Mimarlar Odası kültürel yıkıma karşı direniyor

HELİN ŞAHİN ANKARA

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi kentte son dönemlerde yapılmak istenen düzenlemelere ve Atatürk Orman Çiftliği’nin (AOÇ) yağmalanmasına karşı bir basın toplantısı düzenledi. Mimarlar Odası'ndaki toplantıda Ankara şube Başkanı Ali Hakan Atatürk Orman Çiftliği’nin Ankara için önemini vurgulayarak "Atatürk’ün ölümünden sonra, kurulan lojman ve fabrikalarla işgale başlandığına değinerek, 150.000 dekara kadar ulaşan AOÇ alanının şuan ancak 20.000 dekarı geride kaldı” dedi.

Ali Hakan, 1992 yılında SİT alanı ilan edilen AOÇ’nin 1998 yılında da birinci dereceden SİT alanı ilan edildiğini belirtilirken bu dönemde bölge için yapı yasağının getirildiğini de sözlerine ekledi.  2007’de Büyükşehir Belediyesi’nin bu bölgeye ilk müdahalelerinin başladığı ifade edilirken, 2010 yılında bu müdahalelerin ciddi boyutlara ulaştığı belirtildi. AOÇ arazisinin himayesinde bulunan yerler arasında Armada, AŞTİ, CHP ve AKP merkez binalarının da bulunduğunu sözlerine ekleyen Hakan, bunlar yapılırken ciddi oranda ağaç kıyımlarının da gerçekleştirildiğini ifade etti.

‘YAŞANAN KÜLTÜR YIKIMI’
Ali Hakan’ın ardından konuşan Tezcan Candan Karakuş, bu tür alanların kültürel peyzaj alanı olduğunu ifade ederek söze başladı. Karakuş, “Bir üretim sürecinin yaşam tarzını binalarıyla, yapılarıyla AOÇ’de görüyoruz.  AOÇ’deki kolektif yaşam tarzı kendini lokaller, okullar, hamamlar ve çamaşırhane gibi sosyal ortamlarla gösteriyordu” diye konuştu. Karakuş, yaşanın kültür yıkımı olduğunu söyleyerek, “UNESCO bununla ilgili bir şeyler yapabilir. Bu şekilde sorunun uluslararası platformda tartışılması şansı da elde edilebilecek” dedi. Karakuş sözlerini bitirirken AOÇ ürünlerinin tüketiminin teşviki amaçlı halka bir çağrı yapmayı da unutmadı.