır kıpırdır. Halkına o biçim davranan, cinsellik anlamında kime nasıl davranmaz ki? Adamların durumunu da düşününce duş odaları giderek daha da anlamlı hale geliyor. Sonuçta cinsellik yaşamak isteyen bir kayyum, cinselliğini sağda solda yaşasa, kamerası var, kandırılanı var, osu busu var mutlaka görüntülenir. Bir de gazetelerde de ‘Kayyum bize kayyum’ diye başlıklarla kendisinden ve kötü kelime oyunlu mizahtan tiksindirilir. Garibo kayyum tenselliğini en temiz en saf haliyle yaşamak isteyince, ister istemez makamına özel bir mekan yaptırmak zorunda kalıyor maalesef. Adamlara da o kadar şey etmemek lazım. Sonuçta kendi parası da değil, sapla belediyeye, sapla vatandaşa. Sonra yine hobi olarak saplarsın canımın içi.

İnternetten ünlü olanların internette rezil olmasına şaşırmak o kadar da şaşırtıcı olmamalı. Ablan sıvaz bebeğim lafıyla ünlenen bir ünlümüz istemeden bir görüntü paylaşmış. Uçağın tuvaletinden bir takım takılmacalar… 3 milyon takipçisi olan hesapsan aman dikkat edeceksin. Neyse ne, herkesin başına gelebilir böyle şeyler deyip geçeceğiz ama tam da bilemiyorum. İnternet fenomuz ‘Görüntüler benim değil’ dese de aksesuarları filan aynı bizim fenomuzunkilerle aynı başka bir birey herhalde. Ya uçağın tuvaletinde neden böyle bir solo heyecan fırtınası yaşandı acaba?

Bir diğer haberde de iki tane çok güzel ünlümüz var, bunlar Allah’ın özene bezene yarattığı bir çift. İkisi de güzel, ünlü, güzel ve ünlü. Bunlar ayrılınca kadın bireyin Instagram hesabına 250.000 kişi çöreklenmiş. Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin… Bizim ülke de açlık konusunda iddialı biliyorsunuz. Bedava dağıtılan künefe kazanına kendini atandan, bedava keyif çayı alacağım diye kavga edenine herkes burada. Açlığın kaynağı neydi gerçekten? Aç olmak, aç kalmak neden oluyordu?

Ülkemizin en çok takip edilen, imrenilen ve sitem edilen kadınlarından birine geçiyoruz. Bu bireyimiz de şimdi bir kitap çıkartacakmış. Büyük ihtimalle bir ‘Hayalet yazar’a verilmiştir bu iş. Açıkcası sabahtan akşama partiden partiye, festivalden festivale koşan bu güzel ve ünlü kadın bireyimizin yazacağı kitabı merak etmeden edemiyorum. Büyük ihtimalle tahmin ettiğim gibi partiler ya da ortamlardan bahsetmeyecek bu kitap. Hatta sağlıklı beslenme üzerine bile olabilir. Çünkü partilemeyi öğrenmemiz gereken insanlardan sağlıklı beslenmeyi öğrenmemiz bizim için de en doğrusu olur. Bol kazançlar dilerim herkese.

Önümüzdeki haftaya kadar hayatta kalın, güzel günler gelecek.

Hayattaki her günümüz en güzel günümüz olsun.