Google Play Store
App Store

DEM Parti Milletvekili Meral Danış Beştaş, yeni anayasa tartışmaları hakkında konuştu. Erdoğan'ın "TBMM'de anayasa tartışmalarında bulunmayacağını" söyleyen Beştaş, "Anayasa değişikliğini bir kişi üzerinden tartışmak, 'Ben seçimi kaybedeceğimin kabulüdür'" dedi.

Kaynak: Haber Merkezi
Meral Danış Beştaş: Anayasa değişikliğini bir kişi üzerinden tartışmayı doğru bulmuyoruz

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili ve Halkların Demokrasi Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş, mevcut süreç ve 'yeni anayasa' tartışmalarına ilişkin konuştu.

Medyascope'tan Ruşen Çakır'a konuşan Beştaş, CHP lideri Özgür Özel'in "Erdoğan ile menemen bile yapmam" sözlerini eleştirerek AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'anayasa görüşmeleri masasında olmadığını' şu sözlerle savundu:

"Anayasa değişikliğini bir kişi üzerinden tartışmak, 'Ben seçimi kaybedeceğimin kabulüdür'. Erdoğan ile değil anayasa değişikliği çalışmalarını TBMM yapar, onunla tartışılmıyor. Elbette onun partisi de var ama anayasanın demokratik olması için çalışmalar TBMM ile de sınırlı kalmamalı. Ancak bu konuda önce yol temizliği yapılmalı."

Beştaş, süreçle ilgili tartışmaların Erdoğan üzerinden yürütülmesini de 'haksızlık' olarak gördüğünü vurguladı ve ''Bu kadar önemli bir meseleyi sadece Erdoğan'ı yeniden seçtirtme üzerinden tartışmak tarihe haksızlık. Kürt meselesi bu tartışmalardan daha büyüktür'' dedi.

"CUMHUR İTTİFAKI'NI O KULTUKLARA BİZ OTURTMADIK"

Beştaş, barışa giden yolun da demokrasiden geçtiğini de söyledi. Meral Danış Beştaş, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Bir ülke nüfusunun yaklaşık dörtte birinin ‘eşit ve özgür değilim’ dediği bir Türkiye demokratik olabilir mi? İşte biz diyoruz ki ‘barış demokrasisiz’ olmaz. Biz demokrasi mücadelesini en fazla veren, en çok bedeli ödeyen bir geleneğin temsilcileriyiz. Şu anda bu eleştiri yapanlara bazen dinlerken acı acı gülüyorum. Sanki biz hiç tutuklanmadık, hiç işkence görmedik, hiç öldürülmedik, hiç katliamlar yaşamadık. Hiç cezasızlık politikasıyla ödüllendirilmedik. Biz bunları yaşayanlarız. Bu nedenle demokrasinin ne anlama geldiğini tabii ki gayet iyi biliyoruz. Biz şu anda Adalet ve Kalkınma Partisi’ni ya da MHP, Cumhur İttifakı olarak söylüyorum, biz tayin etmedik ki onları. Biz onları o koltuklara oturtmadık. Onlar muhataplar, çünkü seçilmişler. Onlar doğal temsilciler. Biz tam tersine bütün muhalefetin de bu sürecin içinde olması gerektiğini savunuyoruz.”