Ne yapalım, o zaman biz gideriz
Tüzüğü’nden alıntılıyorum:
* Sicil Kurulu Genel Kurulca seçilen 7 (yedi) üyeden oluşur. Yedek üye sayısı 3 (üç)' tür.
* Sicil Kurulu Yönetim Kurulu tarafından aktarılan üyelik başvurularını inceleyip üyeliğe kabul veya isteğin reddi şeklindeki önerilerini yazılı olarak Yönetim Kurulu'na sunar.
* Organlara ve kurullara aday olanların ve seçilmiş olanların seçilme niteliğinde olup olmadığını Tüzük uyarınca inceler ve gereğini yapar.
***
Ve bir haber:
Galatasaray Kulübü Sicil Kurulu Başkanı Serdar Eder'in TT Arena'da Sivasspor'un 1-0 kazandığı kupa maçında Rıza Çalımbay'a yönelik "Kapıcı Çocuğu" ifadesi sarı-kırmızılı camiayı karıştırdı. Eder'in de bulunduğu locaya Fatih Terim'in davetlisi olarak gelen Rıza Çalımbay'ın kızı ve damadının, babalarına bu sözü iletmesi sonrasında Sivasspor Teknik Direktörü üzüntüsünü Galatasaray camiası ile paylaştı. Maçın ertesi günü Galatasaray yönetimi Çalımbay'a bir özür mektubu yollarken, Fatih Terim ve Adnan Öztürk de kendisine telefonla üzüntülerini aktardılar. Rıza Çalımbay dün, "Serdar Eder, maalesef bu lafları kullanmış. Bana da kızım gelip söyledi. Fatih Terim, Abdurrahim Albayrak, Adnan Öztürk, ultrAslan yönetiminden arkadaşlar beni arayarak özür dilediler. Ben de duyarlılıkları için kendilerine teşekkür edip, konuyu kapadım" dedi. Galatasaray Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, "Olay başkanlık locasında gerçekleşmiş. Bu iş özürle kapanmaz" diyerek Eder'in Sicil Kurulu Başkanlığı'ndan istifa etmesi gerektiğini söyledi. ultrAslan grubu da Serdar Eder'i istifaya davet etti.
Eder ise "Kapıcı çocuğu ifadesiyle Rıza Çalımbay'ı kastetmedim. Kızı haklı olarak tepki gösterdi. Sonra da arayıp özür diledim. Olay sırasında orada olan Divan Başkanımız'ın bu kadar gün sonra medya aracılığıyla bana çağrıda bulunmasına anlam veremedim. Galatasaraylı'yı küçük düşürecek bir şey yapmadım. İstifa etmeyeceğim" dedi.
***
İşte, Sicil Kurulu gibi saygın ve önemli bir kurulun üyesi maç sonrası ‘Kapıcı çocuklarına elendik’ diyebiliyor. Sonrasında bu yaptığını ‘Evet, söyledim ama özür diledim’ diye savunabiliyor.
Evet, futbolun güzelliğine kurşun sıkmış ama sonra özür dilemiş, ne var!
Hangi kulübün taraftarı olduğu bile önemli değil. Önemli olan bir spor kulübüne üye olacakları belirleyen çok kritik bir kurulun bir üyesi, insanın aklından geçirdiğinde utanacağı böyle aşağılayıcı bir cümleyi bağıra bağıra kurabiliyor.
Çok şükür ki hala aklı başında insanlar hala var. Eder’i hem ultrAslan hem de Galatasaray Divan Kurulu Başkanı istifaya çağırdı.
O ise ne diyor: Ben istifa edecek, Galatasaray’ı küçük düşürecek bir şey yapmadım.
Doğru, Galatasaray’ı küçük düşürecek bir şey yapmadı. Aklınca Rıza Çalımbay’ı küçük düşürmek isterken aslında kendisini küçük düşürecek bir şey yaptı.
Ama istifa etmesine gerek yokmuş. Böyle iyiymiş. Kendisine medya aracılığıyla çağrıda bulunumasına anlam verememiş.
Tamam o zaman.
O istifa etmesin.
Biz gideriz.
O otursun koltuğunda...
Biz çıkarız.
Futbolun içindeki en küçük masumiyet duygusu kaybolana kadar Serdar Eder ve onun gibiler o koltuklarda oturmaya devam etsin.
