Moise’ye suikast
Dünyanın en yoksul ülkelerinden Haiti’de Devlet Başkanı Moise evinde öldürüldü. Krizlerin eksik olmadığı ülke yeni bir belirsizliğe sürüklenirken başbakan suikastı “insanlık dışı barbar bir eylem” olarak nitelendirdi.
DIŞ HABERLER SERVİSİ
ABD destekli liderlerin yönetimi altında yıllardır işsizlik, yoksulluk, cinayetler, ekonomik krizlerle boğuşan Haiti halkı dün, yeni siyasi dönemece kapı aralayan faili meçhul bir suikastla sarsıldı. Karayipler’in 11 milyon nüfuslu ada ülkesi Haiti’de Devlet Başkanı Jovenel Moise başkent Port-au-Prince’te bulunan evinde suikast sonucu öldürüldü. Dün sabaha karşı gerçekleşen suikastı duyuran isim Başbakan Claude Joseph oldu. Açıklamasında, geçici olarak devlet başkanlığı görevine geldiğini ilan eden Joseph, Moise’nin evine giren, İngilizce ve İspanyolca konuşan yabancılardan oluşan silahlı bir grubun cinayeti işlediğini belirtti, başka bilgi vermedi. Moise’nin eşinin saldırıda yaralanarak hastaneye kaldırıldığını ifade eden Joseph, kamuoyuna sükunet çağrısında bulundu. Joseph, söz konusu suikastı “İnsanlık dışı ve barbar bir eylem” olarak nitelendirdi.
GÖREVİ BIRAKMADI
Sağcı Haiti Tet Kale Partisi’nin (PHTK) lideri Jovenel Moise, farklı suç örgütlerinin her gün sokaklarda yurttaşları infaz etmesine seyirci kaldığı ve neoliberal politikalarıyla ülkeyi ekonomik bir felakete sürüklediği için uzun süredir istifası istenen bir isimdi. Seçimleri 2016 yılında kazanan Moise, görevine Şubat 2017’de başlamış, kötü ekonomik koşullara ve yolsuzluğa karşı 2019’da başlayan gösterilerde istifası istenmiş ancak koltuğu bırakmamıştı. Moise, başkanlık görev süresinin Şubat 2022’de dolacağını öne sürerken, muhalefet partileri görev süresinin bu yıl 7 Şubat’ta dolduğunu savunuyordu. Muhalefet partilerinin, Moise’nin istifası talebiyle her hafta sonu düzenlediği protestolara polis müdahaleleri tepki çekerken, eylemlerde Moise’nin anayasal suç işlediği vurgulanıyordu.
Jovenel Moise
EYLEMLERİN HEDEFİNDEYDİ
Washington’la yakın ilişkileri bulunan Moise’nin neoliberal ve kemer sıkma politikalarının ülkeyi benzeri görülmemiş bir ekonomik krize sürüklemesi işsizlikle boğuşan halkın en büyük tepki nedenlerinden biriydi. Bu yıl ocak ayında parlamentoyu görevden alarak kararnamelerle hükümetin işleyişini yürüten Moise, Ulusal İstihbarat Teşkilatı isimli yeni bir ulusal güvenlik gücü kurarak halkın üzerindeki baskıyı artırdığı için de eleştirilmişti. Moise ise halkın geniş kesimlerinin katıldığı protestoları “darbe girişimi” olarak nitelendirmiş, istifa etmeyi reddetmişti.
Jovenel Moise, aynı zamanda eski devlet başkanı milyarder Michel Martelly’nin 4,3 milyar dolarlık fon yolsuzluğunu örtbas etmek için milyonlarca dolar rüşvet aldığı ortaya çıkan bir isimdi. Moise, rüşveti gösteren belgelere rağmen suçunu yalanlamayı tercih etmiş, muhalefet koalisyonu Demokratik ve Popüler Birliği’nin sözcüsü Andre Michel, “Bu şahıs görevde olduğu müddetçe ülkede demokrasi ve hukukun üstünlüğü tehdit altında” ifadelerini kullanmıştı.
Moise’ye suikast düzenleyenlerin kim ya da kimler olduğu henüz bilinmiyor. Ancak ülke basını, söz konusu suikasta ilişkin detayların yakında ortaya çıkacağını ifade ediyor.