Almanya Başbakanı Angela Merkel, koronavirüs salgınına yönelik açıklamalarda bulundu. AB’nin kuruluşundan bu yana en büyük sınavla karşı karşıya olduğunu ifade eden Merkel,  Avrupa’nın krizden güçlü şekilde çıkmasının tüm ülkelerin çıkarına olacağını kaydetti

Merkel karantinadan sonra ilk basın toplantısını yaptı: Söz veriyorum koşullar elverince her şey normale dönecek

Egehan Ünlü – Berlin

Almanya Başbakanı Angela Merkel doktorunda koronavirüs tespit edilmesinden sonra 2 haftalık karantinaya girmişti. Yapılan testlerin negatif çıkması üzerine karantina sonlandırıldı. “Korona kabinesi” toplantısı sonrası kameraların karşısına geçen Merkel’in yaptığı açıklamalar şöyle:

Güçlü Avrupa Güçlü Almanya Demek

Merkel , Avrupa Birliği’nin kuruluşundan beri en büyük sınavı verdiğini ve bu sınavın da daha güçlü bir Avrupa’yla verilebileceğini söyledi. Merkel Almanya’nın durumunun iyi olmasının şartının Avrupa’nın iyi bir durumda bulunması olduğunu da vurguladı.

Merkel, ortak bir para birimini kullanan ülkelerin birbirine daha da bağlı olduğunu, Euro’nun güçlü tutulması için de maliye bakanlarından öneriler talep ettiklerini söyledi. Alman Maliye Bakanı’nın önerileri ise Avrupa İstikrar Mekanizması, Avrupa Yatırım Bankası Kredileri ve SURE adı verilen Avrupa çapında uygulanacak bir kısaltılmış iş ödeneği finansmanını kapıyor. Ancak Merkel enstrümanlara İtalya, Fransa ve İspanya’nın talep ettiği Korona Bonolarını (Coronabonds) dahil etmedi. Birden çok Euro ülkesinin ortak imzalaması öngörülen bu bonolar, Güney Avrupa’daki ülkelerin; Almanya gibi kredibilitesi yüksek ülkelerden yararlanarak düşük faizli kredilere erişimini kolaylaştırıyor. Böylece de bu ülkelerin borçlanma maliyetleri azalıyor. Ancak Almanya, Avusturya ve Hollanda; diğer ülkelerin borçlarından sorumlu tutulma ve bu enstrümanın kalıcılaşması endişesiyle fikre sıcak bakmıyorlar.

Maske Tedariki Gündemden Düşmüyor

Merkel tıbbi koruma malzemelerinin üretiminde Almanya ve Avrupa’nın Asya pazarından bağımsızlaşması gerektiğini ve bu konuda adımlar atılmaya başladığını söyledi. Bu kapsamda AB’deki ülkeler kendi üretim kapasitelerini test edecek ve üretimle ilgili ilk adımlar atılacak. Avrupa devletleri bu kapsamda yatırımcılara birlikte veya bireysel olarak satın alma garantisi sağlayacaklar. Korona kabinesi yerel maske üretimi konusunu Perşembe günü tekrar detaylı olarak ele alacak.

Maske konusunda, değişik uzmanların maskeye yaklaşımının dönüştüğünü, kendilerinin de bu dönüşüme kafa tutmayacaklarını bildirdi. Böylece Almanya’da şimdiye kadar reddedilen maske mecburiyeti uygulaması muhtemelleşti. Merkel maskede önceliğin sağlık ve bakım sektöründeki personelde olduğunu da sözlerine ekledi. Almanya’da hükümetin koronayla ilgili yöneltilen en önemli eleştiri maske ve koruma malzemesi tedariği yetersizliği ile ilgili.

Bunun dışında Almanya’da şirketlere verilen KfW kredilerinin devlet garantisi oranının da %90’dan %100’e çıkarılması kararlaştırıldı. Daha önce bankaların yüz çevirdiği şirketler bu kapsamda 800.000 Euro’ya kadar kredi kullanabilecek. Kredilerin risklerini ise devlet üstlenecek.

Çıkış Senaryoları

Merkel salgın ile ilgili kısıtlamaların ne zaman sonlanacağı ve normale dönüş (Exit) ile ilgili soruya ise uzun süre unutulmayacak bir cevap verdi: ‘’Toplumsal hayatı eski haline nasıl döndüreceğimizle ilgili gece gündüz düşünmeyecek olursak kötü bir hükümet oluruz. Ancak bu geri dönüşün tarihini şimdiden belirlersek de ben, kötü bir başbakanım demektir.“

Merkel normale geri dönüş ile ilgili düşüncelerin temelinde sağlığın yattığını, önlerinde İçişleri Bakanlığı’nın hazırlattığı gibi birçok senaryo olduğunu ve bunları değerlendirdiklerini bildirdi. Yine de yapılacak hafifletmelerin adım adım gerçekleşeceğini, uzun bir süre daha salgınla beraber yaşanacağını vurgulayan Merkel, çıkış senaryolarıyla ilgili tıp, iktisat ve sosyoloji alanlarından uzmanların birlikte çalışacağını da sözlerine ekledi. 19 Nisan’dan önce ise alınan kararlarda değişiklik olmayacağını, bu tarihe kadar kısıtlamaların olduğu gibi devam edeceğini de bildirdi.

Başbakan Merkel açıklamasının sonunda koşullar elverir elvermez de normale dönüleceğinin sözünü verdi. Ancak kriz sonrası hayatın, öncesinden nasıl farklılaşacağını şimdiden öngörmek zor görünüyor.