ODTÜ Rektörlüğü’nün iptal ettiği törenler konusunda geri adım atmaması üzerine önce yarın bir etkinlik ardından alternatif mezuniyet düzenlenecek. ODTÜ bileşenleri ODTÜ geleneğine sahip çıktıklarını ifade etti.

Mesele sadece mezuniyet değil
ODTÜ’de öğrenciler mezuniyet törenlerinde açtıkları pankartlarla gündem olmuştu. (Fotoğraf: Evrensel)

Mustafa KÖMÜŞ

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Rektörlüğü’nün her yıl Devrim Stadyumu'nda düzenlenen mezuniyet törenini "güvenlik" gerekçesiyle iptal etmesi kararına karşın öğrenciler, mezuniyet töreninin her yıl yapıldığı gibi yapılması talebinden vazgeçmiyor. Öğrenciler, mezuniyet töreninin tüm fakültelerin öğrencileri için aynı gün ve saatte ODTÜ Devrim Stadyumu'nda düzenlenmesini istiyor. ODTÜ Rektörü Verşan Kök'ün, bu yılki törenin 2-5 Ağustos tarihleri arasında fakülteler bünyesinde ayrı günlerde yapılması kararına karşı öğrenciler, yarın saat 10.00’da Rektörlük önünde bir araya gelecek.

Mezuniyet törenini iptal kararının ardından ODTÜ öğrencileri, “ODTÜ Mezuniyetinin yeri Devrim’dir. Demokratik bir ODTÜ, özgür bir gelecek için Devrim'den de mezuniyetten de vazgeçmiyoruz” diyerek sosyal medya kampanyası düzenledi ve düzenledikleri forumlarda tepkilerini dile getirdi. Rektörlüğün aldığı karara karşı bütün bölümler, mezuniyetin Devrim Stadyumu'nda yapılması isteklerini kamuoyuna açıkladı. Yarın rektörlük önünde toplanacak öğrenciler, mezuniyet töreninin aynı gün Devrim Stadyumu'nda yapılması isteklerini tekrarlayacak. Rektörlüğün 6 Ağustos'a kadar kararından vazgeçmemesi durumunda ODTÜ öğrencileri alternatif mezuniyet töreni düzenleyecek. BirGün'e konuşan akademisyen, mezun ve öğrenciler rektörlüğün kararından dönmesi gerektiğini vurguladı

ODTÜ GELENEĞİ SALDIRI ALTINDA

ODTÜ Araştırma Görevlisi, Eğitim Sen Üyesi Burcu Sarı konuya ilişkin şunları söyledi: “Üniversitelerin çeşitli gelenekleri var. ODTÜ de bu anlamda tarihi gelenekleri olan bir üniversite. Sadece meslek edinme yeri olarak görmüyoruz üniversitelerimizi. Bütün bu geleneğe bir saldırı var. Sadece bizim üniversitemizde değil, bunu Boğaziçi’nde de görüyoruz. Dolayısıyla mezuniyet meselesi sadece mezuniyet değil ODTÜ’nün geleneklerine sahip çıkma mücadelesinin parçası.”

“Her ODTÜ mezunu mezuniyetini Devrim Stadı’nda yapmak” ister diyen Sarı şöyle devam etti: “Yarın da ‘bu bizim hayatımızın en güzel anıydı, günüydü biz buna sahip çıkıyoruz’ diye bir uyarı buluşması olacak rektörlük önünde. Eğer bu yapılanlardan sonra rektörlük geri adım atarsa 6 Ağustos öğrencilerin koyduğu alternatif mezuniyet olmaz. Umuyoruz ki 30’undaki buluşmadan sonra rektörlük devrim sizindir mezuniyet sizindir der, herkes rektörlüğün belirlediği günde buluşur. Çünkü her ne kadar alternatif mezuniyetler yapılsa da insanlar aileleriyle birlikte geliyor, binlerce insan oluyor. Dolayısıyla biz tabi ki resmi mezuniyet olmasını istiyoruz birazcık aslında orayı zorlamak için bir ön adım gibi bir şey yarın.”

