Ankara’da Etlik Şehir Hastanesi’nin açılması nedeniyle kapatılacak hastaneleri kurtarmak, kapatılmamasını sağlamak için uzun süredir yürütülen mücadele var. Bugün için bu çabalar görece başarıya ulaştı. Sorunun önemine dikkat çeken yurttaşlarımızın, meslek örgütlerinin, sendikaların, siyasi partilerin, derneklerin emekleri boşa gitmedi. Bir kez daha gösterdiler: Ancak mücadele edenler kazanabilir!


Haklı talepleri gören ve hastane kapatmalardan vazgeçen Sağlık Bakanlığı’nın kararı değerlidir, takdirle karşılıyoruz. Öte yandan, hekimler ve sağlık çalışanlarının, önemli ekipmanlarının taşınmasıyla hastanelerin içi boşaltılıyor. Bu da “Sağlık Bakanlığı bildiğini okuyor, bir yandan ‘hastane kapatmıyoruz’ diyerek tepkileri yatıştırıyor bir yandan da mevcut hastaneleri işlevsizleştiriyor” düşüncesini akla getiriyor. Niyetin bu olmadığını görmek istiyoruz.

Neler yaşandı?

Etlik Şehir Hastanesi için Ankara Onkoloji Hastanesi, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi, Dr. Sami Ulus Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi, Etlik Zübeyde Hanım Doğumevi ve Ulucanlar Göz Hastanesi’nin kapatılması hazırlıkları yapıldı. Hastane inşaatına başlanırken orada bulunan Etlik İhtisas Hastanesi yıkıldı. Ankara’da hastanelerin kapatılmaması, kapananların yeniden açılması için kurulan, 124 kurumun içinde yer aldığı Hastanemi Açın Platformu ile Onkoloji Hastanesi Kapatılmasın Platformu mücadele etti. İnternette, muhtarlıklarda, pazar yerlerinde, konut sitelerinde, alışveriş merkezlerinde imzalar toplandı. Siyasi partilerin neredeyse tümü, belediyeler, meslek örgütleri, sendikalar, dernekler, sosyal tesisler ziyaret edildi. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, çarşı ve hastane önlerinde, değişik basın yayın kuruluşlarında açıklamalar, sitelerde bilgilendirme toplantıları yapıldı.

Çok engelle karşılaşıldı, mücadele edenler itilip kakıldı, ama çok da destek gördü. Sonunda Sağlık Bakanlığı “kapanacak hastanemiz yok” açıklaması yapmak durumunda kaldı. Buna rağmen 21 Eylül 2022’de çıkan resmi yazı ile Ulucanlar Göz Hastanesi kapatıldı. Tepkiler ve yaşanan mağduriyetler üzerine bu kez 27 Eylül 2022 tarihli yazı ile bu hastanemizin tekrar açılmasına, orası dahil Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi, Dr. Sami Ulus Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi, Etlik Zübeyde Hanım Doğumevi’nin “kısmen taşınarak” eğitim ve araştırma hastanesi olarak varlıklarının devam etmesine karar verildi. Ancak Onkoloji Hastanesi’ndekiler hariç, diğerlerinin içini boşaltan bir faaliyet devam etti.

Günler içinde değişen kararlar, henüz hazır olmayan Etlik Şehir Hastanesi’nin açılması ve mevcut hastanelerdeki pek çok hizmetin durmasıyla Ankara’da sağlıkta önceden görülmemiş sorunların yaşandığını görüyoruz. Her biri uzman hekim yetiştiren bu hastanelerdeki asistan eğitimi ise durmuş ve belirsizliğe sürüklenmiş durumda.

Ne yapmalı?

Şehir hastaneleri konusunda ne yapmalı konusu çok katmanlı ve bu yazıya sığmaz. Ancak Ankara için acil sorun şudur: Mevcut hastanelerimizin gördüğü ve bir miktar önleyebildiğimiz zararlar, sağlık hizmetlerinde ve asistan eğitiminde yaşanan sıkıntılar nasıl düzeltilebilir?

Cevabı ortak aklı kullanabilmekte yatıyor. Bunun için Sağlık Bakanlığı’nın, konunun uzmanlarının, hekimler ve sağlık çalışanlarını temsil eden kurumların katılımı ile durum değerlendirmesine ihtiyaç var. Günübirlik alınan kararlar çelişkileriyle sorunu büyütüyor. “Nasıl olsa kapanacak” diye uzun süredir ihmal edilen bu hastanelerimizi nasıl geliştirebiliriz? Sadece Ankara değil tüm Türkiye için önemli bu hastanelerin sağlık hizmeti ve asistan eğitiminde sahip oldukları değeri nasıl sürdürebiliriz? Bunlara iyi niyetli ve samimi cevaplar bulunmalı.

Sağlık çalışanlarını tehdit eden belirsizliklere de son verilmesi gerekiyor. Örnek olsun, bu beş hastanenin kapatılma tehlikesi nedeniyle işsiz kalma korkusu yaşayan 289 yemekhane çalışanına güvenceleri verilmeli ve kadroya alınmalı.

İnsanlara erişebilecekleri nitelikli sağlık hizmetini verebilmek hiç de zor değil. Yeter ki halkın sağlık hakkını gözeten bir sistemi kurabilelim.