Biz yokuz.
* Sicil Kurulu Genel Kurulca seçilen 7 (yedi) üyeden oluşur. Yedek üye sayısı 3 (üç)' tür.
* Sicil Kurulu Yönetim Kurulu tarafından aktarılan üyelik başvurularını inceleyip üyeliğe kabul veya isteğin reddi şeklindeki önerilerini yazılı olarak Yönetim Kurulu'na sunar.
* Organlara ve kurullara aday olanların ve seçilmiş olanların seçilme niteliğinde olup olmadığını Tüzük uyarınca inceler ve gereğini yapar.
***
Ve bir haber:
Galatasaray Kulübü Sicil Kurulu Başkanı Serdar Eder'in TT Arena'da Sivasspor'un 1-0 kazandığı kupa maçında Rıza Çalımbay'a yönelik "Kapıcı Çocuğu" ifadesi sarı-kırmızılı camiayı karıştırdı. Eder'in de bulunduğu locaya Fatih Terim'in davetlisi olarak gelen Rıza Çalımbay'ın kızı ve damadının, babalarına bu sözü iletmesi sonrasında Sivasspor Teknik Direktörü üzüntüsünü Galatasaray camiası ile paylaştı. Maçın ertesi günü Galatasaray yönetimi Çalımbay'a bir özür mektubu yollarken, Fatih Terim ve Adnan Öztürk de kendisine telefonla üzüntülerini aktardılar. Rıza Çalımbay dün, "Serdar Eder, maalesef bu lafları kullanmış. Bana da kızım gelip söyledi. Fatih Terim, Abdurrahim Albayrak, Adnan Öztürk, ultrAslan yönetiminden arkadaşlar beni arayarak özür dilediler. Ben de duyarlılıkları için kendilerine teşekkür edip, konuyu kapadım" dedi. Galatasaray Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, "Olay başkanlık locasında gerçekleşmiş. Bu iş özürle kapanmaz" diyerek Eder'in Sicil Kurulu Başkanlığı'ndan istifa etmesi gerektiğini söyledi. ultrAslan grubu da Serdar Eder'i istifaya davet etti.
Eder ise "Kapıcı çocuğu ifadesiyle Rıza Çalımbay'ı kastetmedim. Kızı haklı olarak tepki gösterdi. Sonra da arayıp özür diledim. Olay sırasında orada olan Divan Başkanımız'ın bu kadar gün sonra medya aracılığıyla bana çağrıda bulunmasına anlam veremedim. Galatasaraylı'yı küçük düşürecek bir şey yapmadım. İstifa etmeyeceğim" dedi.
***
İşte, Sicil Kurulu gibi saygın ve önemli bir kurulun üyesi maç sonrası ‘Kapıcı çocuklarına elendik’ diyebiliyor. Sonrasında bu yaptığını ‘Evet, söyledim ama özür diledim’ diye savunabiliyor.
Evet, futbolun güzelliğine kurşun sıkmış ama sonra özür dilemiş, ne var!
Hangi kulübün taraftarı olduğu bile önemli değil. Önemli olan bir spor kulübüne üye olacakları belirleyen çok kritik bir kurulun bir üyesi, insanın aklından geçirdiğinde utanacağı böyle aşağılayıcı bir cümleyi bağıra bağıra kurabiliyor.
Çok şükür ki hala aklı başında insanlar hala var. Eder’i hem ultrAslan hem de Galatasaray Divan Kurulu Başkanı istifaya çağırdı.
O ise ne diyor: Ben istifa edecek, Galatasaray’ı küçük düşürecek bir şey yapmadım.
Doğru, Galatasaray’ı küçük düşürecek bir şey yapmadı. Aklınca Rıza Çalımbay’ı küçük düşürmek isterken aslında kendisini küçük düşürecek bir şey yaptı.
Ama istifa etmesine gerek yokmuş. Böyle iyiymiş. Kendisine medya aracılığıyla çağrıda bulunumasına anlam verememiş.
Tamam o zaman.
O istifa etmesin.
Biz gideriz.
O otursun koltuğunda...
Biz çıkarız.
Futbolun içindeki en küçük masumiyet duygusu kaybolana kadar Serdar Eder ve onun gibiler o koltuklarda oturmaya devam etsin.
Biz yokuz.