Nuriye ve Semih için 21 yıl sonra bedenini tekrar açlığa yatırdı

ZEYNEP KURAY

KHK ihraçlarına karşı tutuklu bulundukları cezaevlerinde açlık grevlerinin 129 gününe giren eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın taleplerinin kabul edilmesi için 14 gündür açlık grevinde olan TAYAD Genel Sekreteri Mehmet Güvel, " Ancak çaba sarf ederek Nuriye ve Semih’in talepleri kabul ettirebilir; zindanlardan çıkartılabiliriz” dedi.

F Tipi‘lerin başlangıç aşaması olan hücre tipi cezaevlerine karşı, 12 siyasi tutsağın hayatını kaybettiği 1996 ölümorucuna katılan ve 69 gün süren direniş sonrası Wernicke-Korsakoff sendromu teşhisi konulan Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği ( TAYAD ) Genel Sekreteri Mehmet Güvel, 21 yıl sonra bu kez KHK ihraçlarına karşı 129 gündür açlık grevinde olan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için bedenini açlığa yatırdı.

Küçük Armutlu Mahallesi’nde, 2013 yılında uyuşturucu çeteleri tarafından vurularak katledilen Hasan Ferit Gedik’in dedesi Mustafa Meral ‘in evinin bahçesinde 14 gün önce başlattığı süresiz açlık grevini sürdüren 71 yaşındaki Güvel, BirGün’e duygularını ve açlık grevine girme kararını anlattı. Gülmen ve Özakça‘nın maketleri ve resimlerinin bulunduğu bahçede gün boyu kendisiyle dayanışmak için gelen ziyaretçilerini ağırlayan Güvel, iki genç eğitimcinin günbegün erimesine dayanamadığını vurguladı.

‘BİR ŞEY YAPMALI DEDİM VE AÇLIKLARINI PALAŞMAYA KARAR VERDİM!’

İki eğitimcinin Ankara‘da başlattığı direnişin kendisini çok etkilendiğini ifade eden Güvel, “Herkesin, “OHAL, KHK’ler var bir şey yapılamaz” dediği bir ortamda onlar büyük bir direnişe yol açtılar. Tüm mağdur edilen emekçiler adına böylesi kahramanca bir eylemi başlatan iki eğitimcinin mutlaka yanında olmak gerektiğini düşündüm. Ankara‘daki TAYAD’lı Aileler zaten Yüksel Caddesi’nde direnen Gülmen ve Özakça ‘nın estekçisiydi ve defalarca gözaltına alındılar. Benim de İstanbul’da bir şeyler yapmam gerektiğini düşündüm ve onların açlığını paylaşmaya karar verdim.”

‘FAŞİZM ANCAK DİRENEREK YOK EDİLEBİLİR’

Güvel, Nuriye ve Semih'in talepleri kabul edilene kadar açlık grevini sürdüreceğini aktardı. Açlık grevini Gülmen ve Özakça şahsında KHK’lerle mağdur edilen tüm emekçiler için yaptığını kaydeden Güvel, bu zulme karşı herkesi ses vermeye çağırdı. Almanya’dan Suudi Arabistan‘a dünyanın dört bir yanından dayanışma mesajları alan Güvel, “ Bu sesin daha da genişlemesi lazım. Nuriye ve Semih için herkes kendi çapında bir şeyler yapmalı. Bu illa da açlık grevi olması gerekmiyor; açıklamalar, yürüyüşler, paneller yapılabilir, Nuriye ve Semih’e mektup gönderilebilir, yine aynı şekilde Adalet Bakanlığı’na da faks çekilebilir. Unutulmamalıdır ki ancak çaba sarf ederek Nuriye ve Semih’in talepleri kabul ettirebilir; zindanlardan çıkartılabiliriz” dedi. Güvel, bu faşist uygulamaların ancak direnerek yok edilebileceğini vurguladı.

‘HERKES SES OLMALI’

Mehmet Güvel’in en büyük destekçisi Hasan Ferit Gedik‘in dedesi Mustafa Meral ise, torununu kaybetmiş biri olarak iki genç insanın ölüme terk edilmesini kabul etmediğini söyledi. Nuriye ve Semih’i desteklemek için evinin bahçesini açtığını belirten Meral, “ dalet olmayan bir ülkede yaşıyoruz. Bugün Nuriye ve Semih’e olan yarın herkesin başına gelebilir” dedi ve herkesi Gülmen ve Özakça’nın sesine ses olmaya çağırdı.