REKTÖR ODTÜ’YE ZARAR VERİYOR

“Rektör mezuniyet törenini iptal etmediği görüşünde” diyen ODTÜ Mezunlar Derneği İkinci Başkanı Nadir Avşaroğlu ise şunları aktardı: “Devrim Stadı’nda mezuniyet 80’li yıllardan bu yana bir ODTÜ geleneğidir, o zamanlar pankart yoktu, ama şimdilerde pankart var. Daha görsel, daha güncele dökülen toplumun kültürel, sosyal yaralarına temas eden bir şekle dönüştü. Biz de bunu mezunlar olarak destekliyoruz. Rektörlük hariç ODTÜ’nün tüm bileşenleri bu alınan karara karşı. 38 tane bölüm var, 38’i de deklarasyon yayımladı, mezuniyetin ODTÜ geleneklerine uygun yapılması gerektiğini söyledi. Biz 13 tane mezun derneği 3 tane de yurt dışındaki dernek olarak ODTÜ geleneklerine uygun olarak yapılmasını söyledik. 106 tane ODTÜ öğrenci topluluğu var tamamı da mezuniyetin geleneksel şekilde yapılmasının arkasında. Rektörlük hâlâ ayak diretiyor. Öğrenciler yarın rektörlüğün önünde bir basın açıklaması, bir şölen, halaylar şovlar yaparak rektör ikna edilmeye çalışılacak. Eğer bu yapılmaz ise 6 Ağustos Cumartesi günü o bildiğimiz klasik pankartlı geçiş öğrenciler tarafından yapılmaya çalışılacak. Ümit ve arzu ediyorum ki öğrencilerimiz polisle karşı karşıya gelmesin, aileler mezunlar polisle karşı karşıya gelmesin, rektöründe böyle bir şey yapmasından imtina etmesi gerektiğini düşünüyoruz.”

Verşan Kök’ün ODTÜ geleneklerine çok zarar verdiğini söyleyen Avşaroğlu “Sadece biz söylemiyoruz, rakamlara baktığımız zaman ilk 300 üniversite içinde gözüküyordu. ilk 500’de dahi ODTÜ gözükmüyor. Akademik kalitenin düştüğü kanaatindeyiz, araştırmaya gerekli önem verilmediği kanaatindeyiz öğrenciler mezunlar akademisyenler olarak bunu hep dile getiriyoruz. Verşan hocanın üniversiteye gerçek manada zarar verdiği kanaatindeyiz en son örneği de bu mezuniyet günü olacak herhalde ama öğrenci, mezun ve akademisyenler olarak kararlıyız biz bu mezunlar gününü geleneksel şekliyle kutlamak istiyoruz” dedi.

VERŞAN KÖK BİZİ ENGELLEYEMEYCEK

ODTÜ İngilizce Öğretmenliği 4’üncü sınıf öğrencisi Mert Aydoğan ise şunları söyledi: “ODTÜ’nün belli bir geleneği var. O yüzden mezuniyet sadece öğrencilerin bir talebi olması açısından değil, aynı zamanda ODTÜ’nün kökü olması açısından da önemlidir. ODTÜ’nün kökü her zaman devrime dayanır. ODTÜ’nün kökü ve geleneği her zaman Denizlere, Ertuğrul Karakayalara, Sinan Cemgillere, Yusuf Arslanlara, Ulaş Bardakçılara ve bunların ışığına dayanır. Onlar ne kadar bizim kökümüzü kesmeye çalışsalar da bizi bu kökten koparamayacaklar. Bizler üniversiteli gençler olarak devlet tarafından bize karşı sürekli artan bu saldırılara, baskılara karşı başımız aşağıda gezmedik. Her zaman ses çıkardık çünkü bu ülkenin umudu biz gençleriz. Tüm bu baskıcı, yasakçı uygulamalara karşı mücadele etmeyi kararlılıkla sürdüreceğiz. Verşan Kök’ün dedikleri bize engel olamayacak. Ülkeyi onların karanlığına, kuşatmasına teslim etmeyeceğiz.”

Öğrenciler ve mezunlar olarak yarın protesto düzenleyeceklerini ifade eden Aydoğan “O kökten yetişen, o mücadele geleneğinden gelen insanlar bunu planladı. Hem mezunlar hem öğrenciler hem de ODTÜ işçileri el ele kayyum rektöre ve tüm baskı ve yasaklarına karşı ODTÜ geleneğine sahip çıkıyorlar. Mezuniyetteki pankartlar öğrencinin çıkaramadığı sesidir. Bu ülkenin kötü gidişatına bazen esprili ve bazen de irdeleyici bir dilde dur demesi, şikayet ve taleplerini, ülke hakkında endişelerini duyurduğu yerdir” diye konuştu.