Nâzım’ın izinde dolaşmak…

BERFİN ŞENGİL

‘Ah, Vera insanın ülkesinde unutulmaması ne kadar önemlidir bir bilsen, hem de ölüm yakınken…’ sözünün ardından Nâzım’ın ellerinin dokunduğu kitapları, daktilosu ‘Nâzım Hikmet’in Ellerinin İzinde’ başlığıyla 14 Haziran-28 Ağustos tarihleri arasında M. Melih Güneş’in küratörlüğünde bomontiada ALT’ta sergilendi.

‘Nâzım Hikmet’in Ellerinin İzinde’ sergisinin küratörlüğünü yapan M. Melih Güneş aslında bir mimar. Sovyetler Birliği döneminde Moskova’da yaşarken Nâzım Hikmet’in karısı Vera Tulyakova Hikmet ile tanışmaları ise Nâzım Hikmet ile uzun bir yolculuğa çıkılmasını sağlamış. Ve bu yolculuk halen devam ediyor… Melih Güneş, serginin son gününde sergiyi kendisi gezdirdi ve misafirlerini de yolculuğuna dâhil etti. Sergide Nâzım’ın yaklaşık 40 dilde yayımlanmış ve dünyanın çeşitli ülkelerinden bir araya getirilmiş kitapları bulunuyor. Geniş bir araştırmanın sonunda Almanya’da 20, Küba’da 10, Fransa’da 20, Çin’de 100 adet basılmış özel ve nadir kitaplar yer alıyor. Bu kitaplar arasında Nâzım Hikmet’in bilinmeyen, Türkiye’deki külliyatında bulunmayan pek çok eseri de mevcut.nazim-in-izinde-dolasmak-618524-1.

Nâzım’ın 55 yıl boyunca korunan çalışma odasının ve ‘Nâzım’ın Evinde Vera’nın Sofrasında’ isimli Ara Güler tarafından çekilmiş fotoğrafları serginin yine özel parçalarından.

Serginin son günü olması dolayısıyla misafirlere Sema Moritz tarafından kısa bir dinleti sunuluyor. Ardından yine Melih Güneş’in hazırladığı ‘bir yitik miras: Nâzım Hikmet’ adlı video çalışması izleniyor. Bu çalışmada Nâzım’ın, ‘Rüzgara Karşı Yürüyen Adam’ın cenazesinden görüntüler var.

Melih Güneş ile sergi üzerine konuşma şansımız oldu.

‘BU AYARDA BİR BASKI TÜRKİYE'DE YOK’

nazim-in-izinde-dolasmak-618526-1.Sergide farklı dillerde yayımlanmış çok sayıda kitabı görüyoruz. Hepsi birbirinden özel baskılar. Güneş’in bu kitaplar arasında en özel bulduğu bir kitap var mı? “Birkaç tane var” yanıtını veriyor ve devam ediyor: “En özellerinden biri, mesela Çin’de basılan kitap. Çok özel bir kitap, nadir bir baskı... Sevdiğim kitaplar var. İçlerinde önemli belgelerin olduğu kitaplar var. Mesela 1953’te Sovyetlerde basılan kitabın içinde yayımlanmamış pek çok şiiri var. Bu bakımdan o önemli. 1960’da İtalya’da basılan kitabın titizliğiyle, özeniyle ve değer verilmesiyle çok ayrı bir yeri var Benim galiba bu kitaplar arasında en gözde kitaplarımdan biri de 1932 Moskova baskısı kitabı. Kitap küçücüktür. Ve Havana’da basılan kitap… O da küçücüktür. Neden özel bilmiyorum, belki çok az bilindiği için ya da çok az basıldığı için onlara farklı bir sempatim var. Ama en beğendiğim kitap tabii ki iki ciltlik, İtalya’da basılan kitap. O çok değerli bir kitap. Nâzım’la ilgili bu ayarda bir kitabın henüz Türkiye’de basılmadığını iddia edebilirim. Yayınevleri çok güzel, özel kitaplar bastı ama o ayarda bir kitap basılmadı. En özel kitap dersek şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Nâzım’ın sağlığında kendi seçmelerinden yaptığı, 40 yılını içeren antolojik bir kitap var. Odur. Çünkü Nâzım kendisi seçmiş kendi şiirlerinden…”

GÜNEŞ'TEN KİTAP MÜJDESİ

Bursa Nilüfer’den sonra ikinci kez kapılarını açan sergi için “Devamı gelecek mi?” sorusunu “İnşallah” diye yanıtlıyor Güneş, biraz umutlu, biraz umutsuz. Melih Güneş’in bu yılın ekim ya da kasım ayında İş Bankası Kültür Yayınları’ndan çıkması planlanan, Nâzım Hikmet’in 1938’deki tutuklanmasını kendi ağzından okuyacağımız kitabı ise sergiden kalan bir müjde… Bizi Nâzım Hikmet ile kavuşturan küratör Melih Güneş’e ve ilgisinden dolayı sergi sorumlusu Atila Sak’a teşekkür ederiz.