AKP’li Melih Gökçek döneminde hazırlanan ‘Ankara Çevre Düzeni Planı’nı inceleyen bilirkişi, planın “kamu yararına ve şehircilik ilkelerine aykırı” olduğu görüşünü bildirdi

Melih Gökçek’in planı kamu yararına aykırı

BİRGÜN/ ANKARA

Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı'yken görevden alınan Melik Gökçek tarafından 2017'de hazırlanan 1/100.000 ölçekli Ankara Çevre Düzeni Planı’na karşı TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu (İKK) tarafından açılan davada bilirkişi incelemesi tamamlandı.

İKK tarafından yapılan açıklamada, “Bilirkişiler planın onaylanmasına ilişkin Büyükşehir Belediyesi’nin 13 Ocak 2017 tarih ve 116 sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada, 9’uncu İdare Mahkemesi Başkanlığı’na sundukları raporda, ‘1/100.000 Ölçekli 2038 yılı Çevre Düzeni Planı’nın imar mevzuatına, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı görülmektedir’ görüşünü bildirmiştir” denildi.

HER BİR TARAFI YANLIŞ

Bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporda plana ilişkin şu tespitler var:

► Plan katılımcı olmayan, kamuoyuyla paylaşılmayan, telafisi güç zararlara yol açan, ulaşım temelinde çözümler üretmeyen, çizim tekniği bakımından hatalı, planlama mevzuatına aykırı.

► Planın hazırlanması sürecinde meslek odaları, sivil toplum örgütleri gibi kimi paydaşlar sürecin dışında tutuldu.

► Planın askı sürecinde plan raporu plan ile birlikte askıya çıkarılmadı. Planın aleniyetinin sağlanamaması mevzuatın ilgili hükümlerine aykırılık taşıyor.

İLKELERE UYGUN DEĞİL

► Plan ‘önemli karayolu önerileri getiriyor, gerekçeleri genel geçer ifadeler taşıyor ve Plan Raporu’nda konuyla ilgili verilen açıklamalarla da çelişiyor. Verilen ulaşım kararlarının tam olarak Ulaşım Ana Planı ya da başka bilimsel araştırmadan temellenmiyor. Karayollarının geçtikleri güzergâhları ve bağlantıları üzerinde önemli nüfus baskısı yaratacaklarının açık olduğu görüşüyle şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı görülüyor.

► Uluslararası öneme sahip sulak alanlardan olan bu alanlara olası etkileri bilimsel olarak irdelenmedi. Mogan ve Eymir Havzası örneğinde olduğu gibi ekolojik değerlere yaklaşımda hassasiyet gösterilmemesi nedeniyle mevzuat hükümlerine, planlama ilke ve esaslarına ve kamu yararına aykırı nitelik taşıyor.

► Nüfus projeksiyonu bilimsel gerçekleri yansıtmıyor. Yaklaşık iki katı nüfusa yetecek yerleşim alanının planda mevcut konut alanı olarak gösterilmesi durumunun planlama teknikleri ve şehircilik esasları açısından uygun değil.