‘Mesopotamia’ ile tarihe yolculuk
Müzisyen Erkin Arslan, ‘Mesopotamia’ adlı çalışması ile UNESCO tarafından Dünya Mirası Kalıcı Listesi’ne alınan Göbeklitepe’yi müziğinde yaşatıyor. Arslan, Göbeklitepe için “Tarihi köklüce değiştiren bir keşif oldu. Herkesin orayla ilgili bir şeyler yapması gerektiğini düşünüyorum” diyor.
Yıllarca sektörün mutfağındaydınız. Bu mutfaktan çıkmaya nasıl karar verdiniz, kariyer sürecinizi biraz anlatır mısınız?
Yaklaşık 20 yıldır profesyonel olarak reklam ve film müziği üretiyorum, eş zamanlı olarak yıllarca sahnede piyanist olarak Sezen Aksu, Ajda Pekkan, Sibel Tüzün, Emre Altuğ gibi isimlere eşlik ettim. 2018 yılının mayıs ayında ilk single çalışmamla artık mutfaktan çıkmaya karar verdim ve kendi şarkılarımı seslendirmeye başladım. Günümüze dek 5 adet single çalışmam oldu. Bunlardan biri enstrümantal olan Mesopotamia ve biri Sezen Aksu, Uzay Heparı ortak çalışması olan, daha önce Levent Yüksel’in seslendirdiği ‘Kadınım’ single çalışması ve 3 adet sözü müziği bana ait eser oldu.
‘Mesopotamia’nın hikâyesi nedir?
Mesopotamia askerliğimi Mardin’de yapmam ile başladı. O bölgenin eşsiz güzelliklerine şahit oldum ve bunun akabinde müzikal olarak o bölgeyi tasvir etme isteğim ile ortaya çıktı. Hep düşündüğüm bu olay Göbeklitepe’nin keşfiyle birlikte zirve yaptı ve sonuçta enstrümantal olarak oraları anlatmaya ve bir nebze de olsa kültür turizmine katkıda bulunmak için böyle bir eser ürettim.
YİNE BİR DÖNEMİ ANLATACAĞIM
Göbeklitepe sizi nasıl etkiledi?
Göbeklitepe bildiğimiz, yıllardır öğrendiğimiz tüm tarihi köklüce değiştiren müthiş bir keşif oldu. Hâlâ insanların tam anlamda algılayabildiğinden emin değilim. Kültürle tarihle ve sanatla ilgili herkesin orayla ilgili bir şeyler yapması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca turizm açısından ülkemizin hatta dünyanın en değerli yerlerinden biri olduğunu düşünüyorum.
Bir tarihi, kültürel mirası enstrümantal bir anlatımla tasvir etmek zor oldu mu? Bu süreçte tereddütleriniz var mıydı?
Uzun yıllardır film ve görüntü üzerine müzik ürettiğimden dolayı enstrümantal tasvir benim için çok zor oldu diyemem. Hiç tereddüt etmeden içimden geldiği gibi keyifle çalıştığım bir süreç oldu ve Mesopotamia eserimin İstanbullu Gelin dizisinde de kullanılmasıyla birlikte tahmin etmediğim şekilde geniş kitlelere ulaştım.
Yeni projeleriniz var mı?
Şu an kayıt sürecinde olduğum ve eylül sonu ya da ekimin ilk haftasına yetiştirmek istediğim yine enstrümantal ile bir dönemi anlatmaya çalışacağım. Türk sineması ile ilgili bir eser üzerinde çalışıyorum ve çok heyecanlıyım. Onun akabinde sözü ve müziği bana ait olan biraz daha pop tarzında bir eser ile karşınızda olacağım.