Festival Bienal Oyuncu İhracı Doğa Felaketi Televizyon da Yeni Sezon Açılışı Seçim Uluslararası Çağdaş ve Modern Sanat Fuarı Artinternational Şehit Dolar Düğün Ölüm . . . Boşlukları doldurunuz.

Merhaba Banksy!

> EZGİ ÇELİK e.ezgicelik@gmail.com

Ülkemiz de bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilecek Çağdaş Sanat Fuarı Artinternational’ ın konuklarından biri, duvar resimleri ile ünlü sanatçı Banksy. Çevreye duyarlılığı ve savaş karşıtı düşünceleriyle ünlü sanatçının duvar resimleri, yoruma açık. Fakat genelde ortak bir Banksy dili yakalanıyor ve sanatçının niyeti de netleşmiş oluyor. Buna odaklandığımız da, bu yıl bize konuk olmasında ki niyeti de anlamaya çalışmak gerekir. Fuar organizatörleri ne niyetle bu atılımı yaptı bilinmez. Ama sanatçının eserleri ile ülkemizin ortak noktaları ilgiye değer. Örneğin en ünlü işlerinden birinde, herkesin mutlaka saklayacak bir şeyi olduğuna işaret eder Banksy ve hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığına. Bir diğer işinde ise, savaşta silah dışında bir şeyler kullanılabileceğine dikkat çeker. Silah yerine fikir kullanmanın, dahiyane ve kansız olabileceğini savunur.

Silah yerine fikir! Şu an ki gündemimize ne kadar uygun, ama bize ne kadar uzak!

Bağırıyoruz yahu! Dehşet içinde izleyip, çığlıklar atıyoruz. Yardım istiyoruz. Yardım ediyoruz. Ne istediklerini anlamaya, ortak bir yol bulmaya, hak ve özgürlüğün kabulü için çabalıyoruz. Ve bunu Banksy’ e selam yollayarak yapıyoruz. Fikir üstünden. Fikirleri yazmak, paylaşmak üstünden. Anlayın diye bağırırken, bir daha anlatıyoruz. Anla, sen de anla. Okuduğun şeyin içindeki isyanı duy. Sen hayal et. Hayal et! Adamı isyandan düz duvara tırmanırken hayal et. Çatılar da çığlıklar içinde hayal et. Elinde mikrofonu, şarkısını söylerken sanatçı, sen, hayal et. Dünyanın en naif sözü belki işittiğin ama onda ki, sele kapılıp gidenleri sen hayal et. Sanata boğulmuş gibi duran şehirde, sanatçının içini sen hayal et. Hergün bir ‘garip’ insan tarafından dinlediği ‘kan’ haberlerini, nasıl resmetsem diye beyni yanan ressamını sen hayal et. Müthiş festivallere heyecanlanıp, Bienaller de şakıyacak olan sanatçının, konuk gelmiş yabancı sanatçılara imrenişini hayal et. Seninki, gördüğü baskıdan, sosyo- ekonomik halini bile unutmuş bir vaziyette. İş yapamaz hale gelmiş. Sahneye çıkıp oyun oynayamaz, ihraca maruz kalıp, sesini yükseltemez halde. Sesini yükselttiğinde, arkasında kimseyi bulamaz halde. Hakkı yenmiş, işinden atılmış, resmi sansürlenmiş, konseri iptal edilmiş. Sıkışmış kalmış halde.

En ağırı sıkışıp kalmak. Üretememek, çalışmaktan vazgeçmek, yolunu değiştirmek ya da öylece durmak, durup bakmak. Hepsi kabul edilebilir. Delirmeden, karşındakini de delirtmeden yaşanıp, geçilebilir. Ama sıkışıp kalmak! Bir insanı delirtebilir, delilik alametleri baş gösterebilir. Sahneye çıktın örneğin. Attın adımını, oynuyorsun oyununu. Arkasında değilsen oynadığın rolün, söylediğin sözün, soğuk terler baş gösterir sahnede. Çare aranmalıdır hemen. Çare oyuncunun fikren ve zikren kendini savunmasıdır. Gel gör ki kendini savunan oyuncular bir süre sonra tepki çekmeye, daha da ilerisi işlerinden olmaya başlarlar. Başlarına gelen olay da yalnız olduklarını da çok sonra idrak eden bu insanlar, evlerinin yolunu tutarlar. Acaba neden herkes çekilmişti? Bu yalnızlık niyeydi? Derken evine varan olay kişisi, yeni sezon televizyon işlerinden birini izlemeye koyulur. Kafayı dağıtmak iyi gelecektir. Ekranda kimliği belirsiz bir takım insanların, kendi mesleğini, neredeyse elinden aldığını görünce bunun iyi bir fikir olmadığını düşünür. Hem de bu ‘atılmış’ gününde. Başka kanal seçeneklerini düşünmez bile, ‘kan ve seçim’ adlı dizi sezonun en kötü yapımıdır çünkü. En iyisi ailecek sokak keyfi olacaktır. Dışarı çıkılır ve uzunca bir sahil yürüyüşü sonunda eve geri varılır. Kafa da hep sorular! Yahu nerededir bu insanlar? Herkes mi koalisyona karşıdır? Yoksa bunlar hep dolar artışından mıdır? Saçmalar. Uyur.

Sevgili Banksy,
Sonunu sana ithaf ettiğim bu mektubumda, kafamızın bu karışık günlerinde, ‘yetteeeeer’ çığlıklarımızı duymanı umarak, senin bir eserinle sana selam yollamak isterim.

“Umut her zaman vardır.” Küçük kızın elindeki küçük kırmızı balondan herkese hayal et, Banksy.