İzmir Barosu üyesi avukat kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla açıklama yaptı. Açıklamada, mutsuz edilen tek bir kadın kalmayana dek mücadele etmeye ve yan yana olmaya devam edileceği vurgulandı

Mutsuz kadın kalmayana dek mücadele sürecek

BİRGÜN EGE

İzmir Barosu üyesi avukat kadınlar, İzmir Barosu önünde toplanarak 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla basın açıklaması gerçekleştirdiler. Basın açıklaması öncesinde kadınlar, Kıbrıs Şehitleri Caddesi boyunca yürüyüş yaptı.

Kadın cinayetlerinin politik olduğunu vurgulayan İzmir Barosu Başkan Yardımcısı ve Kadın Haklarından Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Perihan Çağrışım Kayadelen, “İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararından vazgeçilmeli, ceza kanunlarında kadınlara yönelik suçlara ilişkin ayrı bir suç ve ceza politikası tanımlanmalıdır. Türkiye nüfusuna göre ülkede en az 399 sığınma evine ihtiyaç varken, hala 145 sığınma evi bulunuyor. Sadece şiddete maruz kalanların başvuru yapabileceği 7/24 hizmet sunan bir telefon hattı yok. Tüm bunlar göstermektedir ki ‘kadınlara yönelik işlenen bu suçlarda’ ayrı bir gerekçelendirme ve ceza değerlendirmesinin yapılması gereklidirToplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sonuçlarını görmezden gelmek ve ayrımcılık, adaletsizliğe neden olmaktadır” dedi.

Türkiye’de 2020 yılında 410 kadın, 2021 yılında ise şu ana kadar toplam 350 kadının öldürüldüğünü vurgulayan Av. Kayadelen, “Türkiye’de her 10 kadından 4’ü yaşamı boyunca erkek arkadaşı, sevgilisi, nişanlısı ya da eşi tarafından en az bir kez fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kalmakta, gebe her 10 kadından 1’i fiziksel şiddete uğramaktadır. Her 3 kadından biri en az bir kez ısrarlı takip davranışına maruz kalmakta, 20-24 yaş grubundaki kadınların yüzde 15’i 18 yaşından önce, yani çocuk yaşta iken evlendirilmektedir. Fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kalan kadınlardan kurumsal başvuruda bulunma cesaretini gösterebilenlerin oranı ise yüzde 11’dir” ifadelerine yer verdi.

mutsuz-kadin-kalmayana-dek-mucadele-surecek-948050-1.

‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMİYORUZ’

İstanbul Sözleşmesi’nden usulsüz çıkma kararı verilmesini kabul etmediklerini belirten Av. Kayadelen, şunları söyledi: “Her politik gerilimde kadınları aşağılayan, erkeklerle eşit görmeyen zihniyete karşı İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz. Kadınları ve LGBTİ+’ları her durumda politik tartışmalarınızın malzemesi yapmayın. Nefret söylemleri imzaladığınız tüm sözleşmelere göre ayrımcılık içerir ve yasaktır. Bizler kadınların sayı, yüzdelik, istatistik olmadığını; hayatın yarısı olduğumuzu biliyoruz. Yasalara ve kazanımlarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi ve tüm birimlerimizle; merkezimize yapılan tüm başvurularda kadınların yanında olmaya, yasaların uygulanmasında hak ihlallerini engellemeye ve haklarımız için mücadeleye ortak olmayı sürdüreceğiz. Şiddet gören, güçlü olmak zorunda bırakılan, mutsuz edilen tek bir kadın kalmayana dek isyan etmeye, itiraz etmeye ve yan yana olmaya devam edeceğiz.”