Rock Off, 4 yıldır ayakta. Bu yıl Napalm Death ve Bloodbath ve Amon Amarth gibi devleri ağırlayacak. Fakat kadrosunu görünce beğendiğiniz veya yerdiğiniz festivaller nasıl ortaya çıkıyor bir fikrimiz var mı? Organizatör Onur Sabuncu’ya sordum

Metalci Don Kişot

Onu yıllar önce tanıdım. Tanıştığımızda ikimiz de mesleklerimizi icra ediyorduk. Sadece yaşlarımız daha küçüktü. Yıllarca etkinlikten etkinliğe görüştük, öncesinde konuştuk. Çok dertleşmedik, birbirimize işlerimizden yana dert yanmadık ama hep bildik zorlukları. Hani geçen yazılarımın birinde organizatörlerin “Sıfıra sıfır çıksak kârdır” dediğini yazmıştım ya. O zorlukları yaşamış birisi Onur Sabuncu. Bunu birebirde hiç söylemedi ama metalci bir Don Kişot oldu gözümde hep. Onun gibi birkaç kişi daha var elbette piyasada. Soğuk kanlı, sakin, kalp kırmayan ama lafını da sakınmayan sayılı sektör isimlerinden biridir.

1999’dan beri rock ve metal dalında pek çok etkinlik düzenledi Onur. Eskiden Host şimdi Vera olarak anılan organizasyon şirketi ve Unirock ile ortak işler yaptı. Charmenko ve Pozitif gibi firmalarla da etkinliklere imza attı. Bir ara Ağrı Kesici adında bir dergi çıkartmışlığı da vardır. Rock Off ise 4 yıldır yapılıyor. Araya Rock Off Yerli gibi yerli gruplara yer verilen bir festival de sıkıştırdı Onur. Kayda değer işler yapıyor uzun yıllardır kısacası. Bu yıl 29 Temmuz Cumartesi günü yani haftaya Napalm Death, Bloodbath, Amon Amarth, Korpiklaani, Sülfür Ensemble, Black Tooth ve Milk Hunter kadrosuyla karşımıza çıkacak Rock Off 2017. Onur’a festival üzerinden biraz sektörel sorular sordum. Hem bugünü anlayalım hem yarına bakalım diye…

“Aslında en zor festival geçen seneydi (Megadeth, Sabaton, Dragonforce). Festivalden bir hafta önce hava alanı saldırısı gerçekleştirildi, bir hafta sonra da darbe girişimi oldu. Tam arada kaldık. Ama bunlar beklenmedik olaylardı. O süreçle birlikte en zorlandığımız sene bu sene. Çünkü grupların zaten lojistik olarak ilk tercihi olan bir ülke değilken artık 'riskli ülke' konumuna da geldik bu da bizi 3. 4. alternatif kıldı. En büyük zorluğu grup bulmakta yaşadık. Hem kurların aşırı artması hem de grupların gelmek istememesi bizi oldukça zorladı. Kadroyu ancak son ay toparlayabildik” diyor Sabuncu bir genel özet istediğimde, en zor yılı sorduğumda. Bu yıl kadroyu kurarken çok zorlandığını söylüyor artı olarak: “Bütçe denkleştirirken bilet fiyatlarını çok pahalı yapmamaya çalışmak en büyük zorluklarımızdandı. Elimizden geleni yapmaya çalıştık.”

Bu patlama, darbe girişimi gibi mevzuların grupları fazlasıyla korkuttuğu bir gerçek. Kimi doğrudan korktuğunu söylüyor, Hammerfall gibileriyse Almanya-Türkiye gerginliği sebebiyle 3 kat fiyat çekiyor. Kimileriyse seneye bakalım bu yıl istemiyoruz diyerek savuşturuyor teklifi. Onur bunları anlatırken önemli bir detay veriyor. Rakamlar korkunç. Tüm bu mevzulardan sonra teklifi kabul bile etmeyen 50 grubun yanında konfirmasyon sonrası iptal eden de 10 grup olmuş. Bu ne demek? Bu, memlekete gelmekten haklı olarak çekinen 60 grup olmuş demek. Gerçekten feci. Yakın bir tarihe kadar stadyumlarda en az 3-4 konser gören İstanbul bugün 60 grubu kendinden kaçırabiliyor. Zaman ve durumlar çok hızlı ve sadece birkaç kötü kararla değişebiliyor kısacası.

En büyük zorluk seyirciden

Geçen haftalarda yazdığım festival yazılarından birinde seyircilerin etkinlik duvarına gidip etkinliği kötülemeleri, sevdiği gruplar gelmeyince çemkirmelerinden bahsetmiştim. Evet, Tom Waits getirsinler diye 9 yıldır filan İKSV’nin başının etini yiyor olabilirim ama AC/DC getirmedi diye Onur Sabuncu’nun başına ekşimemiz doğru olur mu? Etkinlik duvarına gidip 3 kuruş bile etmez bu festival çünkü Metallica’yı getirmedi yazmak doğru olur mu? Evet, emin olun o duvara yazılanlar en az bu kadar saçma. Kusura bakmayın dışarıdan böyle görünüyor. Konserlerin fiyatlandırılmasında pek çok durum etken vardır. Onur’a etkinliklerin sigortalanmalarını ve alım gücünü sordum: “Elbette risk artınca maliyetler arttı. Ancak en büyük zorluk seyircilerden kaynaklanıyor. İnsanların hem alım gücü yok hem de konserlere gitmeyi sevmiyorlar. Özellikle yabancı grup içeren konser ve festivaller bilet fiyatlarını belli bir noktadan aşağı çekemiyor. İnsanlar da bu parayı bilete vermek yerine eğlence yerlerinde harcamayı tercih ediyor. Ayrıca kitle çok seçici, çok sevdiği bir grup yoksa genelde kötü yorum yapıp gelmiyor. Bu sene destek olalım seneye belki sevdiğimiz grup gelir diye düşünen pek yok. Ya istedikleri grup olsun ya da beter olsunlar mantığı var. Evet alım gücü düştü ama senede bir gün alternatifi olmayan bir festivale 150 lira yine de çok olmamalı.”

Onur Sabuncu, zor bir işi başarıyor. Uzun zaman önce severek takip ettiğimiz Unirock, Rock The Nations, Sonisphere, Hi Voltage gibi festivaller artık yok. Elimizde kalan tek gürültülü müzik festivali Rock Off. Yaşatmak bizim elimizde. Sahip çıkma vaktidir.