Yarı yıl tatilinden sonra yüz yüze eğitime devam edileceğini kaydeden Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, "En sık sorulan sorular, hep acaba tatil uzayacak mı? Neden herhangi bir kapanma olacağı zaman ilk başlanacak yerler okullardır?" ifadelerini kullandı.

Milli Eğitim Bakanı sordu: Neden kapanma olacağı zaman ilk başlanılacak yerler okullardır?

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, "İki haftalık yarıyıl tatilinden sonra da aynı kararlılıkla yüz yüze eğitime devam edeceğiz. En sık sorulan soru, 'Acaba tatil uzayacak mı?' O soruyu soranlara şöyle cevap vermek istiyorum. Neden herhangi bir kapanma olacağı zaman ilk başlanılacak yerler okullardır? Neden kafeler, restoranlar, AVM'ler değildir?" dedi.

Türkiye Özel Okullar Derneği'nin 20'nci Geleneksel Eğitim Sempozyumu, Antalya'nın Serik ilçesi Belek turizm bölgesindeki bir otelde, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve eğitim sektörü temsilcilerinin katılımıyla başladı.

Özer, "Birincisi devir teslim töreninde, 'Okulların yüz yüze açık kalması için Covid salgınının sıfırlanmasını beklemeye tahammülümüz yoktur' dedim. Sonrasında okulların ilk açılması ve en son kapatılması gereken yerler olduğuna değindim. Giderek tonu artırarak da okulların açık kalmasının bir eğitim meselesi olmadığını, milli güvenlik meselesi olduğunu vurguladım ve Allah'a şükür, 6 Eylül'de başladığımız birinci dönem serüvenimizi hiç kesintiye uğratmadan, haftada 5 gün tüm eğitim kademelerinde başarılı bir şekilde tamamlamanın mutluluğunu yaşıyorum" diye konuştu.

'YÜZ YÜZE EĞİTİM DEVAM EDECEK'

İkinci dönemin başlangıcıyla ilgili salgına bağlı tatilin uzatılıp uzatılmayacağı yönündeki tartışmalara da değinen Özer, şunları söyledi:

"İnşallah bu iki haftalık yarıyıl tatilinden sonra da aynı kararlıkla yüz yüze eğitime devam edeceğiz. En sık sorulan sorular, 'Acaba tatil uzayacak mı?' Ben de o soruyu soranlara şöyle cevap vermek istiyorum. Neden herhangi bir kapanma olacağı zaman ilk başlanılacak yerler okullardır? Neden kafeler, restoranlar, AVM'ler değildir? Bizler eğer 21'inci yüzyılda iddialı bir ülke olmak istiyorsak, bölgesinde ve dünyada üretimiyle toplumsal barışıyla, demokrasi kültürüyle örnek teşkil eden bir ülke olmak istiyorsak beşeri sermayemize sürekli yatırım yapmak zorundayız. Eğitimde fırsat eşitliğini sürekli yükseltmek zorundayız."


'EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ İÇİN ÜÇ KONUYA AĞIRLIK VERİYORUZ'

Uzun yıllardır kronik bir sorun olarak nitelendirdiği 'okullar arasındaki başarı farklarını azaltmak' için çalışmaların devam ettiğini de anlatan Bakan Özer, eğitimde fırsat eşitliğini artırmak için üç ana konuya ağırlık verildiğini söyledi. Özer, "Birincisi, okul öncesine eğitime erişimi artırmak, ikincisi okulların imkan farklılığını azaltmak, üçüncüsü de bir eğitim sisteminin ancak öğretmenleri kadar başarılı olduğu gerçeğinden yola çıkarak, öğretmenlerimize çok yönlü mesleki gelişimler için destek vermek. Bu üç hedefe ulaşmak için öncelikle okul öncesine 3 yaştaki okullaşma oranını yüzde 14'ten yüzde 50'ye, 4 yaştaki okullaşma oranını yüzde 35'lerden yüzde 70'e, 5 yaşta yüzde 78'lerden yüzde 100'e çıkarmayı hedefledik" diye konuştu.

AA-DHA