Birleşmiş Milletler (BM) 76. Genel Kurulu için ABD’ye giden Cumhurbaşkanı, AKP Başkanı ve Devlet Başkanı Tayyip Erdoğan yine dünyanın gündemine damgasını vurdu:

-Daha Adil Bir Dünya Mümkün!

Erdoğan son derece önemli bir tespitini aynı başlıkla kitaplaştırıp, yabancı dillere çevirterek, New York’a doğru yola çıkmadan önce kitabını da bizzat kendisi tanıtmıştı.

Erdoğan’ın kitabı 45,55 TL üzerinden ücretsiz kargo fiyatıyla satışa sunulduktan sonra; sırasıyla 34, 33,99 ve 33,54 TL fiyatları görüp en sonunda da 14,90 TL’ye indirilerek okurlarına takdim edilmişti. Böylece Türkiye’de “fiyatı düşen tek şey” olarak da olarak tarihe geçti.

Kitap BM Genel Kurul delegelerine ücretsiz olarak dağıtılarak ülkemizin “cömert” yanı da sergilenmiş oldu.

BM 76. Genel Kurul Toplantısı’nın 2022 Eylül ayına kadar devam edeceği Voice of America VOA’nın internet sayfasında yer alıyor. BM’de 193 üye ülke var. Hepsinin liderleri ya da sözcüleri sırayla konuşmalarını yaptıktan sonra New York’tan ayrılacaklar. Bugüne kadar BM Genel Kurulunda yapılan konuşmalar arasında en fazla iz bırakan lider Küba Devlet Başkanı Fidel Castro olmuştu:

-Küba Devrimi lideri 26 Eylül 1960’ta tam 4,5 saat konuşmuştu!..

Castro dokuz aylık devlet başkanı olarak dünyanın karşısına ilk kez çıkıyordu. Bu konuşmanın süresi dışında kimsenin aklında kalan bir yanı artık yok. Ama BM Genel Kurul tarihinin “en önemli konuşması” olarak kayıtlara geçti.

Bu bakımdan BM 76. Genel Kurul Toplantısı’na bütün devletler alabildiğine gevşek bir çalışmayla geldiler, Türkiye hariç!

Genel kurul öncesi kitap yazıp üstüne üstlük yabancı dillere çevrilmiş olarak, New York’a gelen tek dünya lideri Erdoğan oldu. Haliyle de büyük bir alkışı hak etti.

Erdoğan BM Genel Kurulu’nda 15’inci sırada konuştu. Çok önemli tespitler yaptı, en çok iz bırakan çözüm önerilerini de yine o sundu:

-Ülkemizde Suriyeliler dışında 1 milyon göçmen vardır. Adil yük ve sorumluluk temelinde tüm paydaşların bu konuda üzerlerine düşeni yapmalarının vakti çoktan gelmiştir!

Bu muhteşem tespiti son derece sığ bir yaklaşımla “yine göçmenler üzerinden para istedi” diye değerlendirecek olan bedbahtlar olacaktır. Türkiye medyasının kahredici ekseriyeti bu tepkilerin izlerini silip süpürecek güçte olduğundan ülkemiz açısından endişeye mahal yoktur.

Ancak esas büyük muzafferiyet BM binasının dışında meydana geldi:

New York’ta yeni Türkevi açıldı!

Temeli 4 yıl önce atılan Türkevi’nin tasarımını ve inşasını Türk mimarlar ve mühendisleri tarafından tamamlandı. İnşaatında da Türk işçileri çalıştı.

Erdoğan Türkevi’nin açılışında yaptığı konuşmada New York’un kalbine dikilen bu görkemli bina hakkında şöyle dedi:

-Bugün haklı bir gurur yaşıyoruz. Bu eserle Türkiye’nin birikimini ve büyüklüğünü yansıtan bir başyapıt ortaya çıkarttık.

AKP’nin (harika tespitlerden sorumlu) Genel Başkan Yardımcısı Tokat milletvekili Özlem Zengin olayın coşkusunu sosyal medya hesabından paylaşırken tarihi vurgular da yapmayı ihmal etmedi:

-500 yıllık Türk dış politika tarihinin en önemli günlerinden bir tanesi…

Özlem Hanım tevazu göstererek “En önemli günü” dememiş de çoğul hale getirip, büyük zaferler arasına yerleştirmiş, 500 yıllık Türk dış politikasıyla beton arasında tarihi bağlar kurarak inşaat sektörünün göğsüne şeref madalyasını da takmıştır!

Bu da ayrı bir alkışı hak ediyor.

AKP’nin üstün PR çalışmalarının görkemli zaferinin kendi medyalarında yeterince yansıtılamamış olduğunun da altını çizmek gerekiyor. Amerika’daki bu tarihi başarı şu başlığı fazlasıyla hak ediyordu:

-New York’un fethi de tamam inşallah!