2014-2015 eğitim-öğretim döneminin ikinci yarıyılında, Medine’nin güneyindeki Al Shalail bölgesinde sadece kız öğrencilerin okuduğu bir okulda tuhaf bir şeyler oldu: İlk ve ortaokul öğrencisi 181 kız çocuğu, okulu ele geçiren cinlerin dokuz öğrenciyi çarptığı gerekçesiyle derslere girmeyi reddetti.

Dokuz öğrencide görülen bayılma ve spazmları cinlere bağlayan sadece çocuklar değildi tabii; şikâyetleri ciddiye alan Eğitim Bakanlığı bölgeye bir teftiş ekibi gönderdi. (arabnews.com, 16 Mayıs 2015)

İki ay sonra yayımlanan bir yazıda çocukların hâlâ okula gitmeyi reddettiği, olayı büyük ciddiyetle inceleyip çocuklar ve aileleriyle görüşen müfettişlerin en azından sınavların gerçekleştirilebilmesi için yeni bina arayışına girdiği belirtiliyordu. (lifeinsaudiarabia.net, 15 Temmuz 2015)

Cidde’de cinler tarafından işgal edildiği gerekçesiyle uzun süredir boş duran, kimsenin kiralamaya ya da satın almaya kalkışmadığı bazı apartmanların yıkılması için bölge sakinlerinin dilekçe üstüne dilekçe yazdığı, cinlerin ve kötü büyülerin yaşam alanlarına girişini engellemek için zemzem katkılı oda spreylerinin resmi onayla satışa çıkarıldığı bir coğrafyada olmayacak iş değil tabii! Dinsel düşüncenin merkezine ne kadar yakınsanız -söz konusu okul Kabe’ye üç, Mescid-i Nebevi’ye bir saatlik mesafede- cinler tarafından çarpılma olasılığınız da o kadar artıyor olmalı...

180’den fazla çocuğun bu cin tasallutu hikâyesini tam da sınav zamanı okuldan kaçmak için organize biçimde uydurması pek olası değil, ama 8-10 afacanın böyle bir akıl tutulmasını bilinçli biçimde başlatıp salgına dönüştürmesi pekâla mümkün. Lakin bunun iyimser bir yaklaşım olduğunu kabul etmek lazım; çok büyük ihtimalle okula gitmeyen çocuklar ve bunu kabullenen aileler bu saçmalığa inanıyordur.

Bir zamanlar Türkiye’de ‘okul’ ve ‘cin’ dendiğinde akla gelen tek şey, çocukları okumaya alıştırmak için kullanılan Cin Ali kitapları olurdu. Hem yaratıcısı öğretmen Rasim Kaygusuz Hasanoğlan Köy Enstitüsü mezunu olduğu hem de Cin Ali’nin başındaki kasketle köy enstitülerine gönderme yapıldığı için bugün o kitapların okullara girmesine bile izin verileceğini sanmam -adı ‘Üç Harfli Ali’ olarak değiştirilip başındaki kasket çıkarılırsa, belki…

‘Cinlenen okul’ numarası, üniversiteler de dahil tüm eğitim kurumlarını birer imam-hatip okuluna dönüştürmek, matematik yerine cihad öğretmek isteyen çağ dışı bir iktidarın yönlendirdiği bir ülkede yaşayan öğrencilere tavsiye edilebilecek etkili bir okul kırma yöntemi gibi görünüyor. Keşke bir grup afacan imam-hatip öğrencisi yapsa da ne olacağını görsek! Çağdaş bilimsel-rasyonel eğitimi savunan kuruluşlar “Okulu cinler bastı! Okula gitmiyoruz!” diyen öğrencilere “Saçmalamayın lütfen!” diyerek karşı çıkacaktır ama dünyayı kendi inançları etrafında döndürmeye çalışan dinci iktidarın Kuran ve hadis külliyatı yüzünden buna itiraz etme şansı yok.

Kim bilir, belki bilimsel akıl ve ilkel inanışın bu çarpışması sayesinde, ‘cin’ dendiğinde aklına Cin Ali’yle Eti Cin’den başka bir şey gelmeyecek nesiller yetiştirebilmek için diyalektik bir sıçrama yapma ihtimalimiz bile olabilir!